Berfo Ana
Veysi
ERKEN
Bu
ülkede binlerce ana ızdırapla kıvrandı. Kıvranıyor. Zulüm ile abâd olmak
isteyenler binlerce fidanı kuruttular.
Fidanların
kurutulabilmesi için ayrılık tohumları ekilmeliydi. Bunu başardılar öncelikle.
Kardeşi kardeşe düşman ettiler.
Kimi
vatan sevgisi, kimi tam bağımsızlık diye haykırdı.
Bir
grup sosyalist diğeri ülkücü olarak bilindi.
Sağ-
sol, alevi- Sünni, Kürt-Türk, doğulu- batılı ayrımları yapıldı bu topraklarda.
Sırf derinler iktidarlarını ve soygunlarını devam ettirsinler diye.
Bir
sürü kışkırtma gerçekleştirildi beyaz, kırmızı, mavi, siyah, yeşil kuvvetler
tarafından.
Tam
bir hengâme.
Bu
hengâmede Berfo Ananın oğlu kaybettirildi.
Yıllar
sürdü acısı.
Evinin
kapısını hiç kapatmamış oğlu götürüldüğünden beri.
Bir
gün döner diye beklemiş sabırla.
Direnmiş
zalimlere ve katillere yıllarca.
Yüz beş yıllık ömrü oğlunun kemiklerine
kavuşmasına yetmemiş.
Otuz
üç yıllık direnişe vücut tahammül edememiş.
Berfo
Ana bir direniş sembolü oldu.
Mazlumder’in
plaket takdim ettiği günde Befro anayı gördüm.
Başındaki
beyaz tülbendi kadar saf ve temiz bir mücadeleyi sürdürüyordu.
Kırmadan
dökmeden sabırla direniyordu.
Başka
analar da var sabırla bekleyen ve direnen.
Herkes
kuzusunun akıbetini sorguluyor.
Zalimler
hesap versin diye.
Berfo
Ana gibi Fidan ana da bekliyor oğlunun katilleri bulunsun diye.
Fidan
ananın oğlu 25 Mart 2009 tarihinde şehit edildi.
Muhsin’in
anası hala bekliyor katillerin bulunmasını.
Tekerlekli
sandalyede.
Artık
bu ülkede Berfo anaların Fidan anaların gözyaşı dinmeli.
Darbeciler, Balyozcular, Ergenekoncular kısaca bütün
zalimlerden hesap sorulsun.
Yüz
beş yaşında direnenlerin, ambulansla mahkemeye gidenlerin, evinin kapısını hiç
kapatmayanların oğlum bir gün gelir diyenlerin mücadelesi artık meyve versin.
Umutlu
muyuz?
Elbette.
Biz
Allah’a teslim olanlarız.
Biz
ümit var olanlarız.
Azimle, dirençle
sonuç bekleyenleriz.
O günün
geleceğini ümit edenleriz.
Muhsinlerin, Ali
Bülent Orkanların, Cemillerin ve binlerce mağdurun hesabının sorulduğu, zalimlerin
sorgulandığı ve mahkûm edildiği günün geleceğinden ümit varız.
Burada olmazsa
bile “Hesap günü”nün mutlaklılığına
inananlarız. Zalimler orada hesap vereceklerdir.
Adalet yerini
bulacaktır.
Selam ve
Sabırla. 22.02.13
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?