Bütün Müslümanlar Birleşiniz
Veysi ERKEN
Liderler ikiye ayrılır... Hareket üretenler ve düşünce üretenler... Her ikisini birden üretenler ise sınırları
değiştirenlerdir...
Muhammed SALİH
Alp ve eren olmak kolay
değildir. Bireyin veya bir grubun kendini bu iki kavramla tavsif etmesi “liderlik” sorumluluğunu beraberinde
getirir. Alperen nitelikleriyle dünyaya nizamat vermek iddiasındadır. Çabası ve
gayreti İlayı Kelimetullah mucibince âlemde nizamı kurmaya yöneliktir.
Âlemde
fıtrat gereği muhtelif renk ve inanışlar mevcuttur. Alperen farklılıkları yok
ederek değil, varlıklarıyla birlikte tevhidi sağlamaya çalışır.
Bu konuyu dile getirmemin temel nedeni “Milliyetçilik” konusunun geniş bir
şekilde tartışılmasının gerektiği tezinin gündeme taşınmasıdır. Gönlü gibi genç
olan Alperen Turan Güven (merhum sadece bu kelime ilave edilmiştir.) ağabeyle
hasbıhal ederken “Milliyetçilik”
konusunda bir bilgi şöleni düzenlemeyi düşündüklerini dillendirdiler.
Bunun
üzerine “değişmezlerle değişimi” öngörmeyen
bir algılamanın bir işe yaramayacağını dile getirdim. Esasında milliyetçilik
konusu “değişmezler”den bağımsız
olarak tartışıldığından bu güne kadar tutarlı bir sonuca ulaşılamamıştır.
Biz
bu konuyu yıllar önce tez olarak hazırlamış ve tezimizde “değişmezler”i esas almıştık. Milliyetçiliği algılama tarzımız
bugün de geçerlidir. Çünkü tezimiz eskimeyen yeniye dayanmaktadır*.
Bilinmelidir ki, eskimeyen yeni Kur’an- Kerimdir.
“Değişmez”lerimiz Kur’an-ı Kerimde
mevcuttur. İnsan, insanlar arasındaki farklılıklar, yarış, üstünlük, takva gibi
kavramlar ve bu kavramların toplumu şekillendirme tarzı geniş bir biçimde izah
edilmiştir.
İnsanlar, özellikle liderlik iddiasındaki
Alperenler farklılıklarını koruyarak “rahmet
toplumu”nu kurmayı hedeflemelidir. Bu idrak tarzı birleştiricidir. Farklı
algılama birleştirici olmaktan uzaktır. Hamidullah bunu şu şekilde açıklar.
“Şayet milliyetçilik dil, ırk
veya doğulan yer benzerliği veya özdeşliği temeline dayanıyorsa, söylemeye hacet
yok ki o zaman milliyetçilik sürekli olarak yabancılar meselesi ile karşı
karşıya kalacaktır. Bu anlamda her milliyetçilik, bütün dünyanın sakinlerini
hiçbir zaman kapsayamayacak kadar dardır. Dolayısıyla da, daima çatışmalar,
savaşlar tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktır. Aslında, bu milliyetçilik bağı
da pek kesin ve güvenilir değildir; iki kardeş birbirine düşman olabilir ve
ortak ideolojiye sahip iki yabancı dost olabilir.
Kur’an dil, deri rengi veya tabiatın
kaçınılmaz başka bir olayına dayalı her türlü üstünlüğü reddeder ve tek ferdî
üstünlük olarak takvayı (tam dindarlığı) esas alır. İdeoloji toplumu İslam’daki
‘milliyetçilik’in temelidir. Muhammed Hamidullah, İslâm’a Giriş, ç. Cemal Aydın, TDV Yayınları,
Ankara 1996, s.139.
Bu
ifadeden de anlaşılacağı üzere Milliyetçilik algılamamızın temelinde Kur’an
olmak mecburiyetindedir. Böyle bir algılama bireylerin ve toplulukların “takva”da yarışmasını beraberinde getirir.
“Nasıl Bir Milliyetçilik?*
Sorusunun cevabı o zaman doğru verilebilir ve “nizam” sağlanabilir.
Dünyaya nizam vermek iddiasındaki Alperenlerin
artık bütün “dünya Müslümanları birleşiniz” anlayışıyla hareket etmelerinin ve dünyadaki bütün
farklılıklara “adalet”le yaklaşmalarının ve milliyetçilik
anlayışlarını buna göre inşa etmelerinin zamanı gelmiştir.
Unutulmamalıdır
ki “yanlış önermelerden doğru çıkarım
elde edilmez”. Alperenlerin âleme nizam verme emeli ancak doğru önermeler
üzerinde kurulacak medeniyet tasavvuru ile gerçekleşebilir.
Bunu gerçekleştirmeye çalışmayanların yerine
Allah başkasını ikame eder. Allah kullarına bu durumu şu şekilde
bildirmektedir.
“Ey iman edenler, sizden kim dininden dönerse
Allah öyle bir kavim getirir ki Allah onları sever, onlar da Allah’ı sever. Müminlere
karşı alçak gönüllü, kâfirlere karşı güçlü ve onurludurlar. Allah yolunda cihad
yaparlar ve kınayanların kınamasından korkmazlar. Bu, Allah’ın bir lütfüdür, onu dilediğine
verir. Allah’ın lütfü boldur. O her şeyi bilendir. Maide-54.”
Haydi, Alperenler topluluğu doğru düşünmeye ve
liderlik yaparak çözüm üretmeye...
Selam ve Sabırla... 2005
·
Veysi ERKEN, Nasıl Bir Milliyetçilik?
Berikan Yayınları, Ankara 2000.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?