BİR İFTAR YEMEĞİ VE “ÜLKÜCÜ KIRKLAR”

 BİR İFTAR YEMEĞİ VE “ÜLKÜCÜ KIRKLAR”   Zekeriyya İYİLİK

    Veysi ERKEN

 “Çağrımız İslâm’da Dirilişedir” ve “Kanamız Aksa da Zafer İslâm’ın” diye haykıran mücadelesini yürüten şehit veya gazi olan neslin ve ilayı Kelimetullah için kıyamete kadar yoluna devam edeceklerin aziz hatırasına.

Kıymetli gönüldaşlar ibret dolu bu yazıyı değerli yazarı Zekeriyya İyilik beyefendinin izniyle yayınlıyorum. Sağ olsun.

Allah yolunda olanlara ve olmak isteyenler okur ve ibret alır temennisiyle.

“Bir Ramazan günü telefonla aradı İlhami Okudan, Hocam bu sene yıldız yemekhanesinde her sene yaptığımız iftar yemeği yok, yapılmayacak. Yemeği üniversitenin dekanı iptal etti dedi. PKK eğer Ülkücüler iftar yemeğine gelirlerse yemekhaneye BOMBA KOYACAĞIZ demişler gerekçe bu. Tabii dekan dediği adamın kafası da PKK gibi bozuk ve solcu bir kimse her fırsatta bunu dile getiriyor.

Yıldız üniversitesinin yemek hanesi çok büyük her ramazanda bir gün biz kırk elli kişi en son masada kenarda yemek yedikten sonra bir dua yapıp dağılıyoruz. Yemekhane çok büyük bir uçtan bir uca sesimiz bile duyulmuyor. Sol hâkim Üniversiteye ve çok güçlüler yüzlerce kişiler. Dekan onlardan ayrıca solcu hocalar. Ülkücüler ise bir AVUÇ ve azınlık.

Telefonda İlhami Okudan’a karar sizin dedim.

Ertesi gün İlhami Okudan o gün bizim yıldızdaki başkanımızdı 4 arkadaşı ile Üsküdar’da bulunan iş yerime geldiler.

Hocam Rektör ısrarımız üzerine o zaman şu gün nevruz günü bir köşede yemeğinizi isterseniz yiyin ANCAK, PKK yemekhaneyi bombalayacak VAZGEÇİN dedi. PKK’nın dediğini yapabildiği güçlü olduğu zamanlardı ve birçok olay da günde oluyordu.

Saldırıp durun Süleyman Soylu’ya o günleri unutanlar bilmeyenler Soylu‘nun neyi başardığını nereden bilecekler. EVET, Süleyman Soylu’ya ihanet Devlete ihanettir unutmayın.

Ben, İlhami sizin hayatınızın söz konusu olduğu bir yerde ben nasıl size bu iftarı yapın veya yapmayın diyebilirim dedim. SİZ KARAR VERİRSENİZ BEN GELİRİM dedim. İlhami arkadaşlara hocam gelelim İftarı yapalım diyor demiş tabii bunu sonradan öğrendim.

Beni aradılar ve kararlaştırılan günde yıldızda iftar yemeğinde buluştuk, sonradan öğrendim ki İlhami Okudan (Antalya) kardeşlerimize kusura bakmayın talebelerim diyemiyorum. Çünkü ben onlara ne öğrettim ise hepsi satır aralarında kaldı. TARİH ve İSLAM kelimesi ile özetlenebilir. 

AMMA onlar bana bir dava adamının duruşu nasıl olur onu öğrettiler. Onlar yazmadan çizmeden kalemsiz kâğıtsız bu dersi bana verdiler.

EVET.

O gece yıldız üniversitesi yemekhanesinde kırk mı ellimi kişi bombalanacağımızı bile bile o yemeğe katıldık.

