21 Haziran 2025 Cumartesi

Sabır Çiçektir, Gül’dür, Mutlaka Açar

Sabır Çiçektir, Gül’dür, Mutlaka Açar

Veysi ERKEN Dr.

Sabır.

Sabır iki yönlüdür inananlar için.

İyilikleri yapmada, kötülükleri işlememede dirençtir, sebattır.

Onun için SABIR gül’e, reyhan'a, çiçeğe benzetilir.

Mutlaka açar ve etrafına gül gibi, reyhan gibi mis kokular saçar.

Her taraf gül kokar.

İnsanlar huzur ve sükûn bulur.

Etrafına huzur ve sükûn sağlar.

Anlayan, tefekkür eden, hayırlı işleri işlemede direnenlere bir demet SABIR ayeti.

Kalbe, gönül'e, akla, fikre iyi gelir.

Sabrı kuşanalım, gül gibi etrafımıza reyhan yayalım.

“Ey iman edenler! Sabredin, sebât gösterin, sabır yarışında düşmanlarınızı geçin, dâimâ savaşa hazırlıklı olun, uyanık bulunun ve Allah’a karşı gelmekten sakının ki kurtuluşa erebilesiniz. Âl-i İmrân-200”

“Onlar sabreden, söz ve davranışlarında dürüst olan, ilâhî emirlere gönülden itaat eden, mallarını Allah yolunda harcayan ve seher vakitlerinde Allah’tan bağışlanma dileyenlerdir. Âl-i İmrân-17”

“Sabır ve namazla Allah’tan yardım isteyin. Doğrusu namaz çok ağır ve çetin bir iştir. Ancak o, Allah’a duyduğu derin saygıdan kalbi ürperenlere ağır gelmez. Bakara-45”

“Sizi mutlaka biraz korku ve açlık ile; biraz da mallardan, canlardan ve ürünlerden noksanlaştırmak sûretiyle imtihan edeceğiz. Sabredenleri müjdele! Bakara-155”

“Yüzlerinizi doğu ya da batı tarafına çevirmeniz iyilik değildir. Asıl iyilik; Allah’a, âhiret gününe, meleklere, kitaplara ve peygamberlere inanan; malını sevdiği halde akrabasına, yetimlere, yoksullara, yolda kalan gariplere, dilenenlere, hürriyetine kavuşmak isteyen köle ve esirlere veren; namazı dosdoğru kılıp zekâtı ödeyen; antlaşma yaptığında sözünde duran; sıkıntı, darlık, hastalık ve şiddetli savaş zamanlarında sabredenlerin yaptığıdır. Kulluklarında samimi ve dürüst olanlar işte bunlardır; gerçek takvâ sahipleri de yine bunlardır. Bakara-177”

“Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır, ayaklarımızı sağlamlaştır ve kâfirler gürûhuna karşı bize yardım et! Bakara-250”

“Yoksa siz, Allah içinizden cihâd edenleri ve dâvası uğrunda sabredip direnenleri ortaya çıkarmadan kolayca cennete girivereceğinizi mi sandınız? Âl-i İmrân-142”

Ya Rabbulalemin.

Bizleri sabredenlerden, sabrında sebat edenlerden ve cennetine girenlerden eyle duasıyla.

Selam ve Sabırla… 21.06.2025

Dua: Allah’ım Siyonistlerin Tepesine Siccil Yağdır

Dua: Allah’ım Siyonistlerin Tepesine Siccil Yağdır

Veysi ERKEN Dr.

Allah’ın günümüzün Ebreheleri olan Siyonist haçlı zihniyetinin, uşaklarının, işbirlikçilerinin tepelerine sicil taşları, İHA’ları, SİHA’ları, TİHA’ları yağdır. Onları ezilmiş, çiğnenmiş, hamurlaşmış hale çevir.

Her şeye mutlak kadirsin. Vahyinde; “Rabbin fil ordusuna ne yaptı, görmedin mi? Onların planlarını boşa çıkarmadı mı? Onların üzerine pişkin tuğladan yapılmış taşlar yağdıran sürü sürü kuşlar salmadı mı? Sonuçta Allah onları yenilip ezilmiş ekine çevirdi. Fil Suresi 1-5” diye buyurdun.

Bugünün Ebreheleri olan Siyonist haçlıları vahyinde belirttiğin gibi yerle yeksan eyle.

Duamız, fiili duamız budur.

 “Kudüs bizim, Gazze, Doğu Türkistan bizimdir, Müslümanlarındır.

Siyonistlerin tepelerine İHA denilen ebabillerle bombaları yağdır.

Vatanımız azad olsun.

“Onları yakaladığınız yerde öldürün; sizi çıkardıkları yerden siz de onları çıkarın. Fitne öldürmekten daha kötüdür. Mescid-i Harâm civarında onlar sizinle savaşmadıkça siz de orada onlarla savaşmayın. Şayet sizinle savaşmaya kalkışırlarsa o zaman onları öldürün. İşte kâfirlerin cezası böyledir! Bakara-191” ayetinde buyurduğun gibi topraklarımızdan onları çıkaralım.

Yeryüzü azad olsun, rızana uygun yaşasın.

Kudüs, ilk kıblemiz.

Gazze, Kudüs, Şam “bizim Kızılelma”mız.

“Tevhid, İ’lay-ı Kelimetullah vazgeçilmez ülkümüz.

Her Müslüman’ın vazgeçilmezidir bu ülkü.

Ebabil İHALARLA yağdıracağın sicil bombaları ile her yer özgür olsun.

