12 Haziran 2015 Cuma

Satılmış Gazeteciler



Satılmış Gazeteciler*

Veysi ERKEN

            Son günlerde okuduğum en faydalı kitaplardan biri “Satılmış Gazeteciler”dir. Kitap Udo Ulfkotte tarafından kaleme alınmış ve Alman Medyasındaki “satılmış gazeteciler”i ve satın alanları anlatmıştır.
            Kitabı bütün eli kalem tutanlara, ülkemizdeki olup bitenlere kafa yoranlara ve bu ülkenin sevdalılarına tavsiye ediyorum.
            Kitap her ne kadar Alman medyasındaki satılmışları anlatıyorsa da Türkiye’deki satılmışları anlamada kılavuzluk edecek niteliktedir.
            Sadece son iki ayda ülkemizin medyasını incelediğimizde “Satılmış Gazeteciler” kitabından hareketle satılmış “Kalemşorları”, “yorumcuları”ı ve diğer alanlardafaaliyet gösteren”leri ortaya koyabilirsiniz.
            Bilindiği üzere 7 Haziran 20015 tarihinde bir seçim yapıldı ve sonuçlar alındı. Bütün yönlendirmelere rağmen AK Parti %40’ın üzerinde oy aldı.
            Satılmış kalemlere hemen harekete geçti. Toplumun %60’ı AK Partiye karşı teranesini büyük bir vecd ile dillendirmeye başladı.
            Satılmışlara soruyorsunuz. %25 oy alan CHP’ye toplumun yüzde kaçı karşı tıs yok. %16 oyu alan MHP toplumla ne kadar bütünleşmiş. Kem küm. Ya HDP ne kadar benimsenmiş. Hık mık.
            Umarım ki, AK Parti yöneticileri Tapınakçıların kalemşorları olan “satılmış gazeteciler”in oyunlarını bozar. AK Parti dördüncü kez genel seçimlerde en yüksek “oy”u almış gerçeğini topluma izah eder ve “Recep Tayyip Erdoğan”ın şahsında Türkiye’ye kin ve nefret duyan satılmışların oyununu bozar. “Satılmış”ların senaryolarına göre değil, milletin tercihine göre tavır takınır ve icraat yapar.
            Unutulmamalıdır ki, satılmış gazeteciler aldıkları paralar, kendilerine verilen villalar, ceplerine doldurulan harçlıklar, altlarına tahsis edilen son model arabalar, zarflar vs. ile yönlendirmeler yapmaktadır.
            Satılmış gazetecilerin bir ayağı yurt dışındadır. Çünkü büyük ağababaları yurt dışındadır.
            Satılmış gazeteciler her şeyi ters yüz etmekte mahirdirler. Yüzü “astar”, astarı “yüz” gösterirler.
            Satılmış gazekicilerin hiçbir değeri yoktur. “Değer”leri olmadığı için “fiyat”larına göre bilgiyi çarpıtır.
            Rodos ve Bonzai çetesinin medyasında (Gazete, TV, İnternet Sitesi, Dergi vs.) satılmış gazeteciler mebzul miktarda mevcuttur. Esasında “satılmış”lar sadece “medya”da değil, her yerde karşımıza çıkmaktadır. Gazetecilerle birlikte en tehlikelileri “dervış kılıklı” avcılardır.
            Aziz dostlar özgürlüğünüzü kaybetmek istemiyorsanız “Satılmış Gazeteciler”i tanıyınız.
            Onları tanımak istiyorsanız hayatlarını inceleyiniz.
            Nerede yaşadıkları, ne ile seyahat ettikleri, kaç milyon aldıkları merak ediniz, araştırınız.
            Unutmayınız ki, satılıklar efendilerine sadıktırlar. Efendilerinin emirlerine göre masum ve mazlum halkı yönlendirirler.
            Satılmışların vazifesi “gönüllü kölelik” düzenine zemin hazırlamaktır.
            “Satılmış Gazeteciler” kitabından çok şey öğrendim.
            Umarım ki, sizler de okur ve istifade edersiniz.
            Özgürlüğümüzü muhafaza etmenin yolu bilmek, okumak, anlamak, yaşamak ve direnmektir.
            Bilgiyle direnmesek Tapınakçıların uzantıları olan Rodos ve Bonzai çetelerinin oyuncağı oluruz.
            Haksızlığı kabul etmiş oluruz. Hz. Ali’nin (r.a.) “Haksızlık karşısında susmayın. Haksızlık karşısında susan hem hakkını hem şerefini kaybeder.” Sözünü aklımızdan hiç çıkarmayalım.
            Çünkü bizler hem hakkımızı hem de şerefimizi korumakla mükellefiz.
            Okuyalım, direnelim ve hak ve şerefimizi koruyalım.
            İyi okumalar.
            Selam ve Sabırla...

            *Satılmış Gazeteciler, Udo Ulfkotte, Çev. Hüseyin Salihoğlu, İmge Kitapevi Yayınları, 1. Baskı, Nisan 2015- Ankara

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?