27 Temmuz 2025 Pazar

Kendini Atatürkçü, Kemalist Yaftalayanların Ekseriyeti Sahtekârdır

Kendini Atatürkçü, Kemalist Yaftalayanların Ekseriyeti Sahtekârdır

Veysi ERKEN Dr.

Uğur Mumcu'nun Bu ülkede banka soyarken kar maskesi, ülke soyarken Atatürk maskesi takılır" sözü kendilerini Atatürkçü, Kemalist diye yaftalayanların maskesini düşürmeye, gerçek zihniyetlerini ortaya çıkarmaya yeterlidir.

Şerir, yerli ve milli olmayan bu taife Mustafa Kemal’e ait olanları okumaz, duymaz, unutturmaya çalışır.

Bu taifeye diyorum ki, samimi iseniz bu metinleri okuyunuz ve gereğini yapınız.

Mustafa Kemalin meclise gönderdiği telgraf.

“Meclis’e gönderdiği telgrafın orijinali ise şu şekildeydi:

Ankara, 21 Nisan 1920

Kerim olan Allah’ın izniyle Nisan’ın 23’üncü Cuma günü, cuma namazını müteakip Ankara’da Büyük Millet Meclisi açılacaktır.

Büyük Millet Meclisinin açılış gününü cumaya denk getirmekle bu mübarek günün bereketinden istifade edilecektir.

Açılıştan önce bütün mebuslarla Hacı Bayram-ı Veli Camii’nde cuma namazı kılınarak Kur’an-ı Kerim’in nuru ve Peygamber’e salâvattan feyz alınacaktır.

Namazdan sonra lihye-i saadet ve sancak-ı şerif taşınarak Meclis binasına gidilecektir.

Bugünden itibaren Ankara vilayet merkezinde Kur’an-ı Kerim hatmi ve Buhari-i şerif okunmasına başlanacak ve Kur’an hatminin son bölümü hayırlı, uğurlu olması için cuma namazından sonra Meclis binası önünde tamamlanacaktır.

Yaralı ve kutsal vatanımızın her köşesinde aynı şekilde bugünden itibaren Buhari ve Kur’an hatmi okunarak cuma günü ezan-ı Muhammedi’den evvel minarelerde salâvat-ı şerife irat edilecektir.

Meclisin açılışından dolayı her tarafta cuma namazından evvel münasip surette mevlid-i şerif okunacaktır.

Cenab-ı Hak’tan muvaffakiyet niyaz olunur.

Heyet-i Temsiliye namına Mustafa Kemal”

https://www.yenisafak.com/video-galeri/gundem/cumhurbaskani-erdogan-bu-ulkeyi-kuran-esas-irade-budur-diyerek-ataturkun-tbmmnin-acilisina-gonderdigi-telgrafi-okudu-4724508

İkincisi sürekli cumhuriyetin kurucu değerlerinden bahseden Kemalist, Atatürkçü geçinen gazeteci, yazar, politikacı, sanatçı vs. taife okuyun, öğrenin diyorum.

Biliyorum sahtekârlıklarının bilinmesini istemezler.

Bilindiği üzere sahtekâr taife pek alıngandır.

Sahtekârlıklarının teşhir edilmesinden hoşlanmaz. Münafık karakterli olduklarından açıklıktan hoşlanmazlar.

Bakınız cumhuriyet rejiminin ilan edildiği 29 Ekim 1923 tarihli belge ortada. Bu belgeye sahip çıkınız ve uygulanmasını savununuz. Açıkça  Türkiye Devleti’nin dini, din-i İslâm’dır. Resmî lisanı Türkçe’dir” ilkesini her dakika terennüm ediniz.

Yapar mısınız?

Zannetmiyorum.

Bilesiniz ki, ahlaksızlığınızı her dem dile getireceğiz.

Kaçış yok.

İşte belge inceleyiniz, tefekkür ediniz ve meşhur ifade ilet titreyip gerçeğe dönünüz.

364 numaralı “Teşkilât-ı Esasiye Kanunu’nun bazı mevaddının tâdiline” yani “Anayasa’nın bazı maddelerinin değiştirilmesine” dair kanun şöyle idi:

“Birinci Madde: Hâkimiyet, bilâ kayd ü şart milletindir. İdare usulü halkın mukadderatını bizzat ve bilfiil idare etmesi esasına müsteniddir (dayanır). Türkiye Devleti’nin şekl-i hükümeti Cumhuriyet’tir.

İkinci Madde: Türkiye Devleti’nin dini, din-i İslâm’dır. Resmî lisanı Türkçe’dir.”

https://www.haberturk.com/yazarlar/murat-bardakci/1691337-94-yildonumunde-ilk-defa-yayinlaniyor-iste-cumhuriyetin-kurulus-belgeleri

Evet, Cumhuriyetin kurucu değeri İslam’dır. Bu hakikat son mesajda da dile getiriliyor. İşte son mesaj. Bir vasiyet hükmünde vefattan onbeş gün öncesine ait.

"Bütün Dünyanın Müslümanları, Allah'ın son Peygamberi Hz. Muhammed'in (S.A.V) gösterdiği yolu takip etmeli ve verdiği talimatları tam olarak tatbik etmeli.
Tüm Müslümanlar Hz. Muhammed'i örnek almalı ve kendisi gibi hareket etmeli. İslamiyet’in hükümlerini olduğu gibi yerine getirmeli; zira ancak bu şekilde insanlar kurtulabilir ve kalkınabilir.”
Kaynak: Prof. Dr. Hanif Faruk; Urduca yayınlarda ATATÜRK; A.Ü. Dil ve Tarih-Coğrafya Fak. Yayınları; Ankara 1979; S:102

Daha nasıl ifade edilebilir.

Daha önce ifade ettiğimi tekrarlayayım.

Sürekli cumhuriyetten ve kurucu değerlerine bağlı kalmaktan bahseden, kendini Atatürkçü, Kemalist diye yaftalayanların ekseriyeti sahtekârdır. Samimiyetsizdir.

Doğru bildikleri halde mefhumları (kavramları) ve mevzuları saptırmakla meşguller.

Ekseriyeti efendilerinin sesi oldukları için sefih hayatlarını, ahlaksızlıklarını cumhuriyetin kurucu değeri diye dayatırlar.

Böylelikle insanımızı hayat iksiri olan “İslam”dan, bir başka deyişle Kur’an-ı Kerimden ve Hz. Peygamber’in s.a.v. izinden uzaklaştırırlar.

Maalesef uzaklaştırmada küçümsenmeyecek bir mesafe de kat ettiler.

Bugün kendini Müslüman olarak ifade eden milyonlarca adem “İslam” dışı bir hayata sahip olduğu gibi, İslamî ilke, kural ve hayattan bahsedildiğinde adeta kaçar vaziyet alıyor.

Lafı uzatmaya gerek yok.

Cumhuriyetten ve cumhuriyetin kurucu değerlerinden bahseden herkese çağrıda bulunuyorum. Geliniz samimiyetinizi gösteriniz ve cumhuriyetin kurucu değerini savununuz ve yaşayınız.

Sahtekâr olmayan herkese sesleniyorum.

Geliniz cumhuriyetin kurucu değeri olan İslam dininin hakikatlerini kabul ediniz ve son mesaja tabi olunuz.

Selam ve Sabırla… 27.07.2025

 

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?