Eğitim Şurası Toplanacakmış

 Eğitim Şurası Toplanacakmış

Veysi ERKEN

1-3 Aralık 2021 tarihlerinde Ankara’da “Eğitim Şurası” toplanacakmış. Tabii ki kimlerin davet edileceğini bilmiyorum ve ilgilenmiyorum.

Bu tür toplantıların eğitimle ilgili düzenlemelerde katkısının olacağını zannetmiyorum.

14. milli Eğitim Şurası toplantısına aktif olarak katılan biri olarak söylüyorum ve yazıyorum.

Bilindiği üzere şura toplantılarına yüzlerce kişi davet ediliyor, alt komisyonlar kuruluyor ve güya kararlar alınıyor.

“Şura” da alınan kararlar tavsiye niteliğinde olup müeyyidesi yoktur. İlave olarak çok kişiyle sağlıklı karar almak mümkün değildir.

Hele hele internet ortamında da görüş talep etmenin hiçbir anlamı yoktur diye düşünüyorum. Faydasız ve zaman israfına yok açan bir teşebbüstür. Hatırladığım kadarıyla Erkan Mumcu’nun bakanlığı döneminde de bu yönteme başvurulmuş ve otuzbeş bine yakın görüş iletilmiş idi. Son ortada. Talep linki: https://www.meb.gov.tr/mill-egitim-srasi-konularina-iliskin-gorus-paylasimi-icin-davet/haber/24112/tr

Bu şekilde düşünmemin başlıca nedeni varsayalım ki, 30 bin kişi görüş beyan etti. Bu görüşler nasıl ayıklanıp toparlanacak.

Bu sebeple zaten davetli olmadığım bir şura için görüş beyan etmemin anlamı yoktur. Dostlar alınmasın.

Bunu şunun için ifade ediyorum.

Epey sevdiğim ve saydığım dost yukarıdaki linki paylaşarak görüş beyan etmemi istediler ve istemeye devam ediyorlar.

Ben şahsen faydasına inanmadığım şura toplantılarına “14. Şura”dan sonra hiç katılmadım. Katılmayı ve görüş belirtmeyi faydasız buluyorum.

Şayet “eğitimde fırsat ve imkân eşitliği” ile ilgili karar alınacak ise bunun şekli şemaili bellidir.

Öncelikle “geçiş sınavsız ve sınırsız okul” anlayışı benimsenmelidir.

Kişi dilediği zamanda dilediği fakülte/okul ve bölüm/bölümlere devam edebiliyorsa “fırsat eğitliği” sağlanmış olur.

Maddi şartlar olan burs, kredi, yurt gibi imkânlar sağlanırsa “imkân eşitliği” gerçekleşmiş olur.

Konu bu kadar basittir ve devletin görevi “arz-talep” dengesini sağlamasıdır.

Dolayısıyla “şura” toplamanın gereği yoktur diye düşünüyorum. Bu kadar imkân heba edilmemelidir.

Umarım ki, vazgeçilir.

Bu benim temennimdir.

Vazgeçileceğini zannetmiyorum.

Dostlara sözüm şudur.

Ben bu “şura”da yokum.

Selam ve Sabırla…