Yeni Dönem ve Acil Beklentiler
Veysi
ERKEN
Yeni
dönem ve yeni başlangıçlar beraberinde yeni beklentileri oluşturur. Peşinen
şunu söyleyeyim ki, yanlış anlaşılmayayım. Eski dönemden hiçbir şahsî beklentim
ve talebim olmadığı gibi yeni dönemden de şahsi hiçbir beklentim ve talebim
yoktur ve inşallah olmayacaktır.
Hepimiz
biliyoruz ki, yeni dönem 10 Ağustos 2014 seçimleri ile başladı.
İlk olarak halk
Başkanını seçti. Fiili olarak Başkanlık dönemine doğru yol alıyoruz. Umulur ki,
iktidar partisi ile birlikte muhalefet de buna intibak eder ve kısır çekişmeler
olmaz.
Muhalefet ve iktidar
şunu kabullenmek durumundadır. Türkiye’nin çekişmelere değil yeni hizmetlere ve
ufuklara ihtiyacı vardır.
İktidar ve muhalefet
buna odaklanmalıdır.
Yeni
dönemde Cumhurun Başkanlığına seçilen Recep Tayyip Erdoğan seçim meydanlarında
vaat ettiği gibi hükümete başkanlık etmesi gerekir ki, yönetimde istikrar olsun
ve meydanlardaki sözlerini yerine getirebilsin.
Kısaca
yeni Başkana ve Başbakana başarılar diliyorum ve icraatlarını bekliyorum..
Umarım
ki, gerçekleştirecekleri icraatlarla hedefler kısa vadede tahakkuk eder ve
toplum huzur bulur.
Uzun
vadeli hedefleri bilmem ama toplumun bazı konulardaki acil beklentilerini kısa
vadede çözmeleri gerekir.
Bu
beklentileri maddeler halinde sıralayacak olursak;
BEDELLİ konusu öncelikli beklentidir.
Bu konuda hem Recep Tayyip Erdoğan’ın hem de MSB İsmet Yılmazın açıklamaları ve
taahhütleri vardır.800 Bin genç ve bunların aileleri sabırsızlıkla bu konunun
çözülmesini bekliyorlar.
Bir
diğer beklenti TORBA kanunu ile vaat
edilenlerdir. Umarım ki, BEDELLİ de
TORBAya sokularak milyonların beklentileri karşılanmış olur.
ANAYASA onulmaz bir yaraya dönüştü.
Yeni hükümet ve cumhurun Başkanlığına seçilen Recep Tayyip Erdoğan hemen bir
metin açıklamaları gerekir. Metin halkın görüşlerine açılmalı ve Eylül ayı
içinde meclis gündemine getirilmelidir. Böyle bir çalışmaya destek olmayacak
muhalefet kendini tasfiye etmiş olacak. Dolayısıyla bu konudaki öncü görev
Başkan sıfatıyla Recep Tayyip Erdoğan ve yeni Başbakan Ahmet Davutoğlu'nundur.
Yeni
dönemden akademisyenlerin de beklentileri vardır. Özellikle akademisyen olan
Başbakandan beklenti çok yüksektir. 2500-3000 aralığında maaşla akademik
çalışmanın yapılamayacağını en iyi bileceklerden birisi başbakandır. Umarım ki
bu konunun stratejik derinlik konusu olduğunu Başbakanda biliyordur.
Yeni
dönem yeni umut ve yeni beklentiler demektir dedik.
Öğrencilerin
de beklentileri vardır yeni yönetimden. Özellikle yüksek öğretim öğrencilerinin
barınma sorunu acilen çözülmelidir. Prefabrik yurtlarla bu konu bir ayda
çözülür. Bu konuyu daha önce dile getirmiş ve çözüm yolunu göstermiştim. Arzu
ederlerse topyekûn Yüksek öğretim ile ilgili çözüm yollarımı kendilerine
iletebilirim.
Yükseköğretim
denilince akla hemen tıp eğitimi gelir. Sağlık sorununun çözülmesine katkı
sağlamak isteyenlerin ilk yapmaları gereken iş her üniversite bünyesinde bir
tıp fakültesini açmaktır. Kısa sürede eğitimde kalite oluşur ve istihdam açığı
ortadan kalkar. Tabi ki, tıpçılar buna şiddetle karşı çıkacaklardır. Buna
hazırlıklı olunması gerekir. Zira bilinen husustur ki, meslek taassubu yüzünden
bu tip karşı çıkmalar her zaman ve her meslek grubu için caridir.
Bunlara
ilaveten en önemli beklentimiz her alanda şeffaflık ve özgürlüktür.
Bilinmelidir ki, derin veya sığ fark etmez bütün çetelerle mücadelenin zaferle
sonuçlanması iş ve işlemlerin şeffaf yapılması ve özgürlük alanlarını
daraltmamasına bağlıdır.
Biz
yeni dönemin yönetim aktörlerinde bu şeffaflığı ve özgürlüğü bekliyoruz.
Cesur
yüreklere, ahlaki duruşlara, düzgün kamet ve istikametlere ihtiyacımız vardır.
Beklentilerimiz
çoktur.
Beklentilerimizin
karşılanması için 24 saat çalışacak ve koşturacak samimi, dürüst, şeffaf ve
özgürlükten yana insanlara ihtiyaç vardır.
Umarım
ki, yeni dönemde bunları görürüz.
Selam
ve Sabırla.