Pandemiyi azaltmak için : Öğrenciler mezun ve sınıf geçmiş kabul edilsin
Veysi Erken
Bir afet musallat oldu. Adı pandemi. Dilimize yerleşti. Pandemi: "En
basit tanımıyla dünyada eşzamanlı olarak çok yaygın bir şekilde çok
fazla sayıda insanı tehdit eden bulaşıcı hastalıklara verilen isim".
Demek ki,hem bulaşıcı hem de yaygın.
Tedbir olarak EVDE KAL denildi.
Evet.
Evde kalıyoruz da hastalığın en önemli tetikleyicisi olan gerginlik ve stresten uzak durabiliyor muyuz?
El cevap. Hayır.
Bunu fark eden yetkililer Toplum Bilimleri Kurulu oluşturmuş.
Kurula gerek var mı?
Olabilir.
Bu afetin toplumdaki tahribatını anlamak için eğitim camiasına bakmak kafidir.
Hepimiz biliyoruz ki, ani bir kararla okullar tatil edildi.
Özellikle üniversite öğrencileri bulundukları şehirleri apar topar
terk etti. Kısa bir süre sonra döneceklerini ümit ettiklerinden ders
araç gereçlerini bile almadan ayrıldılar.
Bu arada uzaktan eğitim yapılacak denilerek öğrenci öğretmen ve veliler büyük bir gerginliğin içine itildler.
Salgından koruyalım derken hastalığı arttıran gerginlik ortamına taşınmış oldular.
Önemli olan durum tespiti değil, çözüm geliştirmektir.
Teklifimizi yaptık. Bu dönem için " son sınıf öğrencileri mezun ara sınıf öğrencileri bir üst sınıfa geçmiş kabul edilsin"
Teklif yerindedir. Geçerlidir.
Ve. Dönemliktir.
Umarım ki vakit geçmeden yetkililer harekete geçer.
Teklif eğitim camiasında yankı bulmuştur. Umarım ki Toplum Bilimleri
Kurulu ve Cumhurbaşkanlığı makamında da kabul görür ve öğrenciler,
öğretmenler ve veliler gerginlikten kurtularak sağlıklarına kavuşur.
Bir eğitimci ve çocuk edebiyatı uzmanı olan ve halen aktif bir
şekilde görevini ifa eden Zeki Gürel hocamızın değerlendirmesini
sizlerle paylaşıyorum. Doğruluğuna inanıyorsanız sız de insanımızın Ruh
ve Beden sıhhatine katkı sağlayın.
İşte Zeki Gürel hocamızın katkısı: BİR DE BU AÇIDAN BAKALIM:
ÖNCELİĞİMİZ PANDEMİ SÜRECİNDE ÖĞRETİM Mi EĞİTİM Mİ?
RUH VE BEDEN SAĞLIĞIMIZ MI?
"1.Pandemi Süreçinde Uzaktan Öğretim ve BAĞIŞIKLIK
SİSTEMİ
Bütün bilim adamlarının hem fikir oldukları
bir şey var; o da bu tür salgınlarda/hastalıklarda vücudun bağışıklık
sitemi çok önemlidir.
Bu süreçte her kademedeki okulun öğretim sürecini internet üzerinden yapma kararı almış olması:
Örgün
eğitime devam eden öğrencilerin, onlarla öğretim sürecini sürdüren
öğretmen ve akademisyenlerin, idarecilerin ve anne-babaların, evlerdeki
diğer fertlerin bu süreç psikolojilerini olumsuz etkilemektedir. Hâl
böyle olunca da stresten vücutlarının bağışıklık sitemi çökmekte ve
virüse/doğabilecek diğer hastalıklara karşı dirençleri azalmaktadır. Bu
durum, fertlerin ve toplumun sağlığı açısından telafisi imkânsız
sonuçlara yol açmaktadır.
İşte bundan dolayı uzaktan eğitim süreci bir an önce sonlandırılmalıdır.
2.
Pandemi Süreçinde Uzaktan Öğretim ve EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTLİĞİNE
AYKIRILIK Hazırlıksız yakalanmanın telaşıyla, toplumun her kesimiyle
enine boyuna tartışılmadan, doğuracağı sonuçlar öngörülmeden, iyi
niyetle başlatılan uzaktan öğretim süreci -her kademedeki eğitimde-
eğitimde fırsat eşitliği ilkesini yerine getirmekten uzaktır. Bu açıdan
bakıldığında hukuki olarak sıkıntılı bir durumdur.
Üniversitelerimiz
açısından baktığımızda mevcut üniversitelerimizden en az 3/1’inin UZEM
Uzaktan Eğitim Merkezi bulunmamaktadır. Olanların da sistemi hizmeti
hakkıyla yürütmekte zorlanmaktadır. Dolayısıyla bu eğitimi alamayan
öğrenciler bulunmaktadır. Veya pek çok farklı yaklaşım ve teknik
yöntemle ders alan öğrenciler olabilmektedir. Pek çok öğrencinin
bulunduğu yerler böyle bir eğitim için imkânsızlık içindedir. Öğrenciler
teknik donanımdan uzak olabilirler çünkü 3 haftalık bir ara için
yurtlarından ve kaldıkları evlerden ayrılıp memleketlerine gittikleri
için bilgisayarlarını yanlarında götürmediler, geri dönüp alma şansları
da olmadı. Ailelerin çocuklarına yeni bilgisayar alacak imkânları da
olmaya bilir. Bir ailede üniversitede okuyan 3 çocuk, orta ve
ilköğretimde de okuyan iki çocuk varsa hangisine bilgi sayar alacak?
Köyde internet çekiyor mu? Bütün bunlar çocukları, gençleri ve aileleri
strese sokmaya yetmektedir. Bu stres de vücudun bağışıklığını
zayıflatmaktadır. Ayrıca eğitimde fırsat eşitliğine de aykırı bir durum
oluşmaktadır. Ayrıca bu durum dinî açıdan bakıldığında pek çok hususta
kul hakkı da doğurmaktadır. İnsana sağlığı/canı emanettir; bu mesele
emanet açısından da ayrıca değerlendirmeye alınmalıdır…"
Teşekkürler Zeki hocam. Özelde öğrencileri genelde topyekûn Türkiye'nin insanını düşündüğün için.
Sıra yetkililerde.
Bir an önce " son sınıf öğrencileri mezun ara sınıf öğrencileri bir
üst sınıfa geçti" açıklamasını yaparak "Beden ve Ruh" sağlığımıza
katkıda bulunun.
Selam ve sabırla.. .
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?