GSMH ve Enflasyon Rakamları ile milleti aldatma
Veysi Erken
Her alanda tefekkür etme icraatta bulunma zeminimiz Kur'an ahkâmı ve uygulaması olan sünnetin dışına çıkarıldığı için artık ilim adamı dediklerimiz de sağlıklı düşünemiyor.
Bu durum başta maarif olmak üzere bütün alanlarda geçerlidir.
Geçenlerde bir holdingin gayrı safi milli hasıla açısından Türkiye'nin yüzde on beşine yakın bir katkısının olduğunu ifade ederek savunuculuğunu yapıyor birisi.
İşte toplum bu tür kavramlarla aldatıyor.
Gayrı safi milli hasıla arttı, enflasyon düştü.
Bunlar kapitalistçe düşünmenin araçlarıdır.
Gayrı safi milli hasıla arttı, kişi başına şu kadar oldu demenin İslami düşünüş ve yaşayış açısından hiçbir ehemmiyeti yoktur.
Bilindiği üzere kapitalist anlayışta sermayenin terakumu (belirli ellerde toplanması) ve sömürme esastır. Altta kalanın canı çıksın deyimi bu anlayışın tezahürüdür.
İslâmî anlayışta servetin belirli ellerde toplanması ve zenginler arasında el değiştirmesi istenmez. Servetin devl etmesini ister.
Tam tersine dayanışma, yardımlaşma ve bölüşüm esas alınır.
Tabii ki, İslami düşünme zeminini kaybettiğimiz için hayatları yurt dışında geçen zenginlerin ve sömürücülerin gayrı safi milli hasılaya katkısı ile övünür,enflasyonla toplumu ezeriz.
Bilinmelidir ki, İslâm toplumun topyekûn refahını ister. Elbette zenginlik farkı olacak.
İslâm bu farkın uçurum haline dönüşmesini yasaklar.
Mesela zekât servetten alınır,infak,sadaka, öşür söz konusu.
Komşu hakkı vs.
Bunlar çoğaltılabilir.
Tabii ki, konumuz bunların tek tek tahlili değildir.
Temennimiz iktisatçı olduğunu, bilimle uğraştığını söyleyenlerin, servet konusundaki İslami yaklaşımı anlamaları ve kapitalistlerle övünmemeleridir.
Yüreği bu ülke için çarpan pek çok bilim adamı maalesef yanlış zeminde düşündüğü için topluma katkısı olmuyor.
Sadece bilim adamları değil, yönetimde görev alanların da düşünüş ve icraatları sakattır.
Hasılı kelam bilim adamlarını haşr süresinin yedinci ayeti ışığında tefekküre, yöneticileri de uygulamaya davet ediyorum.
Artık bizi gayrı safi milli hasıla ve enflasyon gibi palavra kavramlarla aldatmayın.
İşte ilgili ayet.
" مَٓا اَفَٓاءَ اللّٰهُ عَلٰى رَسُولِه۪ مِنْ اَهْلِ الْقُرٰى فَلِلّٰهِ وَلِلرَّسُولِ وَلِذِي الْقُرْبٰى وَالْيَتَامٰى وَالْمَسَاك۪ينِ وَابْنِ السَّب۪يلِۙ كَيْ لَا يَكُونَ دُولَةً بَيْنَ الْاَغْنِيَٓاءِ مِنْكُمْۜ وَمَٓا اٰتٰيكُمُ الرَّسُولُ فَخُذُوهُ وَمَا نَهٰيكُمْ عَنْهُ فَانْتَهُواۚ وَاتَّقُوا اللّٰهَۜ اِنَّ اللّٰهَ شَد۪يدُ الْعِقَابِۢ ﴿٧﴾
Allah'ın zahmet çektirmeden, fethedilen köylerin, kasabaların, memleketlerin halkından alıp, ilâhî hükümleri icraya, ülkeyi imara, dünya düzenini kurmaya, sağlamaya memur tek yetkili Rasulullah'ın tasarrufuna verdiği ganimetler, Allah, peygamber, yakınları, yetimler, dullar, kimsesizler, çevresi, çaresi olmayan yoksullar, göçmenler ve yolda kalan muhtaç yolcular içindir. Böylece o mallar, içinizden yalnız zenginler arasında dönüp dolaşan bir devlet, bir güç kuvvet, bir servet olmaz. Rasulullah'ın size tevdi ettiği sorumlulukları benimseyin, size ne verirse, ne kadar verirse, razı olarak alın, size vermediği şeyi istemekten sakının, ilahi ilmin-hikmetin gereği yasakladığı şeyden, onların savunuculuğunu, sözcülüğünü yapmaktan aklınızı kullanarak vazgeçin. Allah'a sığının, emirlerine yapışın, günahlardan arınıp, azaptan korunun. Allah, emirlerine muhalefet ve kendisine karşı isyan suçunuza denk, sizi adâletle cezalandırma gücüne sahiptir Haşr 7 Ahmet Tekin meali"
Ayet doğru okunmuş ise servet devlet kavramları arasındaki ilişki anlaşılmış olur.
Biz servetin bir kaç kişinin elinde toplandığı devleti değil, refahın tabana yayıldığı devleti istiyoruz.
"İlayı kelimetullah için âlemi nizamı sağlayacak devlet-i ebed müddet"i istiyoruz.
Çabamız bunun içindir.
İlim adamlarını ve yöneticileri intibaha ve uygulamaya davet ediyorum.
Selam ve sabırla... 06.11.2020
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?