Atalarımız Alparslanlar, Salahaddinler, Yavuzlar bunun için seferber olmuş, koşturmuş, yollara revan olmuştur. Bizlere de bu cihadın ve zaferi nasip eyle.

Evet.

“Ey iman edenler! Sizi, elem verici azaptan kurtaracak bir ticareti size göstereyim mi? Allah’a ve resulüne iman edersiniz, Allah yolunda mallarınızla ve canlarınızla cihad edersiniz. Bilirseniz bu sizin için daha hayırlıdır. Saff, 10-11” ve Gevşemeyin, üzülmeyin, inanmışsanız, mutlaka siz en üstünsünüzdür. Âl-i İmrân-139

ayetlerinin gereğini hakkıyla ifa edelim diye bizleri ebabillerle destekle, Siyonistleri kahreyle.

İnanıyorsak nusret ve galabet yakındır. Allah  “Seveceğiniz bir şey daha var: Allah'tan bir zafer ve yakın bir fetih... Mü'minleri müjdele. Saff-13” buyurur.

Bizler ümitliyiz, kendi aleyhimize olanda ne kadar aşırıya gitmiş olsak da ümitliyiz. Allah ”De ki: Ey kendi aleyhlerine olarak günahta haddi aşan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin. Allah (dilerse) bütün günahları bağışlar; doğrusu O çok bağışlayıcı, çok merhametlidir. Zümer-53” buyurur.

Ümitliyiz ve Kudüs’ün, Gazze’nin yakın bir zamanda tekrar fethedileceğine ve bizim olacağına inanıyoruz.

Siyonistleri elimizle cezalandırmanın, Kudüs’ün, Gazze’nin fethinin vakti gelmiştir. Ayette Onlarla savaşın ki, Allah onları sizin elinizle cezalandırsın, onları rezil rüsvâ etsin, sizi onlara karşı başarılı kılsın, inananların yüreklerine su serpsin, kalplerindeki öfkeyi yatıştırsın. Allah dilediğinin tövbesini kabul eder. Allah bilmekte, hikmetle yönetmektedir. Tevbe; 14-15”

Hâsılı kelâm.

Duamız. Fetih orduları Kudüs’e ve Gazze’ye bir an önce ulaşması için Ebabil kuşlarının bombalarının Siyonist haçlıların tepesine, kışlalarını yağdırmandır.

Nusretini esirgeme. Zalim Siyonist kavme karşı bizlere yardım eyle.

Selam olsun fetih ve zafer ordularına,

Selam olsun Siyonistleri yenilmiş, çiğnenmiş ekinlere çevirecek ebabil İHALARA, SİHALARA, TİHALARA.

Selam ve Sabırla… 21.06.2025

 

20 Haziran 2025 Cuma

Zafer İnananların, Direnenlerindir

Zafer İnananların, Direnenlerindir

Veysi ERKEN Dr.

Unutulmamalıdır ki zaferi getiren kalabalıklar değil, Allah’a mutlak iman, sabır, kararlılık, direniş, cihad ve cesarettir.

Siyonistlerin kışlası olan İsrail’in, karada ve havadaki perişanlığı ortadadır. Bütün Siyonist haçlılar, uşakları ve işbirlikçileriyle perişan olmaya, Kassam’a, Hamas’a, Yemenlilere, Sudanlılara, Somalilere ve İranlılara karşı kahru perişan olmaya başlamışlardır.

Evet.

Zafer mutlak anlamda müminlerin, insan olanların, direnenlerin ve cihad edenlerin olacaktır biiznillah.

Bu nitelikler her müminde, insan olanda vardır ve müminler Siyonistleri, uşaklarını, işbirlikçilerini cehennem çukuruna gömecektir. Hz. Muhammed Mustafa’ya sav tuzaklar kurulmuş ve Allah bu tuzakları bozarak resulünü muzaffer eylemiştir.

 Ayette: Hani bir zamanlar kâfirler ya seni tutuklayıp hapsetmek veya öldürmek ya da yurdundan zorla çıkarmak için bir takım tuzaklar kuruyorlardı. Onlar böyle tuzaklar hazırlayadursunlar, ama Allah da onların tuzaklarına karşılık verecektir. Çünkü Allah, tuzak kuranlara en güzel karşılığı verendir. Enfâl-30” açıklanmıştır.

Günümüzde Siyonistlerin maşası trump tuzak kurup Gazzelileri sürgün etmek, topraklarını işgal etmek, İran'ı, Sudanı, Somali’yi ve özellikle Türkiye’yi yok etmek istiyor ve alçakça bunu dillendiriyor.

Allah bu tuzaklarını başlarına çalacak ve müminlerin eliyle Siyonistleri cezalandıracak, yerle yeksan edecektir.

Buna inanıyoruz. Kassam mucahidleri ve diğer mazlumlar gereken cevabı vermiştir ve insanlık bunlara gereken cevabı verecektir inşallah.

“ABD Başkanı Trump'ın, Gazze’yi işgal planına Hamas sert tepki gösterdi. Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zuhri yaptığı açıklamada Trump’ın sözlerinin kabul edilemez olduğu belirtilerek, "Trump'ın, 'Gazze Şeridi halkının gitmekten başka çaresi yok' şeklindeki açıklamalarını reddediyoruz. Bunu bölgede kaos ve gerginliğin reçetesi olarak görüyoruz" ifadelerini kullandı. Gazzelilerin bu planın gerçekleşmesine izin vermeyeceğini vurgulayan Ebu Zuhri, "Olması gereken şey halkımızın topraklarından sürülmesi değil, halkımıza yönelik işgal ve saldırganlığın sona ermesidir." dedi.

