11 Aralık 2013 Çarşamba

Gençliğin Üzerine Çullanma Dönemi mi?



Gençliğin Üzerine Çullanma Dönemi mi?

Veysi ERKEN

            Ustalık dönemi Sayın Başbakana yaramadı. 2011 seçimlerinden sonraki gözlemlerini defalarca yazdım.
            Evet
            Ustalık dönemi yaramadı.
            Anayasa konusunda milletin önüne metin konulacağına, anayasa yapmama komisyonu kuruldu ve sonuç fiyasko.
            Bunların hepsini geçtik.
            Gençlikten ne isteniyor anlayan yok.
            Bir başbakan bu kadar yanılmamalı, kendisini yanıltanları tasfiye edebilmelidir.
            Yazık oluyor.
            Gençlik bugün sosyal bir travma (sarsıntı) yaşıyor.
            Bir tek demeçle yara büyütülüyor.
            650 bir bakaya ve asker kaçağını yakalayın.
            Yakalasan ne olur.
            Kaliteli bir askerlik hizmeti mi gerçekleştirecekler, askerlik kanununun tanımına göre “harp sanatı”nı mı öğrenecekler?
            Düşünen yok.
            Ya asker alma dairesinin uygulamaları.
            Düşünün ki,  yüksek lisans seviyesinde gençlere 35. yaşına kadar tecil hakkı veriliyor ama ilgili daire kaale ve ciddiye almıyor. Yahu hani mezuniyet için üst limit kaldırılmıştı. Sevk tehirini yapmadığın öğrenci nasıl ders, tez ve staj imkânını kullanacak. Yüksek Öğretim Kanununda neden değişikliğe gidildi.
            İlgili kanunlar bu kadar açıkken bu ısrar niye?
            Başbakanı yanıltma mı?
            Yoksa rektörler istedi diye Başbakan yaptı son açıklamasını?
            Hani son konuşmalarından birisinde Sayın Başbakan 6 yılda bitir kardeşim bitirmiyorsan seni okuldan atacağız mealinde söz söyledi ya!
            Evet, dostlar ustalık dönemi yaramadı.
            Başbakan ya yanılıyor ya da yanıltılıyor.
            Gençlik büyük bir bunalıma sürüklendi son açıklamalarla.
            Milli Savunma Bakanı yaraya tuz ekmekle meşgul.
            Bedelli yokmuş gündemlerinde.
            Sayın Bakan bilsin ki, bedelli gündemde ve hiç gündemden düşmeyecek. Çünkü mağdur çok.
Yara büyük.
Yok demekle yara kapanmaz.
            Sayın Bakandan vatandaş olarak ricamız yaraya tuz ekmemesi ve çözüme odaklanmasıdır.
            Artık vakit geldi demiyorum. Vakit geçti bile.
            Bu sosyal sorunu çözünüz.
            Hiç olmazsa geçici çözüm için acil “bedelli”yi meclise sevk ediniz. Torba kanuna girsin ve gençlik bir nebze de olsa rahatlasın.
            Sayın Başbakandan da beklentimiz bu yöndedir. Çıraklık döneminin safiyetiyle Sevilay Yükselir’e açıkladığı gibi ilgililere talimat versin ve bedelli konusunun hemen meclise sevkini sağlasın.

            Öncü Nesiller

            İmam-Hatipler öncü nesillerdir.
            İmam-Hatipler büyük badirelerden geçtiler. İftihar edilecek kurumlardır İmam-Hatipler. Eksiklikleriyle fazlalıklarıyla.
            Yüz yıllık bir maceradır İmam-Hatiplilik.
Yusuf Tülün beyefendinin ifadesiyle “geldiler, devam ettiler, tahrip edileni değiştirdiler ve tamir ettiler.”
Evet,
Öncü Nesiller gelmeli ve dönüşümü sağlamalı hayatın her yerinde.
Çünkü onlar İmam, yani önde olan, önde giden ve öncü.
Çünkü onlar Hatip. Sözün en güzelini söylerler. Söylemeliler.
Onun için öncü nesillerdir.
Çok ızdırap çekti bu nesil.
Çok hırpalandı, itildi kakıldı öncüler.
Yılmak yok İlayı Kelimetullah doğrultusunda âleme nizam vermek isteyenler için.
Öncülük dinin tanımında olduğu gibi Cenabı Allah’a itaat ve onun emirleriyle hayatı yönetmektir.
Öncülük dünyevileşmemektir.
Öncülük dünyayı erdemlerle donatmaktır.
Öncülük yeryüzünü gönül coğrafyası yapabilmektir.
Selam öncü nesillere, selam İmam hatiplilere.

Anladım ki

Anladım ki, Vekillerin derdi yok.
Anladım ki STK yok
Anladım ki, hakkı yazan gazeteci ve yazar az.
Anladım ki, gençlikle ilgilenen yok.
Gençler haykırıyor.
Gençler bunalıma sürüklendik GBT ile diyor.
Duyan yok.
Herkes gözlerini, kulaklarını ve ağızlarını kapatmış
Birebir konuştuğum vekiller, yazarlar, gazeteciler ve STK yöneticileri var.
650 bin gencin feryadını duymak istemiyor?
Herkes konumundan memnun.
Gençlik helak olmuş umurlarında değil.
Anladım ki, sessiz duranların ekseriyeti görevli.
Lütfen biraz ses verin.
Gençlerin sesini duyun.
Zorunlu askerlikten profesyonel askerliğe geçmek için kalem oynatın, mecliste görevinizi yapın, insan hakları aktivisiti olun.
Hiç olmazsa Bedelli konusunda gençlerin yanında saf tutun.
Selam ve Sabırla.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?