1 Kasım Seçimleri Ve Algı Yönetimi
Veysi ERKEN
Türkiye ne zaman güçlenmişse, başta
İslam coğrafyası olmak üzere dünya huzurlu ortama daha fazla yaklaşmıştır.
Tabii ki, Türkiye derken Selçuklu ve
Osmanlı dönemini de kast ediyorum. Bu dönemler ahlaki ölçüler içinde
incelendiğinde huzurun ve adaletin daha çok olduğu görülür.
Dünden bugüne kadar değişen bir şey
yok.
Bugün de Türkiye ne zaman güçlenmiş
ise âleme nizam verme durumunda olmuştur.
Bugün dünyada ezilenlerin, fakir
fukaranın, garip gurabanın yanında en çok yer alan ve yardım eden Türkiye’dir.
Bunu hamasi olarak söylemiyorum.
Vicdanı olan herkes ve her kurum
bunu dile getiriyor.
İşte topraksızlaştırılan Suriyelilerin,
Iraklıların, Arakanlıların, Çeçenlerin, Türkistanlıların durumu. Batı denilen
sözde medenililer bırakın bu garibanlara sahip çıkmayı, ülkelerine iltica
edenleri bile kovma çabasındalar.
İşte Türkiye bu yüzden hedeftedir.
Türkiye yeter ki, büyümesin. Türkiye söz sahibi olmasın.
Türkiye’yi çökertme hamleleri “one minute”den beri arttırılmıştır.
Her türlü “algı yönetimi” ve “algı yöntemleri” devreye sokulmuştur.
Darbelerle söğüşlenen Türkiye aynı
ortama sokulmak istenmektedir. Özellikle Benenson (*Lütfen Linklerdeki yazıları
okuyunuz) gibi gruplar marifetiyle Türkiye’de “algı operasyonları”
gerçekleştirilmektedir. Katillerin cici çocuk olarak lanse edildiği,
rezidanslarla ülkeyi hortumlayanların ahlak abideleri(!) olarak takdim edildiği
bir zaman dilimindeyiz.
Benenson gibi grupların algı
operasyonlarını anlamak için Zaman, Samanyolu, İpek, doğan ve türevleri olan
grupların yayınlarını takip etmek yeterlidir.
Benenson gibi grupların temel
stratejileri “yalan” üzerine kuruludur.
Onlara göre “büyük yalanı ne kadar tekrar edersen halk onu gerçek sanır ve benimser”
Özellikle son birkaç yıldır takip
edilen strateji budur. Büyük yalanlarla ülkeyi çökertmek Benenson gibilerin
amacıdır.
Bunlarla işbirliği halinde olanları
ona göre değerlendiriniz lütfen.
Gruplarındaki hırsızlıkları,
kumarbazları, ahlaksızları, hortumcuları görmezlikten gelenler hep aynı yalanı
tekrar edip durmaktalar.
Temel hedefleri Türkiye’nin
kalkınmasını durdurmak ve küresel güç olmasını engellemektir.
Üçüncü hava alanına, üçüncü köprüye,
yerli sanayiye, yerli ilaca vs. onun için saldırmaktalar.
Türkiye işte böyle bir ortamda
seçime gitmektedir.
Umarım ki, halk bu oyunu bozar ve
ülkemiz huzura kavuşur.
Huzur ve adalet bu ülke için
gereklidir.
Bütün partilere sesleniyorum.
Geliniz kendi iradenizle hareket
ediniz. Her türlü şiddeti, tuzağı, hendeği, hırsızlığı, rüşveti ve talanı
reddettiğinizi deklere ediniz.
Bilesiniz ki, Türkiye İslam ve
mazlum coğrafyalarının beyni ve kalbidir.
Benensonların değil, kendi iradenizle
hareket ediniz.
Millete sesleniyorum.
Benesonların iradeleriyle hareket
edenleri hayatından çıkar lütfen.
Reyine ve iradene sahip çık.
Selam ve Sabırla…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?