“TOP”lu Sözleşmeler görüşmeleri başlıyor (!)
Veysi ERKEN Dr.
Eskiden “yazıyor, yazıyor” diye gazete satıcıları sokaklarda bağırıyordu.
Şimdi de “TOP”lu sözleşme görüşmeleri başlıyor diye paylaşılıyor.
İki yıl aradan sonra zorlu(!) bir o kadar mücadele(!) ve pazarlıkla(!) geçecek “TOP”lu sözleşmel görüşmeleri başlıyor.
Bir tarafta sendikacılar(!) bir tarafta Bakanlık.
Uyuşmazlar ve anlaşma sağlanamazsa araya hakem(!)ler devreye girecek.
Peki “TOP”lu sözleşme görüşmelerinde neyi oynayacaklar.
Ha.
Buldum.
Yüzdelik artışlar, kök, gövde, dal, ince dal ve yaprak maaşlar. Ücreti yüksek olana daha çok ücret az ücret alana az ücret oyunu.
Belli ki “TOP”lu sözleşme oyunu çetin geçecek.
Bir önceki oyunu bilmek yeter. Hani her iki senede bir oynanan oyun.
Hani geçen dönemde yüzdelik artışlar bürokratlara, vekillere ve sendikacılara yaramıştı ya.
Aynı oyun sahnelenecek.
Fiyat artışları, hayat pahalılığı, yoksulluğun artışı hiç dikkate alınmayacak. 7500 tl alan bir kişinin maaşında yüzde yirmilik artış ile maaşının 9000 liraya, 100.000 tl alan kişinin maaşında yüzde yirmilik artışla maaşının 120.000 liraya yükseleceği asla gündeme gelmeyecek. https://www.youtube.com/watch?v=8BFl-7vpS9w
Ücret ve gelir makasının alabildiğine açıldığı, kapanamayacak hale dönüştüğü asla gündemde yerini bulmayacak.
Özetle “biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar” anlayışı şen şakrak bir şekilde devam edecek.
Tabii ki, hep “âli menfaat”ler ile sürülecek.
Ekonomik sıkıntılardan dem vurulacak.
Ey sendikacılar, etkililer, yetkililer ve karar vericiler geliniz “nimeti” ve “külfeti” adil bir şekilde bölüşelim ve paylaşalım denildiğinde ama biz yüksek ücretlere ve gelirlere layığız derler.
Adalet bu işin neresinde diye sorarsanız muhtemeldir ki alacağınız cevap ahrette olacaktır.
Evet.
“TOP”lu sözleşme görüşmeleri ile ilgili yazılacak ve yapılacak epey teklifler vardır. Yazmaya değmez.Zira yazılarımız pelesenk oldu dillerde.
Çünkü mevcut anlayışta kale alınmayacağını biliyorum ve yazılarımı okuyanlar bilir.
Karar ve yetki sahibi olanlar hep kendi çıkarlarını, menfaalerini düşünürler.
Bilen bilir.
Bu konuda doksanlı yıllardan beri yazıyorum ve tekliflerde bulunuyorum.En az kırk yıldır yazıyorum
Defalarca sendikacılarlar görüştüm.
Söyledikleri bir tek şey vardır.
Aynı teraneler. Çok çetin pazarlıklar yaptık.
Kök, gövde, anadal, yandal ve yaprak dal maaşlarında yüzdelik artış yaptık. Tabii ki, bu artışlar yeterli değil iki sene sonra tekrar oyun masasına oturacağız. O zaman daha çetin oyun oynayacağız ve yine yüzdelik artışlar sağlayacağız. Tabii ki, bu artışlar üst gelirlilere yarayacak.
Bunda daha fazla ne yapılabilir. Bizler çok iyi(!) niyetli bir şekilde makamlarımıza kurulmuş, makam arabalarımızla yol katederek pazarlık yapıyoruz.
Bu zahmeti sizin adınıza çekiyoruz.
Ama sizi memnun edemiyoruz.
Utanmasalar sizi gidi nankörler diyecekler.
Halbuki Hz. Muhammed Mustafa s.a.v. “çalışanın hakkını alın teri kurumadan veriniz” diyordu.
Bu emri kendileri için anlıyorlar herhalde.
Yüzdelik ve anlamsız artışlar için ter döküyorlarmış anlaşılan.
Selam ve Sabırla… 24.07.2023
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?