19 Temmuz 2014 Cumartesi

Bitmeyen Dert: Bedelli



Bitmeyen Dert: Bedelli

Veysi ERKEN

            Hüsnü beye duyarlığından dolayı teşekkür ediyorum. BEDELLİ konusunu yıllardır gündemde tutmaya çalıştığım doğrudur. Bedelli konusu gerçekte sosyal bir travmadır ve bu konunun acilen köklü çözüme kavuşturulması gerekir. Bu konu ile ilgilenmeyen her vekilin vebali olduğunu düşünüyorum.
            Bu bağlamda konuyu kim gündeme getiriyor ve çözüme odaklanıyorsa ona BEDELLİ mağdurları adına teşekkür ediyorum.
            BEDELLİ sosyal bir yaradır ve bunun giderilmesi gerekir diyorum. Bunun sebepleri gayet açıktır. İsterseniz bu konuya kanunlar açısından bakalım.
            Anayasanın 72. Maddesinde Vatan hizmeti, her Türkün hakkı ve ödevidir. Bu hizmetin Silahlı Kuvvetlerde veya kamu kesiminde ne şekilde yerine getirileceği veya getirilmiş sayılacağı kanunla düzenlenir” biçiminde tanımlanmıştır. Demek ki vatan hizmetini Silahlı Kuvvetlerinin dışında da ifa etme imkânı vardır.
         Buradan hareketle Askere tabi tutulmayan kesimler vardır. Mesela Emniyet sınıfında olanlar askerlikten tamamen eğitim sınıfında olanlar ise zaman zaman muaf tutulmaktadır.  Esasında bu uygulama Anayasanın 10. Maddesinde belirtilen eşitlik ilkesine aykırıdır.
         Tabii ki BEDELLİ konusunu sadece bu bağlamda ele almıyorum. Bilindiği üzere askerlik kavramı ''Askerlik harp sanatını öğrenmek ve yapmak mükellefiyetidir''  biçiminde tanımlanmaktadır. Bu tanıma göre askerlik bir ihtisas mesleğidir ve herkes bu alanda ihtisas yapma durumunda değildir ve olamaz. Zaten bu tanıma göre Silahlı kuvvetlerimizin vazife tanımı yapılmıştır.
“"Silahlı kuvvetlerin vazifesi; yurt dışından gelecek tehdit ve tehlikelere karşı Türk vatanını savunmak, caydırıcılık sağlayacak şekilde askeri gücün muhafazasını ve güçlendirilmesini sağlamak, Türkiye Büyük Millet Meclisi kararıyla yurtdışında verilen görevleri yapmak ve uluslararası barışın sağlanmasına yardımcı olmaktır.” denilmektedir.
            Silahlı kuvvetlerin vazifesini gereği gibi yapabilmesi donanımlı olması gerekir. Donanım demek her türlü teknoloji, bilgi ve beceriyi gerektirir.  Yaşı geçmiş olanların silahlı kuvvetlerin ihtiyaç duyduğu şekilde bilgi, beceri ve donanım sahibi olması mümkün değildir ve bu durumu her akıl sahibi kabul eder.
            Yine mevcut mevzuata göre ihtiyaç fazlası ve BEDEL kavramı söz konusudur. BEDEL konusu askeri kanunda yeni yer almış değildir.İlk çıkarıldığı dönemden beri BEDELLİ söz konusudur. Zaman zaman BEDELLİ gündeme getirilmiştir. Son düzenlemede YAŞ ve BEDEL yüksek tutulduğu için uygulama işe yaramamış, zulmü arttırmış ve BEDELLİ bekleyenlerin sayısı artmıştır. Hulasa 1111. Sayılı askerlik kanununun onuncu maddesi ile BEDELLİ konusu şu şekilde düzenlenmiştir.
Madde 10 –(Değişik: 20/11/1984 -3081/1 md.)
Askerlik yükümlülüğüne tabi tutulma ve bu yükümlülüğün nasıl yerine getirilmiş sayılacağına dair esaslar aşağıda gösterilmiştir. (Değişik: 16/4/1987 -3358/6 md.)
İhtiyaç fazlası yükümlülerle ilgili işlemler aşağıda belirtilmiştir.
A) Bedel ödemeye istekli olanlar ile ilgili işlemler:
a) Temel askerlik eğitimini müteakip, her celp döneminde, bedel ödeyecek yükümlü miktarı, Türk Silahlı Kuvvetleri ihtiyaç fazlası ve kamu kurum ve kuruluşları tarafından istenen yükümlü miktarı dikkate alınarak Genelkurmay Başkanlığınca tespit edilir.
b) Askerlik yükümlülüklerini bedel ödeyerek yerine getirecekler istekle tespit edilir.
c) İstekli miktarı Genelkurmay Başkanlığınca tesbit edilen miktardan fazla olduğu takdirde; bedel ödeyecekler, bedel ödemeye istekli olanların tamamının iştirak ettirileceği kura ile tespit edilir.
d) İstekli miktarı, Genelkurmay Başkanlığınca tespit edilen miktara eşit veya az ise; kuraya başvurulmaz ve bunların tamamı bedel ödeyerek askerlik yükümlülüklerini yerine getirmiş sayılırlar.
e) Bedel ödemekten vazgeçen veya ödeme yükümlülüklerini vaktinde yerine getirmeyen yükümlüler, kalan askerlik sürelerini Türk Silahlı Kuvvetlerinde erbaş veya er olarak tamamlarlar.
f) Bedel ödeme esasları ve yükümlüler için uygulanacak işlemler ile bedel verecek yükümlülerin tespiti işlemi
Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenir.”
            Buraya kadar ifade ettiğimiz mevzuat çerçevesinde BEDELLİ konusuna baktığımızda BEDELLİnin çok acil bir ihtiyaç olduğu açıkça anlaşılmaktadır.
            Askeri uzmanları ifadelerine göre de BEDELLİ bekleyen 800 bin civarındaki genç ihtiyaç fazlasıdır. Zaten bunlar kaçak, bakaya durumunda olup psikolojileri bozulmuş gençlerdir.
            GBT korkusu gençleri perişan etmiştir.
            Her vatanseverin bu konuya el atması ve çözüme katkı sağlaması beklenmektedir.
            Her konunun torbalanmaya çalışıldığı bir zaman diliminde BEDELLİnin gündeme getirilmemesi vekillerin ayıbıdır. Bu ayıp başta iktidar partisinin vekilleri olmak üzere bütün vekiller içindir.
            Umarım ki, bu Ramazan sıcağında gönülleri GBT korkusu ile kavrulan işini, aşını ve eşini kaybetme durumunda olan gençlerin sorununa kalıcı çözümün sağlanmasıdır.
            Sağlıklı ve kalıcı çözüm profesyonel askerlik, birikmiş ihtiyaç fazlalıklarını gidermek ise BEDELLİ şarttır.
            Hüsnü beye bu konuyu gündeme getirdiği için bir daha gençler ve mağdurlar adına teşekkür ediyorum.  
              Selam ve Sabırla…

1 yorum:

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?