6 Haziran 2015 Cumartesi

Savunulacak Değeri Olmayanların Hali ve Seçim




Savunulacak Değeri Olmayanların Hali ve Seçim

Veysi ERKEN

Geçmişte cemaat olarak ifade edilen yapının iç yüzünü iyi bilen, bir dönem emniyet imamlığını yaptığını ifade eden Kemalettin Özdemir’i dinleyip de savrulmayı fark edemeyenlerin aklına şaşarım.
Tabii ki, Kemalettin Özdemir’i dinlerken şaşırmadım. Savunacak değeri kalmayanların savrulmaları, başkalarına hizmet etmeleri, hatta bütün yolları mubah görmeleri kadar tabii ne olabilir. İşte yolun sonu.
            İlkesizleşenlerin sonu budur. İlkesizleşenlerin ayağı kaydırılır Rabbim tarafından. Neye uğradıklarını şaşırırlar.
Bu yapı şaşırdı.
Bu yapı yapılanları görmezlikten, duymazlıktan gelecek.
Açıklamaları unutturmaya çalışacak.
Anladık.
Tabii ki, sadece bu yapı şaşırmadı. Şaşırtmadı.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde bu yapının yönlendirmesiyle (tabii ki bunlar piyon. Asıl yönlendirenler başkaları) bir araya getirilenler tekrar bir araya gelip ülkemizi kaosa sürüklemeye çalışmaktalar.
Bir araya gelmesi mümkün görülmeyenler de şaşırdı. Hepsi paralelin ipine bağlandı.
Bu ülkeyi savunduklarını, bu ülkenin sevdalısı olduklarını zannettiklerimizin tuzağa düşmeleri anlaşılır gibi değil.
Seçime bir gün bile kalmadı.
Umarım ki, milletimiz bu oyunu bozar.
Şerde ittifak kuranların tuzaklarını başlarına çalar ve ülkemizin birliğine katkı sağlar.
Kemalettin Özdemir'in açıklamalarını dinleyip de dehşete düşmeyen yoktur zannediyorum. Açıklamalarını başka bir yazıda tahlil etmek gerekir.
Kısmet olursa onu da yazacağım.
Ama bugün ülkemize kurulmak istenen tuzağı boşa çıkarma vaktidir.
Herkes ibret almalı ve şer ittifakını boşa çıkarmalıdır.
Bilinmelidir ki, paralel yapının ve onunla işbirliğini kabul edenlerin derdi hırsızlığı, yolsuzluğu ve yoksulluğu ortadan kaldırmak değildir.
Dertleri ve gayeleri tektir.
ÜLKEMİZİ ZAAFA UĞRATMAK.
Ülkemizi söz sahibi yapan projeleri durdurmak ve ülkemizi çökertmektir.
Ülkemize kurulan kumpas yeni değildir. Ancak “one minute” ile daha da belirginleşmiş, gezi ve 17/25 kalkışması ile ortaya çıkmıştır.
Milletimiz ADALET ekseninde kumpası bozacak biiznillah.
Kalkınmayı kumpasçılar engelleyemeyecek inşallah.
Ve...
Yarın yeni bir başlangıç, yeni bir ihya olacak inşallah.
3 Kasım 2002 seçimlerinde ülkeyi kurtarmak için nasıl yönetimi gasp edenler alaşağı edildiyse 7 Haziran 2015’te de kumpasçılar, paralelciler ve uzantıları alaşağı edilecektir biiznillah.
Adalet için.
Birlik için.
Beraberlik için
            “Her yerde ve her işte adalet”, özgürlüğün, huzurun, kalkınmanın ve gücün esasıdır. Adaletin ortadan kalktığı ülkeler ve toplumlar yerle yeksan olmuşlardır.
            Adalet, hak sahibine hakkının teslimini ifade eder.
 Her yerde ve her işte adalet yönetimi gasp etmek isteyen kumpasçıların, despotların ve travestilerin sonudur.
           
            Adalet, içte ve dışta itibarlı yönetimin gerçekleşmesidir.
            Adalet, avuç açan elin yerine yeryüzüne yardım dağıtan elin ikamesidir.
            Milletimiz “one minute” ile belirginleşen tuzağı ve “İsrail’i otorite” kabul edenleri ve işbirlikçilerini deşifre ederek,  olanı biteni hatırlatarak “adalet”i oylarıyla tesis edecektir. Adalet önce gönüllerde sonra eylemde yerini bulacaktır Türkiye’de.
            7 Haziran seçimleri değerlerin ihyası ve inşası için başlangıç olmalıdır. Milletimiz bu ihyanın ve inşanın muştusunu verebilmelidir insanımıza. Adaletle gerçekleşecek ihyanın muştusunu verebildiğimiz oranda halk teveccüh edecek.
Bu ülkeyi ve ülkenin insanını seven ve gönül veren her gönüldaşa tavsiyem kalan saatlerin değerlendirmesi ve bütün seçmenlere ulaşılmasının hedeflenmesidir.
            Hedef, seçmenleri kurulan tuzağa karşı uyarmak ve gönüllerini “adalet”le fethetmektir.
            Hedef tüm seçmene ulaşmak olmalıdır.
Unutulmamalıdır ki, hedef ne kadar büyük olursa o kadar arzulanır ve gerçekleştirilmeye çalışılır.
Selam ve Sabırla... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?