Hamas Siyasi Büro Üyesi İzzet el-Rişk ise, yaptığı ayrı bir açıklamada Trump'a tepki göstererek, "Gazze'deki halkımız 15 aydan uzun süredir bombardıman altında yerinden edilme ve sınır dışı etme planlarını engelledi" ifadelerini kullandı. Gazzelilerin kendi topraklarına "kök salmış durumda" olduğunu ifade eden el-Rişk, "Halkımız, onları anavatanlarından söküp atmayı amaçlayan hiçbir planı kabul etmeyecek" dedi. https://www.yenisafak.com/dunya/kimse-bizi-vatanimizdan-sokup-atamaz-4675020

Siyonist katillere karşı insan olan herkesten bir katkı bekleniyor.

Malla, teknolojiyle, canla katkı bekleniyor.

Katkılar arttıkça Siyonistlerin hezimeti yaklaşacak ve yok olacaklardır.

Ve unutmayalım.

İnanıyorsak “nasrun minellah ve fethun karib” ayetinin hükmü tecelli edecek ve Siyonistler Gazze’den, Filistin’den, Doğu Türkistan’da hâsılı kelam yeryüzünün her yerinden tasfiye edilecektir.

Selam ve Sabırla… 20.06.2025

 

Allah, Ölümü ve Hayatı Yarattı

Allah, Ölümü ve Hayatı Yarattı

Veysi ERKEN Dr.

Yeryüzü bir imtihan mekânıdır.

Hangimizin daha güzel iş, işlem, eylem ve amelde bulunduğumuzun sınandığı yerdir dünya.

“Kâinatın mutlak mülkiyeti ve hâkimiyeti elinde bulunan Allah yüceler yücesi, bütün iyilik ve bereketlerin kaynağıdır. O’nun her şeye gücü yeter. O, hanginizin daha güzel amel yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır. O, mutlak güç sahibidir, çok bağışlayandır. Mülk 1-2

Kâinatın mutlak hâkimi her türlü iyiliğin ve bereketin kaynağıdır ve O, bizleri sınamak için “ölüm” ve “hayat”ı yaratmıştır.

İnanan, inanmayan, ikiyüzlü her İnsan dünyada yaptıklarından sorgulanacak ve amellerine göre muameleye tabi tutulacaktır.

İnanmayanların, kâfirlerin, müfsidlerin, münafıkların şöyle tavsif edildiklerini görüyoruz. “Onların misali, bir ateş yakan insan gibidir. Ateş tam etrafını aydınlattığında Allah ışıklarını yok eder de onları karanlıklar içinde, hiçbir şeyi görmez bir halde bırakıverir. Artık onlar sağırlardır, dilsizlerdir ve körlerdir; bu yüzden geri de dönemezler. Yahut onların misâli, semadan boşanan ve içinde karanlıklar, gök gürültüsü ve şimşek bulunan sağanağa yakalanmış kimselerin hâli gibidir. Yıldırımların saçtığı dehşetle ölüm korkusundan parmaklarını kulaklarına tıkarlar. Hâlbuki Allah, kâfirleri çepeçevre kuşatmıştır. Bakara-17-19

Eylemleri yıkıcı olduğu gibi “ölüm”den de korkarlar. Buna mukabil “mümin”ler Allah’ın hududları dairesinde yaşamaya, amel etmeye, yeryüzünü imar etmeye çalışırlar ve bu sebeple “ölüm”den korkmazlar.

Bilirler ki, “olum” ve “hayat” imtihan içindir.

Sınandığımız bu dünyada kötü amellerin kimler tarafından işlendiğini ve en uşak bir sarsıntıda sığınaklara, yerin altına nasıl kaçıştıklarını görüyoruz.

Bilhassa Siyonist haçlı zihniyetine sahip olanların vahşetleri, yıkımları, işgalleri, soykırımları ortadadır ve bunların hesabı mutlak olarak sorulacaktır. Buna iman ediyoruz.

Bunların kötü amellerinden korunmak için ayrıca “içerden vurulmamak” için içimizdeki münafıkları, sabetayistleri, pakradunileri, meşhedileri teşhis ve deşifre etmek mecburiyetindeyiz. Aksi takdirde güzel amellerimiz eksik kalır ve zarara uğrarız.

Hâsılı kelam ölüm ve hayatın sınanmak için yaratıldığı gerçeğini unutmadan amellerin en güzelini, en faydalısını ve doğrusunu icra etmek her müminin görevidir.

Bu görevi ifa ettiği takdirde cenneti hak eder.

Kısaca imtihanın neticesinde gideceğimiz yer bellidir ve yerler şu şekilde tavsif edilmektedir.“Gerçekleri inkâr etmiş olanlar gruplar halinde cehenneme sevkedilecek; nihayet oraya vardıklarında cehennemin kapıları açılacak; bekçileri onlara, “İçinizden, size rabbinizin âyetlerini okuyup duyuran ve böyle bir günle karşılaşacağınızı bildirerek sizi uyaran bir elçi gelmedi mi?” diye soracak; onlar da “Evet geldi” diyecekler. Ama inkârcılar için artık azap hükmü kesinleşmiştir. Onlara, “İçinde ebedî olarak kalacağınız cehennemin kapılarından girin içeri!” denilecek. (Vaktiyle) ululuk taslamış olanların kalacağı (bu) yer ne kötü!