ŞİMDİ

Allah aşkına Kuran Muhammed aşkına kâfirin en kâfiri kanımıza susamış canımıza susamış ülkeyi vatanı bölmek parçalamak için teşkilatlanmış bir örgüt bir Ermeni terör örgütü PKK asker öldürmüş polis katletmiş onlara boyun eğmeyen TÜRK, KÜRT, LAZ, KARADENİZLİ, ÇERKEZ kim varsa, baş bağlarda 33 Müslüman’ı camide namaz kılarken ayrıca şurada bir günde 33 askeri katleden bu vahşiler bu caniler eğer toplanırsanız sizi BOMBA ile uçuracağız diye ilan ettikleri bir günde. BİZ ORAYA gittik.

Oraya gelip iftar yemeğinde canını Allah’a iftar tabaklarının içinde Allah’a sunmuş o kırk kişiden kimin haberi vardı. O gün bugün kaç kişi bunu biliyor. Hangi ücret bunlar için konuşulmuştu da oraya toplanmışlardı.

O kırk kişinin içinde Türk’te vardı Kürt’te vardı Arnavut’ta benden başka hepsi talebeydi. Babalarının analarının verdikleri canlarından koparıp verebildikleri harçlık ile okullarını bitirip evlerine döneceklerdi. Hepsi talebe idi ellerimi dua için kaldırdığımda her an param parça olabileceklerini bile bile kıllarını kımıldatmadan âmin, âmin dediler, işte iman işte dava ve KURAN’IN insanlarla olan dostluğu ve beraberliği. Biz orada Kırk mı Ellimi Altmış mı kişi idik bilmiyorum KIRK KİŞİ lafını ben söylüyorum sayımızı ALLAH bilir. Bizi isterse KIRKLARDAN sayabilir. Allah bu onun merhametine kalmış bir şey. Biz Müslüman’ca, Erkekçe durduğumuzu kabul ediyorum.

Gün bir nevruz günü idi şeytan o gün ah o gün diye bombayı patlatamayan PKK’lılara lanetler ede dursun.

Bu Ülkücüler PKK tehdit etti diye o sofrada oturmamak gibi bir mazerete sığınmadılar kimseye sormadılar.

Okullarını bitirip evlerine döneceklerdi, ceplerinde vesikalık fotoğraflarını taşıdıkları sevdikleriyle yuva kurma hayali ile yaşıyorlardı. LÜTFEN BİR EMPATİ YAPAR MISINIZ?

Bunların ne üniformaları vardı ne maaşları. Adları sanları yoktu ama bunlar bir ülküye iman etmişlerdi.

Bunlar analarının evlerinden getirdikleri isimlerini yeri geldiğinde bir kenara KOR ve bir anda Muhammed’i bereketin dergâhında MEHMETÇİK oluverirdi.

İşte o gün o kırk kişi dünya hayatını elinin tersiyle itip kendilerine ALLAHI, KURANI, EZANI, BAYRAĞI anlatan hocalarına tek fire vermeden evet demişlerdi. Yeminle söylüyorum katılmayan kimseyi hatırlamıyorum.

Hocaları için diğer hocalar 2 hoca hariç (Abdullah Taşdelen, Mustafa Ocak) bu adam Zekeriyya Hoca zaten deli diyorlardı. ACABA o gün Hz. Muhammed’in bayrağı altında toplanacak deliler içinde o gün nevruz günü dışarıda yağmurun bir kıyamet gibi indiği geceden BOMBALANACAKLARINI bile bile biz ALLAH için buradayız diyenler mi deli aptal. Varsın öyle sananlar öyle sansın.

İşte bu insanların TÜRK’Ü İLE Kürt’ü ile bir tane adı vardı O isim TÜRK MİLLETİ idi. O vatanın adı Anadolu’ydu bayrağının adı TÜRK BAYRAĞI idi.

O iftar sofrası Muhammed’i AŞKIN Muhammed’i bereketin adıydı. Ve Hz. Muhammed s.a.v. tebliğ ettiği için biz oruçluyduk.

