Suya Sabuna Dokunarak Yazı Yazmak Bazılarını Rahatsız
Ediyor
Veysi ERKEN
Aziz dostlar
Bir yerde cenabı Allah’ın rızasını
kazanmaktan başka gaye ile bulunmadıysanız yaptığınız açıklamalardan ve
yazdığınız yazılardan rahatsız olan eski tanıdık çok olur.
Çünkü onlardan ilkeler ve ülküler
bazında farklılaşmışsınız.
Hele hele bu işi parayla değil, sırf
cenabı Allah’ın bahşettiği bilginin sadakası diye yapıyorsanız tamamen
ayrışıyorsunuz.
Cenabı Allah’ın lütuf ve keremiyle
bir hareketin en üst yönetimlerinde yıllarca bulundum.
En son merhum Muhsin Yazıcıoğlu
döneminde ilgili partinin MKYK üyeliği ve YİK Başkanlığı görevlerinde bulundum.
Ülkücü hareketin içinde dün beraber
olduklarımızın bir kısmı savruldu.
İlke ve ülkülerini kaybetti.
“Zalime
yavuz, mazluma yunus” anlayışlarını kaybettiler.
Bir kısmının yolu; yalanı,
hırsızlığı, ajanlığı ve satılmışlığı meslek edinen haşhaşi anlayışının
günümüzün varyantı ile kesişti.
Yazdığım yazılardan veya paylaştığım
haberlerden rahatsız oluyor eski dostlar.
Bilerek ve isteyerek yazılarımı veya
paylaşımlarımı çarpıtıyorlar.
Bu savruk arkadaşlar gerçekten “kamet ve istikamet”lerini
kaybetmişler.
Mankurt diyeceğim yine alınacaklar.
O kadar savruldular ki, adeta
kalpleri, gözleri, kulakları ve gönülleri mühürlenmiş. Ülkemize yapılan ve yapılmaya
devam edilen saldırıları kutsayacak kadar yolunu şaşırmışlar var.
Hele hele haşhaşi yöntemleri ile
saldıranlar Maduro üzerinden Siyonist haçlı zihniyetinin uşaklığına teşne
olmaya başladı.
Bütün bunlar seçimle ilgili
yazılarımdan kaynaklanıyor.
Özellikle geçmişte beraber
olduklarımıza sesleniyorum.
Hani “ekmek, tuz hakkı” diye bir şeyden bahsediliyor. İslam kardeşlik
hukukunndan bahsediyor. Kardeşlik hukukunu zedelemeyin.
Seçimler biter birbirimizin yüzüne
yine bakabilmemiz lazım.
Lütfen okuduklarınızı çarpıtmayın.
Böyle devam ederseniz.
İsimlerinizle birlikte yazdıklarımı
paylaşırım.
Ben diyorum ki, MHP ve AK Parti ülkemizin
içinde bulunduğunu var saydıkları bir delille bir araya geldiler.
Adına da “cumhur ittifakı” dediler.
Bunu beğenirsiniz veya
beğenmezsiniz.
Sizin bileceğiniz bir şey.
Oy vermek veya vermemek sizin
ferasetinize kalmış.
Bu işbirliğine karşı başka partiler
de bir araya gelip işbirliği yapabilir.
Tek talebimiz işbirliğinin şeffaf
yapılmasıdır.
Arkadaşlarımız bu konuda sapıtıyor
işte.
Diyorum ki, CHP HDP ile iş birliği
yapıyor. HDP bunu gizlemiyor. CHP İP’le işbirliği yapıyor. Saadet dirsek
temasında bulunuyor.
Bu işbirliğini ben söylemiyorum.
CHP; İP, HDP ve Saadet açıklıyor.
Onlar açıklıyor da…
Eski dostlara sesleniyorum.
Bununla ilgili yazı yazılmış veya
yorum yapılmışsa neden feveran ediyorsunuz. Suya sabuna dokunulmasından neden
rahatsızsınız.
İP’in bu işbirliğini neden gizlemeye
çalışıyorsunuz.
Eskiden sizi mert bilirdik.
Mert olun.
Gizlemeyin.
Hatta bunun faziletini bize de
anlatınız.
Yalan ve inkâr yöntemlerini
kullanmayınız.
Yalan ve inkâr yöntemlerinizle bir
yere varamazsınız.
Hâsılı kelam.
Benim temel ilkem gayet açıktır.
Bilmeyen yoktur...
Milli mutabakat çağrısında yer alan
ilkedir.
“Cenabı Allah’ın birliği ve Hz. Peygamber’in risaleti dışında
tartışılmaz”ım yoktur.
Okuduğum her şeyi tartışmaya
çalışırım. Partilerin politikalarını anlamaya ve tartışmaya zaman harcarım. Yazdığım
her şeyin tartışılmasını isterim.
Adabınca.
Umulur ki, gözünüz, kulağınız,
kalbiniz ve gönlünüz açılır ve haksızlık yapmadan eleştiride bulunursunuz.
Cevap veremediğiniz durumlarda yalan
ve inkâra sapmazsınız.
Her halde biliyorsunuz.
Haşhaşiler savunma yaparken eşlerini
bile tanımadıklarını, görüntülere rağmen olay esnasında oralarda olmadıklarını
söyleyecek kadar inkâra başvurduklarını görüyorsunuz.
Onların yöntemlerini kullanmayınız.
Yöntemlerini kullanmaya devam
ederseniz bataklığa daha çok saplanacaksınız.
Selam ve Sabırla…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?