Rablerine karşı gelmekten sakınanlar da gruplar halinde cennete sevkedilecek. Nihayet oraya vardıklarında cennetin kapıları açılmış olacak; bekçileri onlara, “Selâm size! Hoş geldiniz! Ebedî olarak kalmak üzere buyurun girin cennete!” diyecek. Onlar da “Bize verdiği sözü yerine getiren ve cennetten bize dilediğimiz yerinde mesken kurabileceğimiz yurt bağışlayan Allah’a hamdolsun!” diyecekler. (Bunun için) çalışıp çabalayanların ecri ne güzel! Meleklerin de rablerine hamd ile yüceliğini dile getirerek arşın çevresini kuşattıklarını görürsün. Böylece insanlar arasında doğruluk ve adalet ölçüsüne göre hüküm verilir ve şöyle denir: Bütün övgüler âlemlerin rabbi olan Allah içindir. Zümer 71-75”

Selam ve Sabırla… 20.06.2025

 

19 Haziran 2025 Perşembe

Şeytanlar Aktif Kötülüğün Teşvikçisidir

Şeytanlar Aktif Kötülüğün Teşvikçisidir

Veysi Erken Dr.

Allah, “Ey iman edenler! Hep birlikte ve bütün varlığınızla İslâm’ın barış ve huzur iklimine girin. Şeytanın adımları ardınca gitmeyin; çünkü o, size apaçık bir düşmandır. Bakara-208” buyurur.

Barış ve huzur iklimine girmemizi istemeyenler, katliam ve soykırım yapanlar şeytanların/demonların ardında olanlar, aktif kötülüğü işleyenlerdir.

Ey insanlar! Yeryüzünde bulunan maddelerin helâl ve temiz olanlarından yiyin; şeytanın peşinden gitmeyin, çünkü o apaçık düşmanınızdır. O size ancak kötülüğü, çirkinliği, Allah hakkında bilmediğiniz şeyler söylemenizi buyurur. Bakara, 168-169” ayetinde de apaçık ifade edildiği gibi şeytanlar bizi helalden, iyilikten, güzellikten, adaletten uzaklaştırmaya çalışmakta, yeryüzünü fesada boğmakta, soykırımları yaygınlaştırmaktadırlar.

Şeytanın izinden gidenler sapkınlığa saplanmakta ve her türlü kötülüğü işleyebilmektedirler.

Rasûlüm! Hem sana indirilene, hem de senden önce indirilenlere inandıklarını iddia edenleri görmedin mi? Onlar kalkıp şeytânî güçlerin hükmüne başvurmak istiyorlar. Hâlbuki o şeytanî güçleri bütünüyle reddetmekle emrolunmuşlardı. Çünkü şeytan onları doğru yoldan büsbütün uzaklaştırıp, korkunç bir sapkınlığa düşürmek istemektedir. Nisâ-60”

Evet.

Aktif kötüler ve şeytanlar Gazze’de, Doğu Türkistan’da, Afrika’da, Arakan’da ve dünyanın mazlum coğrafyalarında olan katliamları, vahşetleri, soykırımları işlemekte, alkışlamakta veya soykırımları, sevinçle seyretmektedirler.

Aktif kötüler her türlü iyiliği, ihsanı yeryüzünden silmeye çalışmaktadırlar.

Şeytan insana daima fücuru, fesadı, fasıklığı, kötülüğü ilham eder, işletir.

Kötülüğü sürekli işleyenin zihniyeti dönüşür ve kötülüğü işleme ve yayma merkezine dönüşür, canavarlaşır.

Kabil'in ve onun yolunda olanların davranışında tecessüm etmiş ve etmektedir.

Bilindiği üzere Habil aktif iyiliği, Kabil aktif kötülüğü temsil eder.

Bu zihniyetler tarihî süreç içinde hep var olmuştur.

Bizim coğrafyamızda genel olarak yerli olmayanlar, sabetayist ve gayrı Müslim masonik çete mensupları Kabil ruhlu olarak aktif kötülük merkezlerini oluşturmuş, eleman devşirmiş ve hep kötülük üretmiştir.

Siyonist haçlı zihniyetinin piyonu olan ittihatçı, jön Türkçü taife mevcut kötülerin ataları durumundadır.

Günümüzde İttihatçı zihniyetin muakkipleri ve dostları aktif kötülük üretmeye devam ediyor. 

Bunların temel ve vazgeçilmez ilkeleri  "Halka rağmen halk için"dir.

İslam’a ve Müslüman’a ebedi düşmandırlar.

İflah olmaz münafık, fasık ve müfsitlerdir.

Bahsi geçen zihniyet hep "hayra engel, şerre destek" olmuştur, Siyonist haçlıların sözcülüğünü daim olarak yapmış ve olmaya devam etmektedir.

Gayrı Müslim olduklarından manevi anlamda batı/batıl anlayışın temsilcisi ve taşıyıcısı, maddi kalkınmanın engeli olmuştur ve olmaya devam etmektedir.

Aktif kötülüğün peşinde olanların tek bir vazifesi olmuştur daim olarak.

Takoz olmak. Hayatı millete ve bütün insanlara zehir etmek ve büyük şeytana hizmet etmek.

Kötülüğü temsil eden bu zihniyet İçtimai hayatımızı bozan her düzenlemeyi alkışlarken, zararlı olanı destekleyen mecralara öncülük etmektedir.

Kabil kafalı ve nemrut soylu  olduklarından bunlara anlatılacak ve izah edilecek bir durum yoktur.

Hâsılı kelam şeytani Aktif kötülük zihniyetini durdurmanın bir tek yolu vardır.

