SEÇİM. Unutmayalım; her seçiş bir vazgeçiştir
Veysi ERKEN
Başta bütün gençlere sesleniyorum. En çok sizler “algı” operasyonlarına maruz kalıyorsunuz.
Her gencin elinde cep telefonu eksik olmuyor. Tabii ki sosyal medya hesabı da cabası. Bunun için en çok “algı” operasyonuna gençler maruz kalıyor, zihinleri ve beyinleri “teşviş” ve “tağyir” edilmeye çalışılıyor.
Tabii ki sadece gençler değil bütün toplum kesimlerinin zihinleri allak bullak edilmeye çalışılıyor.
Önümüzde seçimler var.
Ya izzet, ya zillet, ya Türkiye’den yana, ya tasmalı hale getirilmek istenen bir Türkiye’den yana, Ya Hilal’den ya Haçlı’dan yana oy kullanacağız.
Daha önce defalarca yazdım.“Türkiye’de muhalefet yok, Türkiye’ye muhalefet var” diye,
Evet, bir tarafta Türkiye ve İslam coğrafyaları sevdalıları öteki tarafta Batı/batının elemanları.
Seçim bu iki zihniyet arasında olacak.
Onun için her seçiş bir vazgeçiştir.
Batı/batıla mı teslim edileceğiz, yoksa bağımsız, özgür bir şekilde kalkınma ve refah yolunda kendi göbeğimizin bağını kendimiz mi keseceğiz.
“Merhum Turgut Özal "Türkiye hala kalkınamamışsa bunun en büyük sebebi batının içimizden çok kolay adam satın alabilmiş olmasıdır" diyordu.
Haklı idi ve bu söz her devir için geçerlidir.
İçimizde kolay satın alınan veya doğuştan batının/ batılın elemanı olanlar sürekli devletimizi, milletimizi veya şahıs olarak bizleri batırmaya, kalkındırmamaya, refaha ve huzura eriştirmemeye çalışmışlardır, çalışıyorlardır.
Bu ahlaksız ve haince çalışmalar yeni değildir elbette.
Her devirde karşımıza çıkmıştır ve çıkmaya devam ediyor.”
Evet, batının, batılın, bidenin, sorosun, boltonun elemanları bütün hınçlarıyla sahada ve yapılan her hayırlı işe karşı durmakta.
İşte seçim bu iki zihniyet arasında olacak.
Onun için diyorum ki, tavrımızı, duruşumuzu ve oyumuzu “zillet”ten yana değil, “İZZET”ten yana belirleyelim ki, özgürlük şarkımızın yankısı büyük olsun.
Kızılelma’mız gerçekleşsin.
Dünyada İlayı kelimetullah için nizam olsun.
Tarafımızı belirlemek ve doğru seçim yapabilmek için çok uzağa gitmeye gerek yok.
Bilindiği üzere Türkiye’ye muhalefet olan zihniyet son dört yılda yerel yönetimlerde iktidar.
Yaptıkları yapacaklarının teminatı olsa gerek.
Metro inşaatlarını betonla doldurdular, tünellerin ve yol yapımların durdurdular, yangın söndürme uçaklarını tamiratı için söz verdiler ve yapmadılar, şehirleri çöplüklere çevirdiler, söz verdikleri halde insanların ekmekleriyle oynadılar ve binlerce yeni personel alarak belediyeleri batırdılar.
Sadece tek icraatları oldu.
“Zam, zulüm işkence, işte CHP” ilkesini hayata geçirdiler.
Onun için diyorum ki, seçimimizi doğru yapalım ki, zillete düşmeyelim, batılın kölesi olmayalım.
Merhum Özal bir projeyi hayata geçirmeden önce muhaliflerin nabzını şöyle ölçermiş. Özal. O “Ben bir icraat yapacağım zaman sol kafaların yazdıklarına bakarım. Eğer hiç sesleri çıkmıyorsa o projeyi yapmam, rafa kaldırırım. Yarısının sesi çıkmıyor, yarısının sesi çıkıyorsa o projeyi yeniler, öyle yaparım. Eğer bütün solcular projeyi engellemek için yaygara yapıyorsa hiç kimseyi dinlemem, o projeyi aynen yapar ve bitiririm. Çünkü o proje memleket için hayırlara vesiledir.”
Evet, zilletin nabzını ve icraatını ölçelim ve tarafımızı belirleyelim.
Bölücülerden yanama mı olacağız yoksa Türkiye sevdalılarından yana mı?
Batılıların belirlediği, yürüyen merdivene ters binenden yana mı yoksa Kızılelma sevdalılarından yana mı?
Seçim sizin, bizim gençler ve bütün oy verecekler.
Ya İZZET ya zillet.
Selam ve Sabırla… 24.04.2023
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?