25 Ekim 2023 Çarşamba

Fare Yürekli Değil Rachel Corie Kalpli olma zamanı

 Fare Yürekli Değil Rachel Corie Kalpli olma zamanı

Veysi ERKEN Dr.

Allah “Bundan sonra kalpleriniz yine katılaştı; artık kalpleriniz taş gibi, hatta daha da katıdır. Taşın öylesi var ki ondan ırmaklar kaynar; öylesi de var ki çatlayıp bağrından su fışkırır; bazı taşlar da var ki Allah korkusuyla yuvarlanıp düşer. Allah, yapmakta olduklarınızdan habersiz değildir. Bakara-74 buyuruyor.

Kalpleri katılaşanlar vahşeti görmüyor, katliamı duymuyor, fareler gibi korkuyor ve inlerinde saklanıp vızıldıyor.

Fare tipliler korkaktır.

Doğru bir tespittir.

Evet.

Cesaretin bittiği yerde korku ve esaret başlar. Korku ve esaret kardeş gibidir cesaretin olmadığı yerde. Korku insana musallat olur Mehabbetullah’ın olmadığı durumlarda.

Böyle başlıyor bir Hint masalı.

“Bir Hint masalına göre, kedi korkusundan devamlı endişe içinde yaşayan bir fare vardır. Büyücünün biri fareye acır ve onu bir kediye dönüştürür.
Fare, kedi olmaktan son derece mutlu olacağı yerde bu kez de köpekten korkmaya başlar. Büyücü bu kez onu bir kaplana dönüştürür.

Kaplan olan fare, sevineceği yerde avcıdan korkmaya başlar. Büyücü bakar ki, ne yaparsa yapsın farenin korkusunu yenmeye imkân yok. Onu eski haline döndürür.
Ve der ki "Sen cesaretsiz ve korkak birisin. Sende sadece bir farenin yüreği var. O yüzden ben sana yardım edemem.”

Fare gibi korkak  veya hain olanlar elbette Rachel gibi ““zulüm bizdense ben bizden değilim” diyecek cesaretleri yoktur.

Vicdansızlığın hüküm sürdüğü bir dünyada vicdanın hâkim olması için “zulüm bizdense ben bizden değilim” diyor cesaretliler ve fare gibi olmayanlar.

 Esasında küresel haydutların teröristlerini dünyanın her tarafına tekrar tekrar piyasaya sürdükleri bir zaman dilimindeyiz. Zulüm her yerde, Gazze’de, Türkistan’dadır.

Rachel Corrie’nin İsrail askerlerinin buldozeri karşısında haykırdığı sözdür. Belki vicdan hâkim olur insanlığa.

Rachel “zulüm bizdense ben bizden değilim” diye haykırıyordu.

Ve

 “Ben diğer çocuklar için buradayım. Buradayım çünkü önemsiyorum. Buradayım çünkü her yerde çocuklar ıstırap çekmekte. Çünkü kırk bin insan açlıktan ölmekte. Buradayım çünkü o insanların çoğu çocuklar. Anlamalıyız ki fakirler her yanımızda ve biz onları görmezden geliyoruz. Anlamalıyız ki bu ölümler önlenebilir! Anlamalıyız ki üçüncü dünya ülkelerindeki insanlar da tıpkı bizim gibi düşünür, endişelenir, güler ve ağlar! Anlamalıyız ki onlar bizim rüyalarımızı görüyor, biz de onların rüyalarını! Anlatmalıyız ki onlar biz, biz de onlarız! Rüyam, her gün ölen kırk bin insanı kurtarabilmek! Rüyam gerçekleşebilir ve gerçekleşecek, eğer hepimiz geleceğe bakıp oradaki ışığı görebilirsek...” diyen ve hayatını farklı dine, yani Müslüman Filistinliler için feda eden küresel vicdan sahibi bir genç kız.

Onun gibi her uygulaması ile bizleri ezmeye çalışan, küresel haydutlara, Gazze’deki katillere karşı haykırmalıyız.

İslam’ın adalet ve hakkaniyet anlayışını hâkim kılmak için haykırmalıyız ve diyebilmeliyiz ki zulüm bizdense ben bizden değilim.

Küresel haydutluğu durdurmanın bir tek yolu vardır. Her bakımdan güçlü olmak, esareti reddetmek, cesareti kuşanmak ve tevhidi sağlamaktır.

İster buna ümmetin birliği değin, ister başka bir şey fark etmez.

Ben buna “bütün mazlum ve mağdur insanların ve coğrafyaların birliği diyorum.”

Peki, bu mümkün mü? Fare gibi korkak değilsek,  İnanıyor ve sabrediyorsak mümkün.

Selam ve Sabırla…25.10.2023

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?