27 Ocak 2016 Çarşamba

İçimizdeki Gafil, Hain ve Alçaklar



İçimizdeki Gafil, Hain ve Alçaklar

Veysi ERKEN

            Yakın tarih okumaları önemlidir. İçimizdeki gafil, hain ve alçakları tanıma bakımından günü birlik okumaları gerçekleştirmek gerekir.
            Son yıllardaki vakıaları bu gözle okuduğumuzda olay ve olguları kolayca çözümleriz.
            Hala “bizden adam olmaz” ve biz “az gelişmiş ülkeyiz” diyen, yazan ve yayanlara bakınız karşınızda “Siyonist Hıristiyan anlayışının” piyonları çıkar.
Hıristiyan Siyonistler Amerika’ya yöneldiklerinde orayı “vaat edilmiş topraklar” olarak gördüler ve oranın ahalisini yok etmeye başladılar( Ingmar Karlsson’un ”Din, Terör ve Hoşgörü” kitabının okunmasında fayda vardır). (1)
            Aynı düşünce örgüsü bugün coğrafyamızda katliamı ve yerleşik halkı yok etmeyi arttırdı.
            Irak’ta, Suriye’de, sudan’da, Libya’da, Afganistan’da, Pakistan’da, Çeçenistan’da, Mısır’da, Türkiye’de ve gönül coğrafyasının sayamadığım bütün yerlerinde sürdürülen katliam, imha ve yok etmeler aynı düşüncenin ürünüdür.
            Tabii ki, bunun üzerinde fazla duracak değilim. Çünkü Hıristiyan Siyonistler inandıklarını gerçekleştirmeye çalışıyorlar.
            Bunun için tonlarca para harcıyorlar.
            Eleman devşiriyorlar. Piyon yöneticilerin yönettikleri ülkelerin imkânlarını kullanıyorlar.
            Uşak buluyorlar.
            Ve katliamı sürdürüyorlar.
            Üzerinde durmamız gereken içimizdeki beyinsizler ve satılmışlardır.
            Hıristiyan Siyonistler katliamlarını ve topraksızlaştırmayı piyonları vasıtasıyla yapıyorlar.
            İçimizdeki örgütlerin tamamı piyon ve maşadır.
            Bu gerçeği görmeyen ve kabul etmeyen olayların önüne geçemez.
            Nedeni bellidir.
            Bilinen gerçek şudur. Sadece sivrisineklerle uğraşmak bataklığı kurutmaya yetmez.
            Elbette ki, sivrisineklerle mücadele edilecek, ama asıl mücadele bataklığı oluşturan ve yayan zihniyetle olmalıdır.
            Aksi takdirde “sivrisinek” üremeye devam eder.
            Şu bir gerçek ki, bataklığı üreten zihniyetin elemanları ve piyonları mebzul miktardadır.
            Medya, sanayi ve ticari alanlarda, bürokrasi, düşünce kuruluşları ve akademi dünyasında eleman ve piyon bolca devşirilmiştir.
            Bu piyonları teşhis etmek zor değildir.
            Ülkemizdeki her gelişmeyi kötülemeye çalışan, kalkınma ve refahı engellemeye çalışanların tamamı bilin ki, piyondur.
            Kuş, cemadat ve bunların türevleri olan neşriyatı takip ederseniz bu alçakları, hainleri ve gafilleri anlarsınız.
            Size sadece bir delil sunayım.
            Bu hainlerin -Batılıların ifadesiyle Ortadoğu’da- sürdürülen katliamı sorgulayacaklarına onlarsız bir çözümün olmayacağını, onların haklı olduğunu yaydıklarını görürsünüz.
            Yerli görünümlü olan bu satılmışlar yazdıklarıyla hep ülkemizi dizayn etmeyi düşünenleri övmekteler.
            Türkiye’nin meydan okumalarını hazmedememektedirler.
            Hatta İran’ın küresel emperyalistlere boyun eğmesini marifetmiş gibi alkışlıyorlar.
            Kısaca coğrafyamızı ve gönül coğrafyamızı mamur ve müreffeh kılmak istiyorsak içimizdeki, gafil, hain ve alçakları deşifre etmek durumundayız.
            Özellikle yönetici konumundakilerin etraflarına dikkat etmeleri gerekir.
            Etraflarının bu tiplerle- gafil, hain ve satılmış- sarılmakta olduğunu düşünüyorum.
            Uyarmak bizden.
            Akıbetimiz hayrola.
            Selam ve Sabırla…

1-Geniş bilgi için Ingmar Karlsson’un ”Din, Terör ve Hoşgörü” kitabının okunmasında fayda vardır. Çeviren: Turhan Kayaoğlu, Homer kitapevi, İstanbul-2005.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?