El Levhiyatçılar İslam’a Karşı

                                        El Levhiyatçılar İslam’a Karşı

Veysi ERKEN

            İlahiyatçılar dine (İslam) karşı olur mu?

Elbette ki, olmaz.

Hele hele İslam ilahiyatçısının İslam’a karşı olması asla düşünülemez. Müslümanlar dinlerini araştıran ve inceleyen Oryantalistlere hoşgörü ile bakarken elbette ki, kendi ilahiyatçılarına itibar edecek.

Bu kaçınılmazdır.

            Sorun ilahiyatçılarla değil, “El Levhiyatçı”larladır.

            Talanyanın büyük Tapınaklarından birisi olan “Yüksek Öğütme Kurumu”nun baş şövalyesi Kerizin emriyle harekete geçen El Levhiyatçılar abuk sabuk kelam ederek hayatı zindana çevirmekle meşgul olmaktalar.

El Levhiyatçılar konjönktüre göre öğütme kurumu baş şövalyesi tarafından devreye sokulmaktalar. Bu talanyadaki işkencenin devamlılığı için elzem görülmektedir herhalde.

            Fadimelerden Kalkancılardan umduğunu bulamayan Tapınakçılar ilk olarak İlahiyatçı bilinen bir El Levhiyatçıyı kafakol ederek piyasaya sürdüler. İsmiyle müsemma Yaşayan Nursuz önemliydi onlar için.

            El Levhiyatçılardan biri olan “Yaşayan Nursuz” vizontelede arzı endam ederek etrafı kusmukla doldurma çabasına girmiş ve bu cehdiyle baş şövalyeden paye almıştır. Onun payesi cemaati olmayan küçük kilise papazlığıdır. Küçük kilise “Zeval” namındaki orta büyüklükteki şövalyeye bağlı olarak faaliyette görünmekle birlikte yıllardır bir tek cemaati olmamıştır.

İlahiyatçılarla insanlara kan kusturmalarının mümkün olmadığını anlayan baş şövalye “Yaşayan Nursuz”a destek babında başka el levhiyatçıları devreye sokmaktan geri durmamaktadır.

Milenyum denilen zaman diliminde devreye sokulan ikinci el levhiyatçı deniz kenarındaki Tapınağın şövalyesi “Müphem Ruhsuz” namındaki küçük şövalyedir. Baş şövalyenin iltifatına mazhar olmak gayesiyle Müslümanlara kan kusturmayı birinci vazife olarak ittihaz etmiş. örtülü ve dahi inançlı insan görünce kırmızı bez görmüş boğaya dönmüştür.

             “Müphem Ruhsuz”un çabaları yetmeyince bir diğer el levhiyatçı “Kakariya Kara” tozlu raflardan indirilip arenaya sürüldü. Kakariya Karanın ilk işi donsuz uyarıcı Yaşayan Nursuz gibi örtünmenin gereksiz olduğunu insanların üstsüz olarak namaz kılabileceği zırvasını vizontelede beyan etmek oldu.

             El Levhiyatçılardan biri olan “zümrüdü anka sözman” hiç geri durur mu? Ne eksiyi var diğerlerinden. O da mülevvesatını orkestra eşliğinde vizyona sokmuş durumda.

             Talanyadaki bu çabaların bir tek sebebi vardır. Tapınakları yöneten baş şövalyelerin gözüne girmek ve kendilerine atılacak kemiklere kavuşmak.

             Kemik yalayıcılığı her devirde olmuştur. Bu bilinmekle beraber Talanya kemik yalayıcılığının bu boyutlara ulaştığına hiç şahit olmamıştı.

            İlahiyatçı kimliğine büründürülmüş mülevves el levhiyatçıların icra-ı sanatları ve kemik yalayıcılıkları hiç bu kadar âyân beyân olmamıştı Talanyada.

             “Yüksek Öğütme Kurumu”nun baş şövalyesinin cüretkârlığının arkasında hiç şüphesiz ki, “erkeklerin(!)” “erkekçe(!)” tavrı ve “Nursuz Yılar”ın suskunluğu yatmaktadır desek abartmış olmayız.

            “Erkeklerin(!)” erkeği “Abdulharman Kıcık” el levhiyatçılık sıfatıyla Tapınağın baş şövalyesinin emirlerini harfiyen yerine getirmekle meşgul. Hem de diğer erkeklerle(!) zırvaları tevil ederek.

Talanyada bu işler olup biterken “Nursuz Yılar”ın sessizliği halkı kahretmeye yetiyor ve “Ya Rab bir makam uğruna ne günahlar işleniyor” feryadını yükseltiyor.

             Talanyanın her tarafını işgal etmiş sayıları az güçleri çok Tapınak Şövalyesinin icraatı karşısında insanların suskun kalmakla felaha ereceklerini beklemek abes olur.

            Tapınak Şövalyelerinin ve onların maşası olan el levhiyatçıların zulümlerinin bitmesi halkın hakkını aramasına bağlıdır. Bugüne kadar kutsal gösterilen Halk Tapınakların bir zulüm merkezi olduğunun farkına varır ve gereğini yerine getirirse zulümden kurtulur. Bu ilahi adalet gereğidir.

            Talanyanın mamurlaşması ve müreffehleşmesi Tapınaklardan ve Tapınak şövalyelerinden azat olması ile doğru orantılıdır. Bunun için Tapınaklarla ve Şövalyelerle ilgili gördüğünüz, işittiğiniz pislikleri kendi kendinizle değil, herkesle paylaşın.

            Haydi, elbirliği ile şövalyelerden ve onların maşası el levhiyatçılardan kurtulmaya...

            Selam ve Sabırla... 9.6.2001

            Not: Bu yazı tam 19 yıl önce yayınlanmıştı. Bugün de değişen bir şey yok. Özellikle ilahiyatçı denilen levsiyatçı müptezelleri malum zihniyet piyasaya sürmüş vaziyettedir. Nifak ve ifsad faaliyetlerini bu şekilde devam ettiriyorlar. İletişim teknolojisi daha fazla geliştiği için bu münafık ifsad güruhu yaygın bir şekilde tahribatını sürdürüyor.

            Her müminin yapması gereken iş, bu pislikleri deşifre etmektir.

            Sessiz kalanlar bunların vebaline ortaktır. Onlarla birlikte haşr olacaktır.