Onu deşifre etmek ve milleti inandırmak ve onların her şeyini boykot etmektir. Ülkemizde ve dünyada Aktif kötülük merkezleri olan Fetolar, masonlar ve iltisaklıları deşifre edildikçe zarar ziyan azalacaktır.

Selâm ve sabırla... 19.06.2025

Vazgeçmeyecekler

Vazgeçmeyecekler

Veysi ERKEN Dr.

Müslüman ve insan olan şu gerçeği kabul etmek, ona göre tedbir almak, hazırlık yapmak, silahlanmak mecburiyetindedir.

Gerçek şudur.

Siyonistler “arz-ı mev’ud” amacından, Siyonist haçlı zihniyeti istila ve talan anlayışından, insanları imha etme ve sömürü isteğinden vazgeçmezler.

Zira Siyonist haçlı anlayışı yıkıma, İslam merhamete istinad ediyor.

Gazze’de, Filistin’de, İran’da, Lübnan’da, Sudan’da, Libya’da, Doğu Türkistan’da, Afrika’da, Miyanmar’da, Hindistan’daki yıkımlar, istilalar, soykırımlar bunu fazlasıyla göstermektedir.

Bilinmelidir ve unutulmamalıdır ki, Siyonist haçlı zihniyeti “DEMONCU”dur, şeytanidir.

Şeytanlar ve şeytanlaşmışlar asla kötülükten, kötülük yapmaktan ve uşaklarına kötülük yaptırmaktan vazgeçmezler.

Evet.

Siyonistler “arz-ı mev’ud” amacından, Siyonist haçlı zihniyeti istila ve talan anlayışından, insanları imha etme ve sömürü isteğinden vazgeçmezler.

2000 yıldır vazgeçmiş değillerdir.

Fırsat bulduklarında soykırımdan, yıkımdan, talandan vazgeçmediklerini, soykırımlarını arttırdıklarını bütün insan olanlar bilmektedir.

Yeryüzünde merhamet medeniyetini hâkim kılmak isteyenler Siyonistlere, haçlı anlayışına, şeytanın, demon’un sözcülerine karşı daima teyakkuz, hazırlık halinde olması ve onlarla savaşması, cehd ve cihad etmesi şarttır.

Cehd ve cihad insan olan herkes için şarttır.

“Onlarla savaşın ki, Allah onları sizin elinizle cezalandırsın, onları rezil rüsvâ etsin, sizi onlara karşı başarılı kılsın, inananların yüreklerine su serpsin, kalplerindeki öfkeyi yatıştırsın. Allah dilediğinin tövbesini kabul eder. Allah bilmekte, hikmetle yönetmektedir.  Tevbe-14” buyrulmaktadır.

Hatırdan asla çıkarılmamalıdır.

Siyonistler DÜNYAYI asırlardır yakmaya, yıkmaya, sömürmeye çalışmaktadır.

Günümüzde oluşturduklar kışlalarla, edindikleri köleler ve işbirlikçilerle, İsrail denilen terör örgütüyle coğrafyamızı yakmaya yıkmaya, işgal etmeye, katliama ve soykırıma devam ediyor.

Bizden zannettiğimiz liderler sessizlik deryasında boğulmaya devam ediyor, orduları harekete geçirmiyor, GAZZE’NİN ve Coğrafyamızın ölümünü, yok olmasını bekliyor, içeriden vurulmamak için tedbir almıyor.

Siyonistlere karşı tedbir almak ve onlarla savaşmak Allah’ın onları ellerimizle cezalandırması demektir.

Onlarla, İsrail’le, Amerika’yla, İngiltere’ye, kısaca bütün Siyonistlerle elbirlik, birlik halinde savaşmak merhamet medeniyetini kurmak için gayret edenlerin, insan olanların vazifesidir.

Unutulmamalıdır ki “tefrikada azap, birlikte rahmet vardır”

Kesret içinde vahdet, birlikte olmak başarıyı beraberinde getirir.

Merhamet medeniyetinin kurulmasını sağlar.

Müslümanlar ve insan olanlar Siyonist katillerin, arz-ı mev’udçuların, istilacı haçlıların amaçlarından asla vazgeçmeyeceklerini bilmeleri, ona göre tedbir almaları, elbirlik etmeleri zaferlerini mümkün kılacaktır.

İnsan olanlar bu birliği sağlamakla mükelleftir.

Selam ve Sabırla… 19.06.2025

 

 

18 Haziran 2025 Çarşamba

İçeriden Vurulmamak İçin...

İçeriden Vurulmamak İçin...

Veysi ERKEN Dr.

İçeriden vurulmamak için ACİL tedbir alınması şarttır, farzdır, gereklidir.

Bilindiği üzere İslam’a ve Müslümanlara en büyük zararı münafıklar, ikiyüzlüler, çok yüzlüler, Müslüman görünümlüler vermektedir.

Ayette bu münafık şeytanlar şöyle ifade edilir. “İman edenlerle karşılaşınca “inandık” derler, şeytanlarıyla baş başa kaldıklarında ise “Biz sizinleyiz, biz yalnızca alay etmekteyiz” derler Bakara-14

İçeriden vurulmamak için ACİL bir şekilde içimizdeki münafık karakterli Siyonistlerin, sabetayistlerin, pakradunilerin, meşhedilerin deşifre edilmesi gerekir.

İran bunun örneklerindendir.

İran öncelikle içerden vurulmuştur Suriye’de, Lübnan’da, Tahran’da, Tebriz’de, İsfahan’da.

