Muhalefetin Başörtüsü ve Aile ile ilgili İmtihanı
NOT: Bu iki konu kanunlaşıncaya kadar asla gündemden düşmemeli, düşürülmemelidir. Yazarları, medyayı ve herkesi duyarlı olmaya çağırıyorum.
Veysi ERKEN
Sınav başladı.
Bu sınav başarıyla sonuçlanıncaya kadar gündemden asla düşmemeli, düşürülmemelidir.
Başörtüsü ve aile ile ilgili sınav.
Önemli bir sınavdır.
Turnusol kâğıdı gibidir.
Milletin değerlerine taraf olanlar ve karsı olanların sınavı.
Teklifi sunanlar belli.
Muhalefeti (altı harfliler) göreceğiz.
Milletin değerlerinden yana mıdırlar, yoksa milletin değerlerine karşı mıdırlar?
Beraber göreceğiz Meral’in, Ali’nin, Temel’in, Kemal’in, Ahmet’in, Pervin’in partilerinin ve vekillerinin tutumunu.
Göreceğiz Yavuz’un, Halil İbrahim’in, Fahrettin’in, Huda’nın, Ömer Faruk’un, Abdullatif'in, Mehmet’in ve diğerlerinin samimiyetini.
Evet.
Gün bu tasarıyı kabul ettirme günüdür.
Hiç gecikmeden tasarı Anayasa Komisyonunda görüşülmeli ve Genel kurula getirilmelidir.
Kimin haklardan yana olduğu kimin karşı olduğu anlaşılmalıdır.
Bu tarihi bir zaman dilimine işarettir.
Bütün vekillere sesleniyorum.
Konu parti taassubu ile izah edilemez.
Geliniz teklifi elbirliğiyle kabul ediniz.
Daha iyi teklifiniz varsa görüşmelerde dile getiriniz.
Bütün STK’, dernekler, vakıflar, cemaatler, tarikatların mensuplarına sesleniyorum.
Geliniz bütün partilere ve partililere çağrıda bulununuz. Bu teklif bir an önce kabul edilsin, istismar varsa son bulsun.
Bilhassa CHP’liler, İYİ partililer ve HDP’liler hemen harekete geçmeli ve Muhalefet olarak görevlerini kabul yönünde oy kullanarak yapmalıdırlar.
Teklif açık ve anlaşılır.
Açıklama ve teklif şöyle sunulmuştur.
“Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun Teklifi ile Anayasanın 24. maddesine, başörtüsüne anayasal güvence
getiren hükümler ekleniyor.
Buna göre, temel hak ve hürriyetlerin kullanılması ile kamu veya özel kesim
tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanılması, hiçbir kadının başının
örtülü veya açık olması şartına bağlanamayacak.
Hiçbir kadın; dini inancı sebebiyle başını örtmesi ve tercih ettiği kıyafetinden dolayı eğitim ve öğrenim, çalışma, seçme, seçilme, siyasi faaliyette bulunma, kamu hizmetlerine girme ile diğer herhangi bir temel hak ve hürriyeti kullanmaktan ya da kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanmaktan hiçbir surette yoksun bırakılamayacak, bu nedenle kınanamayacak, suçlanamayacak ve herhangi bir ayrımcılığa tabi tutulamayacak.
Alınan veya verilen bir hizmetin gereği olan kıyafet söz konusu olduğunda devlet, ancak dini inancı sebebiyle kadının başını örtmesini ve tercih ettiği kıyafetini, hiçbir surette engellememek şartıyla gerekli tedbirleri alabilecek.
EVLİLİK BİRLİĞİ ŞARTI
Anayasanın 41inci maddesinin, "Ailenin korunması ve çocuk hakları" şeklindeki birinci kenar başlığı, "Ailenin korunması, evlilik birliği ve çocuk hakları" olarak değiştiriliyor.
Ailenin toplumun temeli olduğunu düzenleyen maddeye, evlilik
birliği şartı da ekleniyor.
Değişiklik teklifinin gerekçesinde, "Yalnızca kadın ve erkek olmak üzere iki farklı
cinsiyetten bireylerin birbiriyle evlenerek evlilik birliğini oluşturabileceği
açıkça düzenlenmekle, bunun dışındaki hiçbir birlikteliğin evlilik birliği
olarak kabul edilmeyeceği ve evlilik birliğinin eşler arasında yani kadın ve
erkek arasında eşitliğe dayandığı kabul edilmiş olmaktadır. Böylece aile ve
evlilik kurumunun her türlü tehlike, tehdit ve saldırılar ile sapkın akımların
dayatmalarına karşı korunması amaçlanmaktadır." denildi.
