1 Kasım 2013 Cuma

Başörtüsü ve Askerlik



Başörtüsü ve Askerlik

Veysi ERKEN

            31 Ekim 2013 tarihli meclisteki celse “Başörtüsü” konusunun çözüme kavuşturulmasında önemli bir adım. 2 Mayıs 1999 tarihinde derinleştirilen ve yaraya dönüştürülen Başörtüsü konusu çözümlenmek üzeredir inşallah. Bu konuda yüzlerce yazı yazdım.
            Örtünmek inancın gereği olup bireysel bir haktır tecezzi kabul etmez. Örtünmek isteyenin mesleği, işi ve sosyal statüsü ne olursa olsun örtünme hakkı tartışılmazdır. Çözüme katkı sağlayan, hatta sessiz kalarak onaylayanlara da teşekkür ediyorum.
            Umarım ki, emniyet, ordu ve yargı mensupları için yönetmelikle getirilen kısıtlamalar en kısa zamanda ortadan kaldırılır ve örtünme konusu meşhur namıyla başörtüsü mevzuu ve yarası daimi bir şekilde kapanır.
            O günleri görmek ve yaşamak arzusundayım. Rabbim o günleri gösterir inşallah.
            Başörtüsü konusu gibi yıllara sari bir diğer konu Askerlik konusudur. Bu konuda yazdığım her yazıdan sonra yüzlerce mail alıyorum. Bu konunun gündemde tutulmasını ve meclistekilerin bu konuda ses vermelerini istiyorlar.
            Bu konu yılların sorunudur. Kısmi çözümler getirilmiş ise de köklü ve kalıcı çözüm üzerinde durulmamış ve durulmamaktadır. En son Manisa Milletvekili Sayın Hasan Önen bu konuyu teklif haline getirmiş ve 6 Aylık sürenin 4 aya indirilmesini teklif etmiştir.
            Bu teklifi desteklemekle birlikte bu sorunun kesin çözümü olmadığını ifade etmeliyim. Bu konunun esas çözümü orduda askerliğin tanımına uygun bir yapıyı düzenlemekten geçer.
Kanunda askerlik “harp sanatı” olarak tanımlandığına göre ordunun buna göre yapılandırılması ve teşkilatlandırılması bir zorunluluktur ki, dinamik, teknolojik ve güçlü bir ordu olsun.
Kısaca profesyonel askerlik kaçınılmazdır.
Artık bu yapı oluşturulmalıdır ki, herkese zorla “harp Sanatı”nı öğretmeye kalkışmayalım. Zorunlu askerlik yapanların kaçı harp sanatını öğrenmiştir.
Hangi mühendislik dalı, tıp, öğretmenlik, hemşirelik veya meslek dalı kendi alanında bir yılda meslek kazandırabiliyor ve icrasına imkan veriyor gösterebilir misiniz?
Eğitim süreleri iki de bir uzatılsın tartışmaları neden açılıyor söyler misiniz?
Bütün eğitimcilere ve vekillere sesleniyorum.
Mesleğinizi ve vekillik etme tarzınızı kısa sürede mi öğrendiniz?
Cevap veriniz.
Askerlik konusunda sessiz kalan bütün toplum kesimlerine sesleniyorum. Özellikle bütün toplumu temsil eden vekillere hitap ediyorum.
Askerlik konusunu çözünüz.
Palyatif bir şekilde değil kalıcı bir çözüm bekliyoruz ki, kaçak ve bakaya kavramları ortadan kalksın.
Bakaya ve kaçak olarak nitelendirilenleri zorla kışlaya sokmanın bu ülkeye, topluma ve orduya hayrı yok ve olamaz.
Yer yüzünde milletimize hizmet edecek bir orduyu bakaya kalanlarla oluşturamazsınız ve zorla harp sanatını öğretemezsiniz.
Sayın vekiller artık gençleri anlayınız.
Etrafınıza bakınız.
Özgür iradenizle bu konuyu çözüme kavuşturmaya çalışınız.
Ve biliniz ki, bedel 30 bin yaş 30’la bu konu çözülemez.
Günü değil yarınları düşününüz.
Toplumda sayın başbakanın ifadesiyle 600 bin bakaya kalan mutsuz gençleri, eşlerini, çocuklarını ve dahi ailelerini düşününüz.
Her halde bu konudan dolayı mutsuz olanların sayısı on milyonları bulur.
Haydi, adım atmaya.
Tevfik Cenabı Allah’tan.
Selam ve Sabırla.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?