21 Temmuz 2025 Pazartesi

İslam Dışında Kendisine DİN arayanlar

İslam Dışında Kendisine DİN arayanlar

Veysi ERKEN Dr.

“Ne ekersen onu biçersin”  ehemmiyetli bir tespittir.  “Şehirleri imar ederken nesilleri ihmal etmemek gerekir”

Yoksa ihmal edilen nesil, imar edilen şehirleri, hayatları tahrip ve yok eder.

Bugün bunu yaşıyoruz ve gençlik “İslam” ile İhya edilmediği için kendini ve şehirlerini imhaya çalışıyor.

Bilindiği üzere hangi din olursa olsun müntesiplerinin hayatını tanzim eder.

İslam, kapitalizm, sosyalizm, Şintoizm, Budizm, Siyonizm, kadına tapma, heva ve hevesi ilah edinme vs müntesiplerinin hayatını tanzim ediyor.

Dinin genel tanımından kolaylıkla anlaşılır. “Dinin terim anlamını yakından ilgilendirenler şunlardır: Ceza ve karşılık, İslâm, örf ve âdet, zül ve inkıyâd, hesap, hâkimiyet ve galibiyet, saltanat ve mülkiyet, hüküm ve ferman, makbul ibadet, millet, şeriat, itaat”

“Kur’ân-ı Kerîm’de din kelimesi doksan iki yerde geçmektedir; ayrıca üç âyette de (et-Tevbe 9/29; es-Sâffât 37/53; el-Vâkıa 56/86) değişik türevleri yer almıştır. Bu âyetlerde dinin başlıca şu anlamlarda kullanıldığı görülür: Zül, yönetme-yönetilme, itaat, hüküm, tapınma, tevhid, İslâm, şeriat, hudûd, âdet, ceza, hesap, millet.

Kur’an anlayışında “Din Allah tarafından konulan ve insanları O’na ulaştıran yoldur. “Muhlisîne lehü’d-dîn” ifadesinde vurgulanan ihlâs kişinin bütün hayatını yüce Allah’a vakfetmesi, bütün samimiyetiyle O’na bağlanıp teslim olmasıdır; sadece sıkıntı ve üzüntü anında Allah’a yönelmek değil her zaman O’nu hatırlamak ve koyduğu ilkelerden ayrılmamaktır.” https://islamansiklopedisi.org.tr/din

Maalesef Kür’an-ı Kerimin okunmasını, öğrenilmesini, anlaşılmasını ve yaşanmasını nesillere öğretmediğimiz müddetçe, Hz. Muhammed Mustafa’nın sav sünnetini, yaşayışını insana kazandırmadığımız takdirde İslam Dışında Kendisine DİN arayanlar çoğalacak, sapıtacak, çıplaklığa, paraya, heva ve heveslere, putçuluğa, kadına, erkeye tapınmaya yönelebilecektir.

Bunun da bedeli ağır olmaktadır.

Allah vahyi ile bize bir hayat nizamının dairesini belirlemiştir.

“Bugün sizin için dininizi ikmal ettim, üzerinizdeki nimetimi tamamladım, din olarak sizin için İslâm’a razı oldum” el-Mâide -3” ayetinde ifade edildiği gibi İnsanoğlu için İSLAM din olarak belirlenmiştir.

“Onlar Allah’ın dininden başkasını mı arıyorlar! Oysa göklerde olanlar da yerde olanlar da isteyerek veya istemeyerek hep O’na boyun eğmişlerdir ve O’na döndürüleceklerdir. De ki: “Biz Allah’a ve bize indirilene; kezâ İbrâhim, İsmâil, İshak, Ya‘kūb ve torunlarına indirilenlere; yine Mûsâ, Îsâ ve bütün peygamberlere rableri tarafından verilenlere iman ettik. Onlar arasında ayırım yapmayız ve biz O’na teslim olmuşuzdur. Kim İslâm’dan başka bir din arama çabası içine girerse, bilsin ki bu kendisinden asla kabul edilmeyecek ve o âhirette ziyan edenlerden olacaktır. Âl-i İmrân, 83-85

İslam dışında kendine din arayanlar hüsrana uğrayanlar, hayatı zehire dönüşenler, mutsuzluk çukurunda debelenenler olmuşlardır.

Dünya hayatını kendilerine zehir etmişler ve etmeye devam etmektedirler. Çünkü “Kuşkusuz Allah katında din İslâm’dır. Kitap verilenler, ancak kendilerine ilim geldikten sonradır ki, aralarındaki hak tanımazlık yüzünden ayrılığa düştüler. Allah’ın âyetlerini inkâr edenler bilmelidirler ki Allah’ın hesabı çok çabuktur. Âl-i İmrân-19”

Nesilleri ihya etmek istiyorsak onların gönlüne vahyi ve Hz. Muhammed’in yaşayış tarzını, kısaca İSLAM’I nakşetmekle mükellefiz.

Buna yönelmediğimiz takdirde ferdi ve içtimai bunalı artacak ve toplum olarak yok olma çukuruna yuvarlanacağız.

Mevcut gidişat yokluğa doğrudur, Allah’ın verdiği nimet kesiliyor.

“Bu böyle olmuştur; çünkü Allah, bir topluluğa lutfettiği nimetini, onlar kendilerini değiştirmedikçe değiştirmez ve Allah her şeyi işitip bilmektedir. Enfâl-53

Selam ve Sabırla…21.07.2025

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?