İdam: Fetövari Zihniyetleri Yok
Edebilmek İçin
Veysi ERKEN
Gündemde yerini muhafaza edebilmek
için yazılması ve takip edilmesi gereken o kadar çok konu var ki, saymakla
bitmez. İhlas Finans soygunu, bedelli askerlik, maarifteki çarpıklık, ücret
politikasındaki dengesizlik, sağlık, sistemi gibi konular, örnekler çoktur.
Ama Siyonist haçlı zihniyetinin
yerli görünümlü uşaklarından fırsat kalmıyor.
15 Temmuz bir Siyonist haçlı darbe
teşebbüsüdür. Türkiye’de gerçekleştirilen bütün darbeler ve kalkışmalar bu
zihniyetin eseriydi, eseridir. 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat darbeleri,
7 Şubat, Gezi olayları, 17/25 Aralık, Mit Tırları ve 15 Temmuz kalkışmaları
bunun başlıcalarıdır. Bu gerçek bilinmeden alınacak tedbirlerle sonuç alınamaz.
Evet, 15 Temmuz darbe teşebbüsü
Siyonist haçlı zihniyetinin ortak teşebbüsüdür ve içinde bütün Siyonist devlet
ve örgütler vardır. Hepsi fetö çatısı altında bir araya getirilmiş ve sonuç
alınmaya çalışılmıştır.
Başta Büyükada’da yapılan
toplantılara katılanlar olmak üzere bu ihanetin içinde yer alanlar derdest
edilip layık oldukları idam cezasına çarptırılmadıkları sürece ihanet
faaliyetleri bitmeyecek.
Bunu neden söylüyoruz.
Bu şeytani örgütlenme her yolu ve
her şeyi kullanmakta beis görmemektedir.
Bu şeytani hoCİA örgütlenmesi her
türlü iftirayı, yalanı, inkârı, karalamayı, soygunu ve ahlaksızlığı bir yöntem
olarak görüyor, her yapıya sızmaya çalışıyor, hatta devam ediyor.
Adaletle hiçbir ilgisi olmayanların,
haksızlık ve hırsızlık yapmakta beis görmeyenlerin, şerefsizliği ve ahlaksızlığı
meşru görenlerin adalet ve onur yürüyüşü adı altında piyasaya sürülmeleri bunun
delilidir.
Bu şeytani örgüt dünün haşhaşilerinin
devamıdır. Dünün haşhaşileri nasıl ki, tapınak şövalyelerinin ortağı ve piyonu
idiyseler, bugünün örgütleri de Siyonist haçlı zihniyetinin piyonu, maşası ve
uşağıdır.
Adları değişir, hedef ve yöntemleri
değişmez.
Bunları topluma saldırmalarından ve
toplumda huzursuzluk oluşturmalarından anlarsınız.
Bilinmelidir ki, halkına karşı
silah, bomba, yalan, inkâr, iftira araç ve yöntemlerini kullanmaktan
vazgeçmeyen bütün örgütler ihanetin içindedir.
Dünyanın değişik coğrafyalarından
ülkemize iltica etmek veya muhaceret etmek mecburiyetinde kalanlara karşı kışkırtıcı
eylem ve söylemler geliştirenler bu ihanet şebekesinin işidir.
Bunların bir tek işi vardır.
Siyonist haçlı zihniyetindeki efendilerine hizmet etmek ve onların
memnuniyetini sağlamaktır.
Bunun için her türlü duyguyu,
düşünceyi, yardımı ve iyiliği değersizleştirmek onların başvurdukları
yollardandır.
Haşhaşi fetö bu yöntemlerin tamamını
kullanmaya devam etmektedir maalesef.
İhanet tabakası yurt dışında
efendilerine hizmete devam ederken, ticaret katmanındakiler ticaretlerine
rahatlıkla devam ettikleri görülmekte ve kışkırtıcılarla kol kola
girebilmektedir. Üzülerek belirtmeliyiz ki, bu katmandakiler kripto (gizli) bir
şekilde bürokraside, iktidar partisinde ve diğer alanlarda varlığını
sürdürdüğünü herkes biliyor. Kısaca bu katman bürokraside, iktidar partisinde,
medyada, reklam, dizi, köşe yazısı ve benzer alanlarda faaliyetlerini
sürdürürken ibadet kısmındakilere “dai”lik
yaptırılmaya devam edilmektedir.
Dailer konumundakiler maalesef kontrollü
darbe ve muhacir ve göçmenlerin ülkemizde bulunuşları ile ilgili geliştirilen
söylemleri pompalamaya devam etmekte ve gönüllü köleliklerini sürdürmektedir.
Fetövari mücadelede zafiyetin olduğunu
düşünüyorum. Bu yapılanmaların bertaraf ve propagandalarının
etkisizleştirilmesi için derhal idam cezası yürürlüğe sokulması gerekir.
Böyle bir ceza kapsayıcı olmalıdır.
Tecavüzcüler, kadın cinayetleri ve darbe girişiminde bulunanlar bunlardan
nasibini almalıdır.
Tabii ki, bu örgütlenmelerin
başındaki ihanet katmanının yurt dışında derdest edilerek efendileriyle beraber
adaletin ellerine teslim edilmeleri gerekmektedir.
İktidar sahipleri bu tedbirleri
almadıkları takdirde ihanet bitirilemez. Fetövari örgütlenmeler çökertilemez.
Selam ve Sabırla…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?