Kur’an Bize Yeter Söylemi*
Veysi ERKEN
İslam’ı anlamamıza ve yaşamamıza
yönelik yapılan her çalışma takdire şayandır.
Çabalarımız niyetlerimize göre
şekillenir. Özellikle “hüküm”
verirken hataya düşebilir, yanılmış olabiliriz.
“Ameller
(başka değil) ancak niyetlere göredir; herkesin niyeti ne ise eline geçecek
odur. Kimin hicreti, Allah ve Resulü (rızası ve hoşnutlukları) için ise, onun
hicreti Allah ve Resulü’ne müteveccih sayılır. (Buhârî, Bedü’l-Vahy,
1; Müslim, İmare, 155;”
Niyet
düzgün olduğu halde “hata”ya
düşmüşsek “tevbe ve istiğfar” etmeliyiz
ve hatamızı tashih etmeliyiz.
Bir
başka deyişle “hata”da ısrar
etmemeliyiz.
Bilindiği
üzere “hata” ve “yanlış”larında ısrar eden “iblis”
kibirlenerek şeytanlaşmış (insan ve cin şeytanları) ve saptığı gibi müminleri
de saptırmaya çalışmış ve çalışıyordur.
Şeytanın
temel işi münafıklık olarak nitelendirilen sıfatları telkin etmek ve inananları
kâfirleştirmektir.
Şeytan
muhtelif yol ve yöntemleri dener.
Özellikle
“insan şeytanları” müminlerin
arasında “fitne”yi arttırmak için
başvurmadıkları yol ve yöntem yoktur denilebilir.
Özellikle
Siyonist haçlı zihniyetinin şeytanları günün her saniyesinde fitne oluşturma
çabalarını sürdürmekle görevlidir.
Siyonist
haçlı zihniyetinin şeytanlarınca geliştirilen “fitne”lerden birisi de “Kur’an
Bize Yeter” söylemidir.
Biliyorum
içimizdeki münafıklar çok alınacak.
Alınsınlar.
Doğruları
dile getirmek bizim vazifemizdir.
Bu
söylemin geçersizliğini izah babında Enbiya Yıldırım iki değerli kitap
hazırlamış.
İlki,
“Kur’an Bize Yeter Söylemi” diğeri “Hadislere Gerek Yok Söylemi”.
Elbette
iyi niyetli olanlar bu ve benzer kitapları okurlar ve varsa kitapları
yazanların söylemlerini delilleriyle tenkit ederler ve kendi söylemlerine devam
ederek müminleri ikna ederler.
Art
niyetli ve görevlilere gelince.
Art
niyetliler ve görevliler okumazlar. Münafık karakterli olduklarından “Kur’an Bize Yeter” diyerek ömürlerini “ifsad” için tüketirler. Bu tiplerin
genel olarak kullandıkları yöntemler bellidir.
Yalan,
itham, inkâr, unutturma, şantaj vs.
Enbiya
Yıldırım “Kur’an Bize Yeter Söylemi”
başlığı altında bir kitap hazırladı.
Enbiya
beyin çalışmasında “iyi niyet” hâkimdir.
Özellikle
“Kur’an Bize Yeter” söyleminin
tarihi kökenlerini izah ederken suçlayıcı bir dil kullanmaz.
Hint
alt kıtasında ve Mısır’da başlayan bu akımla ilgili ifadeleri bir arayışın
neticesi olarak görür.
Ve
hadisleri toptan reddedenleri daha önce de var olduğunu ifade eder.
Benim
kanaatim evet daha önce de hadisleri topyekûn reddedenlerin varlığı yönündedir.
Ancak o günkü reddiyeler bireysel olup bir akım halinde olmadığı tarzındadır.
Zira
bu akımın İngilizler tarafından sistemleştirildiğini ve etkili oldukları
bilinen bir husustur. Enbiya Yıldırım “Kur’an
Bize Yeter” diyenlerin profillerini tahlil ederken “Çoğunluğu
gerçek anlamda doğru dürüst dinî tahsil almamış, yüzeysel okumalar yapmış, Kur’an
hadis/sünnet ilişkisi, fıkıh, tefsir gibi alanlarda yeterli kıvama gelmemiş
velhasıl İslamî ilimlerde uzmanlaşmamış insanlardır. S.5” tespitinde bulunur.
Bunun
dışında hadislerin çokluğunu bahane edenlerin reddiyelerde bulunduğu, ülkemizde
bu akıma kapılanların Arapçayı bilmediklerini ve bunu bahane ettiklerini ifade
eder. S.5-6.
Enbiya
Yıldırım, hazırladığı kitapla “Kuran
Bize Yeter” söyleminde ve ısrarında bulunanların iddialarına tek tek
ayetlerle cevap vermekte ve konuyu açıklığı kavuşturmaya çalışmaktadır.
Buna
benzer pek çok çalışmayı okudum. Okumaya devam ediyorum.
Özellikle
Enbiya Bey gibi düşünmek istiyorum.
“Kur’an Bize Yeter” diyenlerin samimi
olduklarını ve Hz. Muhammed Mustafa’nın sav. Yaşayışının, davranışlarının ve
Kur’anı Kerimi uygulayışının münkiri olmadıklarını varsalım.
Bugün
ülkemizde fitne, fücur ve ifsad kaynağı haline dönüşmüş olan akımın mensupları
bu tür çalışmaları okuyup ya yanılgılarını kabul edip tevbe –istiğfar etmeleri
veya bizlerin yanılgılarını delilleriyle ortaya koymaları gerekir.
Kısaca,
İngilizlerin oluşturdukları fitneyi söndürmenin yolu okumak ve yanılgıları
ortaya çıkarmaktan geçer.
Hadi
samimiyetinizi ve iyi niyetinizi ortaya koyun.
“Kur’an Bize Yerer
Söylemi” ve
benzer çalışmaları okuyun
Delillerle
konuşun.
Günümüzün
münafık ve müfsitlerinden nakiller yaparak zihinleri iğfal ve ifsad etmeyiniz.
Bilin
ki yaşayan efendilerinizden uydurulmuş ifadeleri naklediyorsunuz.
Bu
yöntemi devam ettirirseniz iyi niyetli olduğunuz söylenemez.
Belki
“deist” olarak ölen büyükleriniz
gibi olursunuz.
Haydi,
kitap okumaya ve kendimizi, nefsimizi temizlemeye.
Selam
ve Sabırla…
*Enbiya Yıldırım, Kur’an
Bize Yeter Söylemi, TDV Yayınları, Ankara 2020.
Enbiya Yıldırım, Hadislere Gerek Yok Söylemi,
TDV Yayınları, Ankara 2020.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?