14 Mayıs 2022 Cumartesi

Hangi dinin siyasileşmesinden bahsediyorsunuz? İslam mı?

 Mehmet Görmez’e bir soru. Hangi dinin siyasileşmesinden bahsediyorsunuz? İslam mı? Dinin siyasileşmesinden ne anlıyorsunuz.

Veysi ERKEN

Hoşuma giden bir söz var. “İnsan ağzına girene ve ağzından çıkana dikkat etmelidir ki sağlıklı ve mesut olsun.”

Yine Yunus Emre’nin “Söz ola kese savaşı söz ola bitüre başı
Söz ola agulu aşı balıla yağ ide bir söz
ifadesi anlamlıdır.

Evet, özellikle makam, mevki, şan, şöhret sahibi olanların ağızlarından çıkan sözlere, yazdıklarına dikkat etmeleri gerekir. Aksi takdirde sözleri kötü niyetli olanlar tarafından kolay bir şekilde kullanılır.

Bunun bir misali Mehmet Görmez’in gündem olan röportajıdır.

Mehmet Görmez Diyanet İşleri Başkanlığı yapmış, Hadis alanında unvanlı biri. Şimdi ki konumu İDE başkanlığıdır.

Kısaca İslam Düşünce Enstitüsü.

İnsan, tabii ki, bu kadar çok makam, mevki, şan ve şöhret sahibi olunca sözlerine, konuşmalarına daha fazla dikkat etmesi gerekir.

Etmez ise kendisi iyi niyetli olsa bile sözleri ve demeçleri yanlış anlaşılabilir, çarpıtılabilir ve kullanılabilir.

Konuya bu bağlamda baktığımızda “siyaset”in ne anlamda kullanıldığını bildiğini zannettiğim Mehmet Görmez’in siyasetle ilgili demeci maalesef sakatlıklarla dolu olduğunu görüyoruz. Umarım ki, tashih eder. Yoksa art niyetli olduğu şeklinde bilinir.

Mehmet Görmez’in demecinin neden sakat olduğunun anlaşılabilmesi için öncelikle siyaset kavramı ile neyin ifade edildiğini bilmek gerekir.

Siyaset: “Devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatıyla ilgili özel görüş veya anlayış. https://sozluk.gov.tr/

Siyaset, “toplumun işlerini üzerine alma, yürütme, yönetme işi, insan topluluklarını yönetme sanatı” şeklinde tanımlanır (Fîrûzâbâdî, Ḳāmûsü’l-muḥîṭ, “svs” md. ; Tâcü’l-ʿarûs, “svs” md.; Kāmus Tercemesi, II, 938-939). Siyaset kelimesi ve türevleri Kur’an’da geçmez; hadislerde ise hem “at terbiye etme” hem de “halkın işlerini yönetme” mânalarında kullanılır (Müsned, II, 297; VI, 347, 352; Buhârî, “Enbiyâʾ”, 50; Müslim, “İmâre”, 44). Fıkıh literatüründe, kamu otoritesinin dinin genel ilkelerine ters düşmeyecek düzenlemeler ve uygulamalar yapması da çoğu zaman siyaset kelimesiyle ifade edilir.  https://islamansiklopedisi.org.tr/siyaset

Kısaca, siyaset kamu ile ilgili düzenlemeleri ve anlayışları ifade ediyor. İslami bakış açısından ise düzenlemelerin dinin(İslam) genel ilkelerine ters düşmemesi gerektiği vurgulanıyor.

Demek ki, siyaset İslam’ın temel ilkelerine ters düşmemesi esastır. Düzenlemelerin ilkelere ters düşmemesi “vahiy”den koparılmamasını tazammun eder. Müslüman siyasetini vahyin ilke ve kurallarına göre inşa etmekle mükelleftir.Siyasetini vahye göre inşa etmeye çalışmayan yönetici ve yönetimler İslam’dan kopar. Dolayısıyla İslamsız bir siyaset düşünülemez. Ayette. De ki: “Ey mülkün gerçek sahibi olan Allah'ım! Mülkü dilediğine verirsin, dilediğinden çekip alırsın. Dilediğini yüceltirsin, dilediğini de alçaltırsın. Her türlü iyilik senin elindedir. Hiç kuşku yok sen her şeye kādirsin. Âlî İmrân -26” ”https://kuran.diyanet.gov.tr/tefsir/%C3%82l-i%20%C4%B0mr%C3%A2n-suresi/319/26-ayet-tefsiri

Demek ki, gerçek güç ve kudret sahibi Allah’tır ve kendisine toplumla ilgili düzenleme kudreti verilenlerin düzenlemeleri, siyasetlerini Allah’ın vahyine göre yapması esastır.

Dolayısıyla siyaset-İslam birbirinden koparılamaz. Koparılırsa gayrı İslami ve insani bir düzensizlik düzeni hâkim olur.

Mehmet Görmez “Dinin siyasîleşmesi, dinin salt politik bir mekanizmaya dönüşmesi ne kadar büyük bir hata ise, siyasetin dinîleşmesi, siyasetin din gibi takdim edilmesi de o kadar büyük bir tehlikedir. Bu iki büyük tehlike şu anda dinin sırtındaki iki büyük yüktür. Bu hepimizin dilini de, kalbini de, ilişkilerimizi de etkiliyor. Bütün kutuplaşmaları da bu doğuruyor.”

https://umitsimsek.blogspot.com/2022/05/gormez-fkh-ve-kelam-yeniden-insa.html

 

https://www.milligazete.com.tr/haber/10210605/mehmet-gormez-siyasetin-dinilesmesi-buyuk-bir-tehlikedir diyor.

Mehmet Görmez’in demeci sıkıntılıdır. Tevil edilebilecek yanı yoktur.Siyasetin İslam’dan koparılamayacağının bilgisine sahip olması gerekir. Daha önce bulunduğu makam ve mevkiler ile tahsili kendisine bu nitelikleri kazandırmış olması gerekir. Siyaset din ayrılığını isteyen ve telkin edenler gayrı Müslim taifedir. Zaten İslam’la ilgisi olmayan veya direk İslami hayatın düşmanları olanların istediği budur. Merhum Ömer Lütfü Mete’nin ifadesiyle “Allah’sız Müslümanlık” isteniyor. Mehmet Görmez bu tuzağa düşmemeliydi diye düşünüyorum. Bilindiği üzere İslamsız bir hayatı arzu eden yapıları maalesef şan, şöhret, makam, mevki sahibi olanları veya daha önce olmuşları kullanmak ister.

Kullanılanların bir kısmı zaten isteklidir. Bir kısmı da tuzağa düşürülenlerdir. Umarım ki, Mehmet Görmez hatasını anlar ve düzeltme yönüne gider. Zira Mehmet Görmez makam, mevki ve şöhret sahibi olmuş biridir. Ağzından çıkana dikkat etmesi gerekir. Aksi takdirde “savrulmuşlar” arasında yerini alır.

Geçmişte Zekeriya Beyaz’lar, Yaşar Nuri’ler kullanılmış idi. Günümüzde de bazılarını kullanmak isteyen yapılar vardır.

Rabbulalemin bizleri tuzağa düşenlerin şerrinden muhafaza etsin. Zira tuzağa düşenlerin topluma ve İslami hayata verdikleri zarar ve “şer/kötülük”ler daha fazladır.

Selam ve Sabırla…

 

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?