İnsanı
Yaşat ki
Veysi ERKEN
"Bir şey yap, güzel olsun. Çok mu zor? O vakit güzel bir şey söyle. Dilin mi dönmüyor? Güzel bir şey gör veya güzel bir şey yaz. Beceremez misin? Öyleyse güzel bir şeye başla. Ama hep güzel şeyler olsun. Çünkü her insan ölecek yaşta..." Şems-i Tebrizi
"Bir şey yap, güzel olsun. Çok mu zor? O vakit güzel bir şey söyle. Dilin mi dönmüyor? Güzel bir şey gör veya güzel bir şey yaz. Beceremez misin? Öyleyse güzel bir şeye başla. Ama hep güzel şeyler olsun. Çünkü her insan ölecek yaşta..." Şems-i Tebrizi
Şeyh Edebabi'nin nasihatinde geçen “İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın” sözünü duymayanımız ve doğruluğuna inanmayanımız
yoktur diye düşünüyorum.
Evet;
devleti yaşatmanın yolu insandan geçer.
Duygularıyla,
düşünceleriyle ne kadar yaşatılırsa devlet o kadar uzun ömürlü ve söz sahibi
olur.
Devlet
kavramının tanımında da insan öncelenir. Tabii ki, devlet devlet ise.
Yönetimi
elinde bulunduran güç de bu gerçeği bilmek ve buna göre davranmak durumundadır.
Bedelli
konusu da bunun içinde mütalaa edilmelidir.
Devlet
bireylerin mutluluğu için var ise, vatandaşın beklentisinden müstağni olamaz.
Son
günlerde MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli de bunu kabullenmiştir.
Artık
yıllardır duyguları örselenmiş gençliğin hayallerini yıkmayın.
BEDELLİ uygulaması kaçınılmazdır. Artık yaşı gereği askerlik
çağını aşmış gençleri GBT korkusuyla yaşatmayın.
Bu
gerçeği herkes biliyor. Türkiye sevdalısı olan güçlü ve donanımlı bir ordunun
şart olduğunu hep biliyor hem de bir zorunluluk olarak görüyor.
Şimdi
bunu gerçekleştirme zamanıdır.
Güçlü
orduya geçişi engellemek isteyen vesayetçi zihniyeti faş edip BEDELLİyi gündeme taşımak her siyasetçinin görevidir.
Politikanın
figüranı bazı şahısların görevleri icabı konuşmalarını yorumlamak zaittir.
Sayın
Bahçeli’nin imaen destekleyeceğini deklere ettiği BEDELLİyi gündeme getirmek
iktidar partisinin sorumluluğundadır.
Bunu yapmazlarsa Sayın Hamzaçebi’nin açıklamasını
doğru kabul etmek durumundayız.
İşçe o açıklama: “Bedelli askerlik konusuna değinen Hamzaçebi, Hükümet ve
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bedelli bekleyen vatandaşlarla dalga
geçtiğini, kendilerini ayıpladığını ifade etti.
Hamzaçebi, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuyla ilgili açıklamalarını hatırlatarak, "Ne zaman seçim, referandum var ona yönelik bedelli beklentisinde olanların oylarını almaya yönelik açıklama yapılıyor, seçimden sonra ise bunları unutma. Strateji bu... Bedelli askerlik bekleyen gençlerimize çağrıda bulunuyorum; bunların oyununa gelmeyin, bunlara bir kez dersi verin ki gerçekten bedelli askerlik çıksın. Türkiye 1997 yılında PKK ile en yoğun mücadelesini yaşarken bedelli askerlik düzenlemesi yapıldı. 2011'de yapıldı, CHP'nin verdiği teklifle iktidarın mecbur kaldığı düzenlemedir. Bunların açıklamasına inanmak mümkün değil. Biz bedelli konusunda beklentileri sona erdirecek, herkesin içine sinecek düzenleme yapılması arzusundayız. İçinde bulunduğumuz konjonktürü engel olarak görmüyoruz" dedi. http://www.timeturk.com/tr/2014/11/20/hamzacebi-den-bedelli-askerlik-bekleyenlere-cagri.html#.VG3vZWdueM8”
Hamzaçebi, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuyla ilgili açıklamalarını hatırlatarak, "Ne zaman seçim, referandum var ona yönelik bedelli beklentisinde olanların oylarını almaya yönelik açıklama yapılıyor, seçimden sonra ise bunları unutma. Strateji bu... Bedelli askerlik bekleyen gençlerimize çağrıda bulunuyorum; bunların oyununa gelmeyin, bunlara bir kez dersi verin ki gerçekten bedelli askerlik çıksın. Türkiye 1997 yılında PKK ile en yoğun mücadelesini yaşarken bedelli askerlik düzenlemesi yapıldı. 2011'de yapıldı, CHP'nin verdiği teklifle iktidarın mecbur kaldığı düzenlemedir. Bunların açıklamasına inanmak mümkün değil. Biz bedelli konusunda beklentileri sona erdirecek, herkesin içine sinecek düzenleme yapılması arzusundayız. İçinde bulunduğumuz konjonktürü engel olarak görmüyoruz" dedi. http://www.timeturk.com/tr/2014/11/20/hamzacebi-den-bedelli-askerlik-bekleyenlere-cagri.html#.VG3vZWdueM8”
Yeter artık diyoruz.
Oyalama bitsin ve
Türkiye huzur bulsun. Metal yorgunluğuna düşmüş gençliğin yorgunluğu bitsin.
Ülkenin İnsanı mutlu
olsun.
“İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın” ilkesi hayat bulsun.
Küresel Sisteme Uymak
Geçenlerde yolum
finans kurumlarından birisinin şubesine düştü. Şube müdürü ile sohbet ederken,
kuruluştaki hassasiyetlerinin bir kısmının yok olduğunu ifade ettim.
Sayın müdürün
savunması “küresel sisteme uyum”
biçiminde oldu.
Bu savunma doğru ise
vay halimize.
Demek ki, faizsiz
sisteme sahip olduğunu zannettiğimiz kuruluşlar da faiz sisteminin içine girmiş
de haberimiz yok.
Umarım ki, müdürün
izahı yanlıştır.
Mevcut kuruluşlar
çalışma prensiplerini şeffaflaştırıp insanımızı ikna etmeleri gerekir. Faiz
sisteminin parçası olmuşlarsa vatandaşı kandırmasın.
Aksi takdirde hepsi
İslami anlamda sorumlu ve vebal altındadır.
Bizde söylemesi.
Selam ve Sabırla.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?