Bir Savcı Hayal Ediyorum
Veysi ERKEN
“Küresel
haydutlar” yapacaklarını ve haydutluklarını gizleyemiyorlar. Hatta
denilebilir ki, gizleme ihtiyacı hissetmiyorlar.
Yeryüzündeki insanları diledikleri
gibi ve istedikleri kurallarla yönetmek, yönlendirmek ve gerektiğinde katletmek
istiyorlar.
Bir nevi herkes onlar için köle ve
meta.
Kuralları kendileri koyarlar.
Ülkeleri
kendileri şekillendirirler.
Yeryüzünü,
toprağı, böceği, ürünü onlar tahrip ederler. Hayatı GDO’lulaştırmak onların
işi, felsefesi ve idealidir.
Tabii,
ahlaki, insani hiçbir davranışlarına rastlayamazsınız.
Çünkü ilkeleri, mantıkları,
inançları, idealleri budur.
Hep iblislik ve şeytanlıktır işleri.
Yeryüzünde ve her işte fesatlık
vazgeçilmez gayeleri.
Sondan başlayalım.
Türkiye’de bakanlık yapmış birisi
hakkında tutuklama kararı veriliyor.
Sebep kendilerinin ambargo kararına
aykırı ticarette bulunmakmış.
Efendiler ya.
Kimin kiminle ticaret yapacağına,
kimin kimden silah alacağına, kimin kimi öldüreceğine onlar karar veriyorlar.
Kimler bunlar.
“Küresel haydutlar.”
Siyonist
haçlı zihniyetinin karar alıcıları.
İçimizdeki “nüfuz ajanları” bunları alkışlamaya devam ediyor.
“Nüfuz
ajanları” gazeteci, akademisyen, yazar, bürokrat, teknokrat, vekil,
Gazetelerdeki manşetlere, adı
“tartışma programı” olan rezillik gösterilerine, artist veya sanatçı
kılıklılara, anlı şanlı bürokratlara bakınız “nüfuz Ajanları”nı anlarsınız.
Siyonist haçlılarca görevlendirilmiş
“nüfuz ajanları.
Her ülkede mebzul miktarda var.
Udo
Ulfkotte Almanya’daki gazeteci kılıklı nüfuz ajanlarını “Satılmış Gazeteciler” kitabında deşifre etmişti.
Ülkemizde
de “nüfuz ajanları”nı deşifre edecek
böyle insanlar ve savcılar hayal
ediyorum.
Hem
ülkemizdeki “nüfuz ajanları”nı isim
isim deşifre edecek, hem de küresel
haydutlukta sınır tanımayan efendileri hakkında dava açacak şahsiyetler
arıyorum. Gerçek anlamda gazeteci, akademisyen, sanatçı, kanaat önderi ve savcı olanları arıyorum.
Cesur
yürekli savcıları hayal ediyorum.
Ülkemizin
ve insanlığın düşmanı olan örgütleri kurduranları, onları silahlarla donatanı, destekleyen
ülke yöneticileri ve bürokratları hakkında dava açacak cesur savcıları hayal
ediyorum.
Ticaretimizin,
sanayimizin ve refahımızın önünde takoz olan küresel haydutlarla ilgili dava
açacak savcılar arıyorum.
Küresel
adalet ve barıştan yana savcılar arıyorum.
Sadece
Türkiye’de değil. Yeryüzünün her noktasında arıyorum.
Hani
“uluslar arası adalet divanı” diye
bir kuruluştan bahsediliyor ya.
Eğer
adalet divanı ise onları da göreve davet ediyorum.
Hani
“uluslar arası ceza mahkemesi” var
ya?
İşte
onları da göreve davet ediyorum.
Yeryüzündeki
zorbalara karşı harekete geçmeli savcılar ve kuruluşlar.
Harekete
geçerler mi?
Hiç
sanmam.
Çünkü
onlarda küresel haydutların aparatıdır.
Buna
rağmen “dünyanın beşten büyük”
olduğunu gösterecek bir savcı ve mekanizma istiyorum.
Yeter
dedirtecek savcılar ve mekanizmalar hayal ediyorum.
Küresel
haydutların aparatı durumunda olan bütün örgütleri deşifre edecek bir adalet
mekanizması istiyorum.
Cesur
yürekli savcılar ve kuruluşlar hayal ediyorum.
Yeryüzünün
her tarafını kana bulayan, insanları açlığa mahkum eden, kendi toprağında
muhacir, mülteci ve mazlum durumuna düşüren Küresel haydutluğun yerine küresel
adalet ve barış istiyorum.
Bu
bir taleptir.
Gücüm
buna yetiyor.
Küresel
vicdanlılara duyurulur.
Selam
ve Sabırla…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?