25 Temmuz 2025 Cuma

Kendini Türk Diye Yutturmaya Çalışanlar

Kendini Türk Diye Yutturmaya Çalışanlar

Veysi ERKEN Dr.

Türkiye’de din düşmanlığı değil, İSLAM düşmanlığı vardır.

Gayrı Türk, Gayrı Müslim ve onlara tabi olanlar İslam dışı her türlü dini yaşıyorlar, yaşatmaya çalışıyorlar.

Sadece İSLAM düşmanıdırlar ve kendilerini TÜRK diye yutturmaya çalışıyorlar. Bu taifenin ademlerinin bir kısmı Anadolu insanını küçümsemek, İslam’ı tahkir için kendilerini BEYAZ TÜRK diye ifade ederler. Bukalemun gibi renkten renge boyanır, kılıktan kılığa girerler. Bu cesetlerin mel’aerini merhum Alpaslan Türkeş “TÜRKLÜK bedenimiz, İslamiyet ruhumuzdur. Ruhsuz beden ceset olur” diye tanımlıyordu.

Bu tipleri merhum Abdurrahim Karakoç ağabeyimiz şöyle tasvir etmişti.

“İlim adamıyım der, araştır mason çıkar

Dört makale yazmışsa dördü de fason çıkar

Hele bir araştır bak aslını-astarını

 Büyük dedesi Yorgi, babası Mişon çıkar.”

Evet.

Yorgilerin, Mişonların, Kirkorların torunları Müslüman-Türk adlarını edinerek fitne kazanını kaynatmaya, fesat tohumlarını ekmeye, münafıkları çoğaltmaya çalışıyorlar.

Bir zamanlar Arap düşmanlığı adı altında İslam düşmanı olan bu kriptoları Merhum Erol Güngör hocamız deşifre etmişti.

Ahmakların ve hainlerin İslam düşmanlığı yeni değildir. Merhum Erol hocamız Coğrafyamızda ekilen İSLAM düşmanlığını şöyle izah etmişti.

“Bu arada Türkiye ile öbür Ortadoğu memleketleri arasındaki kültürel temasların kurulması ve artırılması şarttır. Unutmayalım ki, Batılı devletlerin Birinci Dünya Harbinden sonra Ortadoğu’ya ekmiş oldukları nifâk tohumları bize de çok tesir etmiştir.

Arap denince, yeni Türk nesillerinin aklına daima Türk ordularını arkadan vuran İngiliz maşası bedevî kabileleri gelir; Araplar da Türk deyince en çok İttihatçı Cemal Paşa’nın Suriye’de yaptıklarını hatırlarlar.

Her iki tasavvur da yanlıştır, iki tarafı birbirine düşman etmek için İngilizler tarafından uydurulmuştur. Arapların bu yanlış tasavvurdan kurtulmalarını istiyorsak, biz de memleketimizdeki Batı kuklası münevverlerin sistemli bir şekilde yerleştirmeye çalıştığı Arap düşmanlığının bütün izlerini silmeliyiz.

Unutmayalım ki, Arap düşmanlığı propagandasının temelinde İslâm düşmanlığı vardır; İslâm dünyasının yan yana yaşayan iki büyük kitlesini birbirine düşman etmek, böylece her birini tek tek Batılılara esir etmek gayreti vardır. Ortadoğu devletleri arasında ilim, kültür ve sanat münasebetleri dost ile düşmanı ayırt etmekte hepimize yardımcı olacaktır. Bu sahada da Türkiye’nin inisiyatif kullanması sağlam bir dış politikanın gereği sayılmalıdır.

Avrupa Ortak Pazarının kuyruğu mu, yoksa Ortadoğu’nun başı mı olacağız? Bize düşman olan ve düşman kalacak olan bir medeniyetin çöpçülük hizmetini mi, yoksa kendi medeniyetimizin öncülüğünü mü yapacağız? Türk münevveri bu konuda derhal bir karar vermelidir.” Türk Kültürü ve Milliyetçilik Ötüken Yayınları, s.272, İstanbul-1975”

Evet.

Merhum Erol Güngör hocanın ifadesiyle Batının/Batılın, Siyonist haçlı zihniyetinin çöpçüleri, uşakları, köleleri olan Moizlerin torunları zihnimize fitneyi, fesadı, münafıklığı hâkim kılarak “İslam Düşmanlığı”nı yerleştiriyorlar, yerleştirmeye çalışıyorlar.

Hâsılı kelam.

Kendilerini Türk diye yutturmaya çalışan İSLAM düşmanlarının tuzağına, fitne ve fesat çukuruna düşmeyelim. Aksi takdirde güçten düşer, yok oluruz. Ayetlerde “Ey iman edenler! Bir düşman birliği ile çatıştığınız vakit sebat ediniz ve Allah’ı çokça anınız ki zafer sizin olsun. Allah ve resulüne itaat edin, birbirinize düşmeyin, sonra zayıflarsınız, gücünüz ortadan kalkar ve zaferi elden kaçırırsınız. Sabredin, kuşkusuz Allah sabredenlerle beraberdir. Enfâl, 45-46”

Selam ve Sabırla… 25.07.2025

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?