İçten vurulmada içlerindeki Siyonist meşhedilerin önemli rol oynadığı dillendiriliyor.

“Hırsız içeriden olunca kapı kilit tutmaz” misali ihanet içerden, hainler Müslüman görünümlü olunca emniyet sağlanmaz, sağlanması zorlaşır.

Bunun için içimizdeki Siyonistlerin, sabetayislerin, pakradunilerin ACİLEN deşifre edilmesi gerekir.

Maalesef Siyonistlerin, İsrail’in, Trumların casusluğunu yapan parti başkanı, sanatçı, manken, bürokrat kılıklı olanların var olduğunu sokaktaki insanımız dillendiriyor, hatta bazılarının yakalandığı haberleştiriliyor.

Bunlar doğru olsa bile yetersizdir.

Siyonistlerin uşaklığını yapanların hepsinin deşifre edilmesi, ifşa edilmesi, tedbir alınması içten vurulmamak için şarttır, farzdır.

Bunların, münafıkların, müfsitlerin “Kalplerinde bir bozukluk (maraz) vardır, Allah da onlardaki bozukluğu arttırmıştır. Yalan söylemeleri yüzünden, kendilerine acı veren bir azap da vardır. Onlara “Yeryüzünde fesad çıkarmayın, düzeni bozmayın” denildiğinde, “Hayır, biz yalnızca ıslah edenleriz. Biline ki, gerçekten bozanlar, müfsidler onların ta kendileridir, ama farkında olmuyorlar. Bakara 10-12”

Hâsılı kelam içeride müfsitlik yapan, fesat çıkaran Siyonistler, sabetaycılar, pakraduniler vs ifşa edilmedikçe içeriden vurulma devam eder. İran durumuna düşeriz.

Allah korusun.

Şimdi uyanık olma, tedbir alma ve Siyonistleri deşifre etme zamanıdır.

Selam ve Sabırla… 18.06.2025

Cennette ekmek yiyeceğim

Cennette Ekmek Yiyeceğim

Veysi ERKEN Dr.

Bir tarafta ümmeti sömüren sırtlanlar, çakallar, kuduz köpekler öbür tarafta cennette ekmek yiyeceği inancında, ümidinde olan çocuklar, sabiler, halden düşmüş ihtiyarlar.

Ümmete kene gibi yapışan, yapıştırılanlar milyar dolarları Truplara, Siyonistlere, katillere, soykırımcılara aktaran krallar, sultanlar, başkanlar, emirler var coğrafyamızda.

Siyonistlerce koltuklarına, saraylarına oturtulmuş Salmanlar, sisiler, Abbaslar ve daha niceleri.

Evet.

Bunlar içimize yerlertirilmiş, büyütülmüş hainler ve uşaklar taifesi.

Ümmetin mazlumları açlıkla, yoklukla, evsizlikle boğuşurken bunlar sefih bir hayatın içinde, leş kargaları gibi ümmetin imkânlarına çökmekte ve kuduz köpekler gibi imkânları, varlıkları Trumplara, İngilizlere, Fransızlar, kısaca Siyonist haçlılara aktarmakta.

Ya milletin, ümmetin mazlumları ne halde.

Gazze’de, Doğu Türkistan’da, Mıyanmar’da, Kunduz’da ve mazlum coğrafyalarda çocuklar, yaşlılar, hastalar yokluk, açlık pençesinde.

Bilhassa çocuklar ölmek istiyor cennette ekmek yiyeceğim ümidiyle.

Dün “ölmek istiyorum cennette ekmek yiyeceğim” sözünü işitince ağladım, tıkandım, konuşamaz, cevap veremez oldum.

Kurban ibadetinin ifası için Afganistan’ın Kunduz bölgesine giden bir dosttan duydum bu sözlü. Benzer feryatlar Gazze’den günlerce, aylarca yükseliyor zaten.

Ama Afganistan’da, Kunduz’da yükselen bu feryadı, ümidi yeni duydum.

“Ölmek istiyorum Cennette ekmek yiyeceğim”

Yedi sekiz yaşlarındaki çocuğun feryadı.

Belki hayatında ekmek yememiş.

Siyonistlerin bombaladığı, Trumların işgal ettiği, yokluğa sürüklediği Afganistan’dan, Kunduz’dan yükseliyor bu feryatlar.

“Cennette ekmek yiyeceğim” ümidi ve imanı ile yaşayan çocuklar ve dünyayı sömüren Siyonist haçlılara milyar dolarları, petrolleri akıtan kuduz sultanlar, krallar.

Ümmetin halini, çocukların feryatlarını, yaşlıların vaziyetini görmüyor Siyonistlere köpeklik yapanlar.

Her şeye rağmen ümitliyiz.

Allah’tan ümidimizi kesmeyenleriz.

İyiliği yeryüzüne yaymaya çalışanlar, merhamet yüklü olanlar vardır.

İyiliğin yeryüzüne hâkim olması için çabalayanlar vardır.

Yeryüzünde de çocuklar ekmek yesin diye yollara düşenler, Gazze’ye, Kunduz’a ve dünyanın her tarafına yola revan olanlar vardır.

Krallara, sultanlara, sisilere, Abbaslara, Siyonist katil, soykırımcı efendilerine rağmen iyilik kervanları yürüyecek, Siyonistler uşaklarıyla birlikte yenilecek ve zafer inananların olacaktır inşallah.

Yeter ki imanı kâmil sahibi olalım ve hakkıyla cehd ve cihad halimde olalım.

Ey çocuk.

Ümidini kaybetme.

Gayretimiz bu dünyada da ekmek yiyebilmen içindir.

