Kanal İstanbul

Kanal İstanbul

Veysi ERKEN

            “Kanal İstanbul” projesi 2011 yılından beri gündemde.

            Artık bu projenin temeli atılmalı ve gündemden çıkarılmalıdır.

            Ben şahsen artık bu projenin faydasını, zararını, getireceğini, götüreceğini, ülkeye maliyetini tartışmıyorum.

            Hatta bu konuda söz veya lakırdı bile duymak istemiyorum.

            Kanal İstanbul projesine karşı duruş sergileyenlere bakıyorum sadece. Bilerek karşı çıkanlar gezi zekâlı takımıdır.

            Bunun için benim kanaatime göre ilk kazma hemen vurulmalıdır.

            Bunu neden söylüyorum ve yazıyorum.

            Sebebi gayet açıktır.

            Bu projeye karşı çıkanlara bakıyorum.

            Batılı denilen bütün ülkeler karşı.

            Demek ki bir bit yeniyi var.

            Peki, başka kimler var?

            Onlara takılan, sözcülüğünü yapanlar ve şuursuzca onlara inanalar.

            Tarihi sürece baktığımızda birinci köprü (şimdiki adıyla şehitler köprüsü) Türkiye için felakettir diyen güruh ile bugün Kanal İstanbul diyen güruh aynıdır.

            Biraz daha geriye gitsek yerli otomobile karşı çıkan, yapılmışı durduran da aynı zihniyettir.

            Hani meşhur bir tekerleme oluştu ya?

            “Çarşı her şeye karşı”

            Evet, malum zihniyet ülkemizin gelişmesine katkı sağlayacak her şeye karşı. Bu güruh iyilikten, huzurdan ve güzellikten yana nasipleri yoktur.

            Bu karşıt duruş sadece maddi hususlarda değildir.

            Manevi anlamda da her güzelliye karşılar.

            Aileyi, namusu, şerefi, haysiyeti dağıtan her şeyi alkışlayan bu zihniyet olumlu olabilecek her düzenlemeye karşı barikat oluşturmaya çalışıyor.

            Çünkü efendileri böyle buyuruyor.

            Bunun için diyorum ki, bu güruh ne diyorsa tersini yapmak ülkemize çok şey kazandıracaktır.

            Bunun için KANAL İSTANBUL projesine hemen başlanmalıdır.

            Mümkünse bugün.

            Selam ve Sabırla…