Keçiören “Şehitler” Durağından hareket
15 Temmuz İstiklal Tünelinden Geçmenin Hikâyesi
Veysi ERKEN
Dilimizde meşhur bir tabir vardır.
“Hayali
olmayanın hakikati olmaz”.
Bu tabiri Pat Mesiti “Hayalleri Olan Asla Uyumaz” diye
dillendirir.
Evet, hayalim ve hayallerimiz
vardır.
Hayalimiz var ki, hakikatimiz olsun,
gerçekleşsin diye beklenti içindeyiz.
Elbette ki, hayallerimiz çok
yönlüdür. Bir değil binlerce köşe yazısına sığmayacak kadar hayallerim vardır.
Hayallerimiz hep ülkemizin “İlay-ı Kelimetullah” doğrultusunda “âleme nizam” vermek için daha iyi bir
duruma ulaşması ile ilgilidir.
2016 yılı ihanetin zirve yaptığı bir
dönem olarak tarihe geçtiği gibi hayallerin gerçeğe dönüştüğü bir zaman dilimi
olarak da hatırlanacaktır.
İhanet şebekesine rağmen Körfez ve boğaz geçişi hayalleri
gerçeğe dönüştü. Osman Gazi köprüsünden
sonra ağabeyi Yavuz Sultan Selim devreye girdi.
Yetmedi Avrasya ile boğaz bir kere daha aşıldı, kıtalar birleşti, gönüller
yakınlaştı.
İhanet şebekelerine rağmen Ilgaz
dağı delindi 15 Temmuz İstiklal tüneline
(26 Aralık 2016’da) kavuştu.
Ve aşıkların bitmeyen aşkı gibi
bitmeyen Keçiören metrosu 5 Ocak 2017’de
hizmete alındı.
Güzel bir başlangıç yapıldı Keçiören’de.
Başlangıç durağının adı “şehitler” ile anılır oldu.
Temennimiz Gazino olarak bilinen
alanın/bölgenin ismi şehitlerle müsemma olur.
Yolculuğum “Şehitler” durağından başladı.
Hayalim bu Metro hattının Anadolu ve
Kızılay duraklarına kadar uzatılmasıdır.
Yetmez.
Buna
ilaveten Ankaray hattı Aştiden söğütözüne kadar devam ettirilmelidir ki, Metrolar
birleşsin gönüller şenlensin.
Şehitler
durağından başlayan yolculuğum 15 Temmuz
İstiklal tüneli marifetiyle Kastamonu’da bitti.
Esasında Kastamonu’ya yolculuğum beş
senedir sürüyor. Aradaki fark Keçiören’den Metro ile aştiye, oradan Ilgaz dağ
yolunu kullanmadan tünelle Kastamonu’ya ulaşmamdır.
Beş yıldır devam ediyor bu seyahat.
Kastamonu’da değişim var.
Yollar, tüneller, hastaneler ve pek
çok yatırımlar oldu.
Yetmez.
Atıl olan yatırımlar bitirilmelidir.
Ayrıca Seydiler- İnebolu yolu bir an önce bitirilmeli, Küre dağları
tünellerine kavuşmalıdır.
Tabii ki, bu yatırımların yapılması
ve yaptırılması için heyecan, gayret, azim, inanç, çalışma ve teşvik ister.
Maalesef Kastamonu’da bu nitelikler
eksiktir. Kastamonu- Karabük yolu bunun delilidir.
Hatta yok denecek kadar azdır.
Tabiidir ki, sitemimiz günü birlik
geçim derdinde olan Kastamonululara değildir.
Sitemimiz etkili ve yetkili kabul
edilenleredir.
Bunlarda heyecan yok denecek kadar
azdır.
Etkili ve yetkili zannedilenlerin
ekseriyeti Kastamonu’da 13 Fakültenin mevcudiyetinden bile haberleri yoktur.
Beklentimiz ihanet şebekesinin 2017
yılında etkisizleştirilmesi ve Türkiye’nin bir numaralı ülke olması Kastamonu’nun
kalkınmasıdır..
Hayallerimiz bu doğrultudadır.
Hayallerimiz huzurdan, birlikten,
dirlikten ve kalkınmadan bütün beldelerimizin nasiplenmesidir.
Kastamonu
bu nasip kısmetten pay almalıdır.
Gayret bu yönde olmalıdır.
Selam ve Sabırla…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?