Selam ve Sabırla… 18.06.2025

 

17 Haziran 2025 Salı

Öleceğin Yere Gideceksin

Öleceğin Yere Gideceksin

Veysi ERKEN dr.

Cihadtan ve savaşmaktan kaçınanların hali, tutumu ve ölümden kaçamayışlarını ayetler şu şekilde vuzuha kavuşturmaktadır.

“O zaman siz dönüp hiç kimseye bakmadan yukarı doğru çekiliyordunuz; peygamber ise arkanızdan sizi çağırıyordu, kaybettiklerinizin ve başınıza gelenlerin üzüntüsüne katlanabilmeniz için (söz tutmamanıza karşılık) Allah size tasa üstüne tasa verdi.

Allah yaptıklarınızdan haberdardır.

Sonra o kederin ardından Allah size bir güven, bir grubunuzu kendinden geçiren uyuklama hali verdi; bir grup da kendi canlarının derdine düşmüşler, Allah hakkında haksız yere Cahiliye düşüncelerine kapılarak, “Bu işten bize ne?” diyorlardı.

De ki: “İşin tamamı Allah’a aittir.” Sana açmadıklarını içlerinde gizliyorlar:

“Bu işte bizim görüşümüz alınsaydı burada öldürülmezdik” diyorlar.

De ki: “Evlerinizde dahi olsaydınız, yine de haklarında ölüm yazılmış olanlar ölüp düşecekleri yere geleceklerdi.

Bu, Allah’ın içinizde olanı ortaya çıkarması ve kalplerinizdeki şüpheyi gidermesi içindir. Allah kalplerde olanı bilir. Âl-i İmran, 153-154”

Evet.

İnanan insan ölümün kendisine nerede takdir edildiğine inanır ve tedbirini almaya devam eder.

Öleceğimiz yere evimizde olsak da çıkıp gideriz.

Bunun milyonlarca misali vardır.

Tarihten misal vermeye gerek yoktur.

Güle oynaya evinden, iş yerinden çıkıp öleceği yere gidenlerin haddi hesabı yoktur. Önemli olan inanarak, tedbir alarak hayatımızı rıza-i bari'ye uygun yaşamaya çalışmamızdır.

Dilimizde “tedbir takdiri değiştirmez” diye bir söz vardır.

Bu söz hayatı özetler.

İnsan tedbir almakla mükelleftir.

Allah’ın yarattığı sebepleri de unutmayalım.

Selam ve Sabırla… 17.06.2025

Tek Başına Kalsan da Gazze’yi Unutma

Tek Başına Kalsan da Gazze’yi Unutma

Veysi ERKEN Dr.

Tek başına kalsan da Gazze’yi unutma.

Tek başına kalsan da “ümmet” olduğunu unutma.

Tek başına kalsan da inancını kaybetme.

La ilahe illallah, Muhammed’un resulullah demekten ve cihad etmekten vazgeçme, diren, erteleme.

Tek başına kalsan da yardımın ve fethin Allah’tan olduğuna inan ve cehdini esirgeme, Yahya Sinvar’lar, Osman Batur’lar, Şeyh Şamiller gibi.

Tek başına kalsan da Gazze’liler ve Kassam Tugayları İslam’ı yaşa ve gerçekten Müslüman olanın, insan olanın izzetini, şerefini ve ahlakını yaşa, yaşat ve korumaya çalış,

Siyonist haçlı zihniyetine, uşaklarına, işbirlikçilerine karşı diren. “cehennemin Kapıları”nı soykırımcılara aç, tepelerine “siccin” yağdırmaya çalış.

Parolan “Ya şahadet Ya Zafer” olsun.

Biiznillah yıkıma, işgale, soykırıma, vahşete, unutulmuşluğa, yalnızlığa, sessizliğe, suskunluğa rağmen zafer Gazzelilerin, inananların olacak.

Allah’ın vahyini yaşayanlar, insan olanlar “nasrun minellah ve fethun karib Saff-13” ayetinin hükmüne inanıyor ve “İyyake Na’budu ve İyyake Nestain” ayetinin gereğini yapıyor.

Sen de inan, güven, sabret ve yardımı sadece Allah’tan bekle.

Ve.

Abid Efendinin diliyle unutma.

 

“İntikam

Unutma gördüğün hakareti bil,
Kinini kalbinde sakla, uyutma.
Ağlama, gözünün yaşını sil,
Bekle zamanını, fakat unutma.

Unutma Bulgarı, Sırbı, Yunanı,
Kinini kalbine ateşle yazdır.
Unutma sel gibi çağlayan kanı,
Ölürsen bunları taşına yazdır.”

https://www.tarihduragi.com/2017/11/abid-efendi-intikam-siiri.html

Selam ve Sabırla… 17.06.2025

16 Haziran 2025 Pazartesi

Demokrasi Değil DEMONKrasi

Demokrasi Değil DEMONKrasi

Veysi ERKEN Dr.

DEMONKrasi demokrasi diye bir şey yutturuluyor dünyada.

Esasında dünyanın genelinde demokrasi değil, DEMONKrasi (şeytan idaresi) hâkim. Bu tabiri İhsan Süreyya Sırma hocanın söyleşi kitabında okudum.

İhsan hoca Milli Gazete’de bir yazısından dolayı kovulmuş.

İşte röportajında bundan ve DEMONKrasiden bahsediyor.

Cevabı şu.

“Sadece Erbakan Hoca'yı değil...

Partiyi, partinin yaptıklarını, seçim sistemini...