TEKLİFİN GEREKÇESİ
Teklifin genel gerekçesinde, herkesin kanun önünde eşit olduğu; devlet organları ve idare makamlarının, bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun hareket etme zorunluluğu bulunduğu belirtildi.
Gerekçede, devletin, kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanılmasının önündeki engelleri, kişinin temel hak ve hürriyetlerini sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmak, kişinin maddi, manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamakla yükümlü olduğuna işaret edildi. Temel hak ve hürriyetlerin en önemlilerinden birinin din, vicdan hürriyeti olduğu vurgulandı.
Temel hak ve hürriyetlerin kullanılmasının, kadınların başlarını örtme veya açma yönündeki tercihlerini de içerdiğine yer verilen gerekçede, "Demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti, kadınların bu noktadaki tercihlerini korumakla mükelleftir. Devlet ayrıca pozitif yükümlülüğünün bir gereği olarak, kadınların temel hak ve hürriyetlerini, söz konusu tercihlerine uygun olarak kullanmalarının ve kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanmalarının önündeki engelleri kaldıracak, hukuk dışı ve ayrımcı uygulamalara maruz kalmalarını önleyecek tedbirleri alacaktır." denildi.
Türkiye'de başörtüsü yasağı ve bundan kaynaklanan herhangi bir hak mahrumiyeti bulunmadığına işaret edilen gerekçede, şunlar kaydedildi:
"Ülkemizin başı örtülü ve başı açık kadınları her türlü temel hak ve hürriyetini kullanabilmekte, kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanabilmektedir. Ancak dini inancı sebebiyle başını örten ve kıyafet tercihinde bulunan kadınların; yasal ve idari düzenlemeler veya fiili uygulamalarla, insan onuruyla bağdaşmayan, Anayasaya aykırı, ayrımcı ve çağ dışı uygulamalara bir daha maruz bırakılmamaları amacıyla anayasal güvence getirilmektedir."
Ailenin, Türk toplumunun temeli olduğuna işaret edilerek,
toplumun ve Türk Devletinin ancak güçlü aileyle, güçlü kılınabileceği
belirtilen gerekçede, şu değerlendirmelerde bulunuldu:
"Aile
kurumunun taşıdığı gerçek değer üzerinden korunması, milletimizin varlığının
teminat altına alınması, ailenin ilk nüvesini teşkil eden evlilik birliğinin
kadın ve erkekten oluşmasını zorunlu kılmaktadır. Bu kapsamda Anayasanın 41inci
maddesinde yapılan düzenlemeyle, evlilik birliğinin erkek ve kadının
evlenmesiyle kurulacağı açıkça belirtilerek evlilik birliğine ilişkin bu temel
kaide ve esasın kanunla değiştirilmesinin önüne geçilmektedir. Bu suretle her
türlü tehlike, tehdit, saldırı, çürüme ve sapkınlığa karşı ailenin korunması
için ilave Anayasal güvence sağlanmakta ve ailenin, toplumu ve milleti temelden
ifsat edecek anlayışlardan korunması amaçlanmaktadır." https://www.haberturk.com/son-dakika-haberi-basortusu-anayasa-teklifi-meclis-te-3546003?page=3
Yıllardır bu millet çok çekmiştir.
Artık biraz nefes alma zamanıdır.
Daha önce yazdığım yazılardan birinin başlığı “Başörtüsü insani bir haktır” https://veysierken.blogspot.com/2010/09/?m=0 , http://veysierken.blogspot.com/2011/01/ biri de “ aileyi yıkarsanız devleti de milleti de yıkarsınız” https://hertaraf.com/haber-aileyi-yikarsaniz-devlet-de-yikilir-vatan-da-biter-veysi-erken-5119 idi. Esasında bu konularda yüzlerce yazım ve çağrım vardır. Şimdi bu sorunları çözme vakti.
Muhalefet partilerine çağrımdır.
Bozgunculuk yapmayın aksine öncülük ediniz ve yıl bitmeden bu konular ile ilgili düzenlemelerin hayata geçmesine katkı sağlayınız.
Selam ve Sabırla…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?