Kadın evden ihraç edilince
Veysi Erken
Kadın "hatun", Ana veya bacı idi evlerde.
Evi ev yapandı "hatun".
Hani devletin başında "han" yanı başında ” hatun” olurdu.
Hatun ev denilen devletten ihraç edilince devlet küçüldü ve yıkıldı. Büyük aile denilirdi "han"e,, dağıtıldı çekirdek aile oldu Dayanışma ve yardımlaşma içinde olan hatunlar işini yapamaz hale getirildi.
Mutluydu “hatun” ve ev denilen devlet.
Önce işten sonra evden koparıldı.
Evle ilgili işler angarya diye öğretildi, sonra evden ihraç için özgürlükten bahsedildi. Güya dışarıda özgürce çalışacaktı.
Elin işinde.
Devlet iş bölümü ve iş birliğini gerektiriyordu halbuki.
Ne yapıldı.
Bütün görevler yüklenildi kadının sırtına.
Hatunluğu bitirildi.
Ev denilen devletin bütçesi sarsıldı.
Güya kadın çalışırsa bütçeye katkı sağlayacaktı.
Ne gezer.
Çocuk kreşe, ebeveyn yaşlılar mekanına, maaşın yarısı kıyafete ve tezyin malzemelerine, ulaşıma vs.
Yıkım sadece maddi değil, asıl yıkım maneviyatta ve hissiyatta.
Han ve hatun birbirine tahammül edemez oldu kadın evden ihraç edilince.
Ana sevgisi ve şefkati yerine kreş sevgisi yer almış. Ana gibi yar Bağdat gibi diyar olmaz deniliyordu. Ana yâr olmaktan uzaklaştırıldı.
Evin temel direği idi hatun Ana. Hatun evden uzaklaştirilinca ev yıkıldı. Hane çöktü.
Velhasıl ev devlet olmaktan çıkmış konaklama alanına dönmüş.
Sadece konaklama yerine dönüşen evlerden huzur, bereket, saadet ve merhamet de firar etmiş.
Kadın evden ihraç edilince firar emri hak olarak vacip oldu.
Ne diyelim.
Paranın, makamın, şehvetin, bedenin ve şöhretin ilahlaştırıldığı, ruhun ve hissiyatın terk edildiği/ettirildiği bir düzende evi “devlet”leştirmek ve “”hane”ye çevirmek mümkün mü?
Kadın “hatun”, ana, yâr ve bacı olur mu?
Zor.
Çarkın dişlileri ve işleyiş kuralları kırılır mı?
Bilemem.
Ama ümidimi kaybetmiyorum.
Çünkü, Rabbulalemin “vela teknatu…” diyor.
Gayret bizden Tevfik Allah’tan.
Selam ve Sabırla….
|
|||||
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?