Sadece Fazilet'i değil, Türkiye'deki seçim sistemini de eleştirmiştim. Zannediyorum aynı yanlışlar bugün de yapılıyor.

İş ehline verilmiyor.

Bazen bu demokrasiye karşı olduğumu söylüyorum.

Neden karşıyım?

Aslında demokrasi denilen şey, insanlara yanlış anlatılıyor.

Demokrasi kelimesi de yanlış telaffuz ediliyor.

Türkiye'de özellikle "demokratik olsun" ifadesi "doğru olsun" anlamında kullanılıyor. Hâlbuki bu anlamlandırma tamamen yanlış...

Doğru ayrı, demokratik ayrı...

Nasıl eleştiriyorum?

Türkiye'de veya başka yerlerde demokratik bir seçim olduğu zaman partiler adaylarını belirliyor.

Zavallı seçmenler de gidip partinin seçtiği bu adamı bir daha seçiyor.

Seçmenlerin, bu adayların belirlenmesinde, bir etkisi yok.

Nasıl etkisi yok?

Mesela ben Siirtliyim, bir parti beni Muğla'dan aday gösteriyor. Muğlalılara "A Partisinden İhsan Süreyya'yı aday koyduk, ikinciye de Mardin'den Adnan Demircan'ı getirdik, üçüncüye de mesela Samsun'dan Musa Uzunkaya'yı getirdik." diyorlar. Muğlalılar, "Biz bunları tanımıyoruz. Muğla'da insan çok." diyorlar.

Onlara "Sizin kafanız çalışmıyor." deniliyor. Onların yerine adayları Ankara belirliyor. Böyle demokrasi olur mu? Onun için -Allah rahmet eylesin- benim Hocam Hamidullah Hoca buna "demonkrasi" diyordu.

Demokrasi Yunancada halk idaresidir.

Ama demonkrasi, şeytan idaresi demektir. "Demon" şeytan demek... Hamidullah Hoca rahmetli, bu demokrasilere gülüyordu. "Bu demokrasi değil, demonkrasidir." diyordu. Yani şeytan idaresi...

Türkiye'de birçok il kendi milletvekillerini tanımıyor. İsim vermeye gerek yok.”

Demonkrasi yeterince ve sarih bir şekilde anlaşılmıştır diye düşünüyorum. Tabii ki tefekkür edebilenlere diyorum.

Selam ve Sabırla… 16.06.2025

 

*İhsan Süreyya Sırma kitabı Pervari'den Paris'e, söyleşi, Adnan Demircan, Beyan yayınları, 2. Baskı, İstanbul - 2023, s. 352

 

Çelik Yumruk İndirilmelidir

Çelik Yumruk İndirilmelidir

Veysi ERKEN Dr.

Atasözüdür.

Unutmayalım ve gereğini yapalım.

“En iyi savunma hücumdur”

Evet.

İpek kadifeye sarılı çelik yumruklar savunma halinde değil, saldırı durumunda olmalıdır.

Siyonist denilen İsrail kışlası ve efendilerine saldırı olmalıdır.

Savunma işe yaramaz. Çelik yumruk devrede olmalıdır.

Karabağ’da görülmüş ve netice alınmıştır biiznillah.

Aynı kararlılık ve saldırı İsrail kışlasına yapılmalı ve tasfiye edilmelidir.

Siyonistler başka bir dilden anlamaz.

Temel ve vazgeçilmez hedefleri Türkiye’dir.

Onun için etrafımıza, Gazze’ye, Suriye’ye, Filistin’e, İran’a, Irak’a, Gürcistan’a, Azerbaycan’a vs. saldırdılar, saldırıyorlar.

Siyonistlere saldırı vakti gelmiş ve geçmiştir.

Evet.

“Seni yemeden önce sen onu ye” sözü insan olmayan, insan olamayanlar için söylenmiştir.

Siyonistler insan değil, insan görünümlü şeytanlardır.

“Seni yemeden önce sen onu ye” sözü Siyonist haçlı sürüsü için ifade edilmiştir.

Siyonist haçlı sürüleri dünyayı yemeden dünya onları yemelidir ki, yeryüzünde huzur, güven, emniyet ve sükûn olsun.

Siyonist haçlı zihniyeti “tek dişi kalmış canavar” mesabesindedir.

Siyonist haçlı zihniyeti “Seni yemeden önce sen onu ye” ki dünya kurtulsun, huzur bulsun.

Gazze, Kudüs, Filistin, Doğu Türkistan ve bütün mazlumlar özgür, bahtiyar ve mesut olsun.

Merhum Mehmet Âkif;

“Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım;
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

Garbın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar.
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imânı boğar,
'Medeniyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?

Arkadaş, yurduma alçakları uğratma sakın;
Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.
Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın,
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

Bastığın yerleri 'toprak' diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı.
Verme, dünyâları alsan da bu cennet vatanı.

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ!
Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Hudâ,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ.

Evet.

Vatanımızdan cüdâ olmamak, dünyaya huzur ve refah katabilmek, insanları özgürleştirebilmek için Siyonist haçlı zihniyetini tecrit etmek ve yemek mecburiyetindeyiz.

Savunmada kalmamalıyız, Karabağ’da olduğu gibi onlara saldırılmalı ve tasfiye edilmelidirler.

“Seni yemeden önce sen onu ye” ilkesini uygulamak ve çelik yumruğumuzu tepelerine indirmekle mükellefiz.

Aksi takdirde bizi ve coğrafyamızı yemeye devam edecek ve insanlık yok olacak.

Selam ve Sabırla… 16.06.2025