Bu insanları bir araya getiren gücü, imanı anlayamayanlar için ayrıca beddua etmeye lüzum yok.

Kırk kişiydiler hocaları ile beraber 41 Allah’u a'lem.

KIRKLAR Diyarbekirin fethinde Şehit olan sahabeler 6 ay sonra vefat eden Hz. Sa'saa ile 41 Şehit.

KIRK kişiydiler aynen Rumeli’ye geçen oğuzun çocukları gibi. Oğuz’un Kayı boyu Alperenleri gibi.

KIRK kişiydiler Hz. Ömer ile beraber Kâbe’ye yürüyenler gibi.

Ve bu KIRKLAR dün, bugün yarın ve gelecekte Kuran’a kurbanlıklar olarak vardılar var olmaya da devam edecekler.

PKK bizi o gece bombalayacağına yemin etmişti. Ermeni yemini zoru görünce şeytanla gerdeğe girer.

KIRKLAR, Mehmetçikler onların isteklerini yerine getirmedi, fırsat vermedi.  Ermeni’ye köpek olmuş Amerika’ya uşak olmuş Ermeni, Rum çocuklarını o gün canlarından başka sermayeleri olmayan KIRKLAR durdurmuştu.

KIRKLAR bunu Allah’a Ya Rabbi ülkeyi böldürtme diye sunuyorlardı.

İftar duasından sonra nemi YAPTIK.

Yemekhanede ne aşçı ne işçi ne insan kalmıştı hepsi erkenden kaçmıştı. O gün iftar yemeğinde o koca yemekhanede en kısa bir sürede kimse kalmamıştı bizden başka yemeklerini alel acele yiyen TÜYMÜŞTÜ.

NE YAPTIK BİLİYORMUSUNUZ? Bizi takip edenlere, tehdit edenlere inat

ÇEVİRİN MASALARI ÇOCUKLAR DERS VAR dedim. Çevirin masaları ders var demiştim ve o gece her ramazanda 1 saati bulmayan iftar programımız gecenin bir yarısına kadar devam etti BAĞIRMIŞTIM.

VE.

Her zaman bir iki saatte terk ettiğim dersi o gece, gece yarısına kadar ANLATTIM ANLATTIM ANLATTIM. 

Siz Amerikan köpekleri Ermeni uşakları İstanbul hayali ile yanıp tutuşan Rum köpekleri hadi patlatın bombayı biz buradan cennete gitmek için geldik siz kalleşler neredesiniz ve GELMEDİLER GELEMEDİLER GELEMEYECEKLER de bu ülkeyi bölemeyecekler de.

Bizi idare edenler 300 yıldır bekliyoruz sahibimizi beklemeye devam edeceğiz. Süleyman Soylu ’ya uzanan kahpeliği kınıyoruz.

O gün ordaydık bizden kimsenin haberi yoktu kimseye haber vermemiştik korkmasınlar diye polise de söylenmemişti.

Olsa ne olur o gün ülkücüler o gün kırk kişi canlarından başka sermayesi olmayan o yiğitler vatanımızı bölmek isteyen insanlara biz buradayız siz neredesiniz dedik. Ve o günden sonra da YILDIZ da BİZ GÜÇLÜ İDİK.

Bu ibadetimizi Allah kabul eder mi? Hiçbir karşılık beklemeden canlarını bu ülke için bu ülkenin bu milletin değerleri KURAN, EZAN, BAYRAK için seve seve veren kardeşlerimizin duasını aldık mı? İNŞAALLAH.

Ne alkış ne tebrik ne iltifat biz o gün kırk kişi gizliyi gizlinin de gizlisini bilen Allah’a kuru canlarımızla YALVARDIK YA RABBİ ÜLKEMİZİ PARÇALATTIRMA, BÖLDÜRTME BİZİ TÜRK KÜRT ŞU BU diye. BÖLMEK isteyenlere lanetler olsun dedik.

Sizler de bu duaya katılıyor, amin diyor musunuz?”