Kemal ve Meral şürekâsıyla beraber gitmelidir
Veysi ERKEN
14 Mayıs 2023 seçimleri tasfiyenin başlangıcı sayılır. Temennimiz 28 Mayıs başkanlık seçimi tasfiyenin devamını getirir ve ülkemizin politik zemini Kemal ve Meral’i şürekâsıyla birlikte tahliye edilmiş olur.
Bilhassa Kemal ve Meral ülkemize ve siyasette büyük zararlar vermişlerdir. Meral’in zararı sayılamayacak kadar çoktur. Özellikle pek çok ülkücünün ülküsünü kaybetmesine sebep olmuş ve başkalaşmasına zemin hazırlamıştır. Geçmişte beraber olduğumuz nice ülkücü bugün her şeyini kaybetmiş durumdadır. “Çağrımız İslam’da dirilişedir” ülküsü yerine, “ülke kaybederse kaybetsin yeter ki, bunlar gitsin” anlayışı ikame edilmiştir. Kısaca felaketler musibetlerle sâri edilmeye çalışılmış ve çalışılıyor. Bunun için musibetlerden beri olmak gerekir, Meral ve Kemal şürekâsı ile birlikte hayatımızdan çıkmalıdır. Bu millet çıkaracaktır inşallah. Bilindiği üzere “Tarih boyunca musibetler eksik olmamıştır ve olmayacak. Türkler Allah’ın lütuf ve keremiyle İslam’ın bayraktarlığını yapmaya başladıkları zamandan beri yerli olmayan unsurlar tarafından “musibet”ler başa sarmalanmıştır. “Bir toplum kendisindekini değiştirmedikçe Allah onlarda bulunanı değiştirmez. Allah herhangi bir toplumun başına bir kötülük gelmesini diledi mi, artık onun geri çevrilmesi mümkün değildir. Onların Allah’tan başka yardımcıları da bulunmaz. Ra’d-11”, “Bir ülkeyi helâk etmek istediğimizde oranın şımarmış yöneticilerine (iyiye yönlendirici) emirler veririz; onlar ise orada günah işlemeye devam ederler, sonuçta o ülke helâke müstahak olur, biz de oranın altını üstüne getiririz. İsrâ-16” ayetlerinin hükmü tecelli etmiş oluyor.
Bu durum Türkistan coğrafyasından Anadolu’ya, Anadolu’dan Avrupa kıtasındaki hâkimiyet alanına kadar uzanmıştır.
Musibetleri tarihi oluş sırasına göre sıralamak mümkün olmakla birlikte ciltler dolusu olur.
Tarihin derinliklerine gitmeye gerek yok. 1900’lerin başından itibaren olay ve olguları incelemek yeterlidir.
İlk etapta Jön Türkler “musibet” olarak örgütlendirilmiş ve “İttihatçı”ların eliyle “musibet” felakete dönüştürülmüştür.
Ülkemiz bu musibetle büyük kayıplara uğramış, adeta tarihin derinliklerine gömülme noktasına dönüşmüştür.
Her şeye rağmen Rabbulalemin’in lütuf, keremi ve nusretiyle bir nebze de olsa ayakta kalma ve yeniden ayağa kalkma durumuna gelmiş bulunuyoruz.
Tabii ki, Türkiye’nin “İlayı Kelimetullah davası”nın davacısı olmasını istemeyenler daimi olarak başımıza pek çok “musibet” musallat etmeye çalışmış ve çalışmaya devam ediyorlar.
Son zamanlarda bize musallat edilen “musibet”lerden biri Kemal diğeri Meraldir.
Kemal’in nasıl “musibet” olarak içimize salındığı herkesin malumudur. Kemal yeterince başarılı olamayınca yardımcısı olsun diye Meral devreye sokulmuştur.
Bilinen bir gerçektir ki, milletimiz ittihatçı zihniyetin devamı ve varisi olan CHP’yi iktidarsızlığa ve ademiyete mahkûm etmiştir.
Bu gerçektir.
Buna rağmen tapınakçılar asla pes etmemiş ve etmiyor. Bu nedenledir ki, Meral devreye sokulmuştur.
Meral’in bir tek görevi vardır. O da kendini milliyetçi, ülkücü, yerli, Müslüman ifade eden kitlenin zihinlerini bulandırmak ve değerlerinden kopararak CHP zihniyetine iltisaklandırmaktır.
Bundan dolayı hem Kemal hem de Meral içimize sokulmuş “musibet”lerdir.
Bu gerçek fark edildiği takdirde “musibet”lerden korunuruz biiznillah.
“Musibet”lerin tahribatını kavrayamayan topluluklar felaketin büyümesine zemin hazırlamış olurlar.
Bilhassa Meral’in yanında saf tutan ve kendini hala vatansever olarak görenlere tavsiyemdir.
İntibah vakti geçiyor demiyorum, geçti.
Artık kendi değerlerinize, İslamî değerlere sarılma ve tevbe etme vaktidir.
Şer güçlerin hadimi ve piyonu olmayınız.
Sadece son olay ve olguları okumayı öğrenirseniz bu “musibet”lerin bizleri ve ülkemizi nereye savurmak istediklerini görürsünüz.
Atalarımız “zararın neresinden dönülürse kârdır” demişlerdir. Artık zarardan kâra geçmemizi sağlayacak tavrı sergileyiniz, titreyip kendinize ve değerlerimize dönünüz.
Tevbe size ve ülkemize çok şey kazandıracak, ülkemizi “musibet”lerden kurtaracaktır.
İlayı Kelimetullah davası ve nizamı âlem ülküsü bunu gerektirir.
Geliniz bu ülkünün ülkücüsü olunuz ve hem kurtulunuz hem de ülkemizin dünya lideri olmasına katkı sağlayınız.
Selam ve Sabırla…26.05.2023
Not: Bu yazı tam bir yıl önce yayınlanmış idi. Yazının girişi ve iki ayetin ilavesi dışında bir değişiklik yoktur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?