Bollukta ve Darlıkta Harcarlar
Veysi ERKEN Dr.
Takva sahipleri, müminler, insan olanlar Allah yolunda harcarlar, fakirlere, yoksullara, mazlumlara, SESSİZ KIYAMETİ yaşayanlara mallarını sebil ederler, gönüllerini açarlar.
“Onlar (takvâ sahipleri) bollukta da darlıkta da Allah yolunda harcarlar, öfkelerini yenerler, insanları affederler. Allah işini güzel yapanları sever. Âl-i İmrân-134”
Onlar ünsiyet sahibidirler. Malı toplayıp sayanlardan değildir. “Arkadan çekiştiren, ayıp kusur arayan, servet toplayan ve onu sayıp duran herkesin vay haline! O, malının kendisini sonsuza kadar yaşatacağını zanneder. Hümeze, 1-3” ayetinde belirtilen hâle düşmez. Felaket zamanında, SESSİZ KIYAMET günlerinde daha fazla iyilik ve hayırda yardımlaşır ve yarışır.
Büyük bir afet ve felaket, SESSİZ KIYAMETİ yaşıyor GAZZE.
Yüz yılın en büyük açlığı, yokluğu, soykırımı yaşıyor GAZZE.
Bizler Müslüman olarak Rabbulaleminin emrettiği gibi davranmakla mükellefiz. Siyonist haçlılar büyük bir afete, yıkıma, can ve mal kaybına vesile oldu.
Gazzede tahminin ötesinde yıkıma, soykırıma yol açtı.
Şimdi daha çok dayanışma, yardımlaşma ve hayırda yarışma vaktidir.
Evet, yaraları sarma ve acıları hafifletme, dindirme vaktidir.
Elimizden, maddi ve manevi imkânlarımızdan ne geliyorsa infak vaktidir. Ayette “Allah yolunda sevdiğiniz şeylerden harcamadıkça iyiliğe asla eremezsiniz. Ne harcarsanız Allah onu hakkıyla bilir. Âl-i İmrân-92”
Şimdi Allah yolunda daha fazla harcama ve infak zamanıdır ki, iyiliğe erelim.
Elbette her Müslüman mümin ve insan olan iyiliğe erme çabasındadır.
Allah, yüklenebileceklerimizden de mükellef ve sorumlu tutar. Her birimizin yüzünü çevirdiği bir yön ve tuttuğu bir yol, yöntem vardır. Biz yüzümüzü Allah’a çevirmekle mükellefiz. “Herkesin yüzünü ona doğru çevirdiği bir yönü vardır. Öyleyse hayırlarda yarışın. Nerede olursanız olun, Allah sizin hepinizi bir araya getirecektir. Şüphesiz Allah her şeye kadirdir. Bakara-148”
Hem yüzümüzü, yönümüzü O’na çevirmeliğiz hem de “hayır”da yarışmalıyız. Hayırda yarışmak ve yardımlaşmak bizi cennetine nail edecek, GAZZE’DEKİ SESSİZ KIYAMETİ bitirecek inşallah.
Siyonist haçlı sürüleri ne kadar yıkıma sebep olmuşsa yeise düşmemeliyiz ve yardımlarımızı esirgememeliyiz. Çünkü biz insan olarak "İyilik ve takvâ hususunda yardımlaşın, günah ve haksızlık yolunda yardımlaşmayın. Allah’tan korkun, çünkü Allah’ın cezası çetindir. Maide 2" ayetinde belirtilen anlayışı yaşamakla mükellefiz.
Elbette Siyonist haçlı zihniyetinin piyonları, uşakları ve şeytanları boş durmayacak. Şeytani işlerine devam edecek. Bizleri hayırda yarışmadan, iyilik ve takva üzerinde yardımlaşmadan alıkoymaya çalışacak.
SESSİZ KIYAMET.
Bence Gazze’deki SESSİZ KIYAMET kendimizi daha fazla sorgulamamıza vesile olmalıdır.
Dayanışmamızı, yardımlaşmamızı ve ahlakımızı güzelleştirmemize vesile olmalıdır. Rabbualemin iyiliği "İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı taraflarına çevirmeniz(den ibaret) değildir. Asıl iyilik, Allah’a, ahiret gününe, meleklere, kitap ve peygamberlere iman edenlerin; mala olan sevgilerine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, (ihtiyacından dolayı) isteyene ve (özgürlükleri için) kölelere verenlerin; namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren, antlaşma yaptıklarında sözlerini yerine getirenlerin ve zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda (direnip) sabredenlerin tutum ve davranışlarıdır. İşte bunlar, doğru olanlardır. İşte bunlar, Allah’a karşı gelmekten sakınanların ta kendileridir. Bakara 177" biçiminde tanımlar ve yaşamamızı ister. Hâsılı kelam Rabbimiz bizleri bize anlattığı ve öğrettiği kamet ve istikamette yaşamayı nasip etsin.
Ve.
Bizlere her zaman, özellikle sıkıntılı bu günlerde, Siyonistlerin büyük yıkıma, mağduriyete, mazlumiyete yol açtığı bu günlerde "İyilik ve takvâ hususunda yardımlaşın, günah ve haksızlık yolunda yardımlaşmayın. Allah’tan korkun, çünkü Allah’ın cezası çetindir. Maide 2" ayeti mucibince yaşamayı, dayanışmayı, yardımlaşmayı ve hayır üzere yarışmayı, bolluk ve darlık günlerimizde rızasına uygun harcamayı nasip etsin.
Selam ve sabırla... 28.07.2025
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?