12 Mayıs 2025 Pazartesi

Erkek Görür Kadın Görünür

 Erkek Görür Kadın Görünür

Veysi ERKEN Dr.

Allah, vahiyle erkek ve kadınların iffetlerini, izzetlerini, şereflerini, namuslarını muhafaza etmelerini emreder.

İman edenler İslami tebliğ çerçevesinde kendilerini her türlü şer/şerir tutumdan, tavırdan, davranıştan korumaya çalışır. Kendini fitne ve fesat kaynağı olmaktan uzak tutmaya çalışır.

İçtimaî/sosyal hayatta fıtraten “kadın” “erkek”ten daha fazla görünür ve daha çok cezb edicidir. Bunun için “ERKEK GÖRÜR” “KADIN GÖRÜNÜR”  görüşü doğrudur.

Daha fazla görünür durumda olan kadınların kötülüğe meyilli erkeklerden kendilerini koruyabilmeleri için uygun tedbirleri almaları ayetlerde açıklanmıştır.

Tabii ki buradaki hitap mümin Müslümanlar içindir. Hitap hem erkeklere hem de kadınlaradır. İman etmeyen veya münafıklaşanlara söyleyebileceğimiz bir şey yok. Onlar için ancak hukuki tedbirler alınır.

Bu bağlamda her türlü haramdan sakınmak için erkek ve kadınların hem evin içinde hem de dışarıda almaları gereken tedbirler şöyle ifade edilmiştir.

“Mümin erkeklere söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar ve iffetlerini korusunlar. Bu onlar için daha arındırıcıdır. Allah onların bütün yaptıklarından haberdardır. Mümin kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar ve iffetlerini korusunlar. Dışarıda kalanlardan başka ziynetlerini göstermesinler. Başörtülerini yakalarının üzerinden bağlasınlar. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, başka kadınlar, hizmetlerinde bulunan köleleri ve câriyeleri, cinsel arzusu bulunmayan erkek hizmetçiler, kadınların cinselliklerinin farkında olmayan çocuklar dışında kimseye süslerini göstermesinler. Yürürken, gizledikleri süsleri bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar. Ey müminler! Hepiniz Allah’a tövbe edin, umulur ki kurtuluşa erersiniz! Nûr; 30-31

“Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve mü’minlerin hanımlarına söyle evlerinden dışarı çıktıkları zaman dış örtülerini üzerlerine alsınlar. Bu, onların iffetli kadınlar olarak tanınmaları ve kötü insanlar tarafından sözlü veya fiilî tâcize uğrayıp incitilmemeleri açısından en uygun yoldur. Allah, çok bağışlayıcıdır, engin merhamet sahibidir. Ahzâb-59”

Dikkat edilirse görme ve görünme durumları geniş bir çerçevede izah edilmiş ve ona göre tedbirler emredilmiştir.

Nur suresinin 30 ve 31. Ayetleri şu şekilde tefsir edilmektedir.

“Aile yalnızca insanların içinde doğup büyüdükleri bir mekân olmayıp aynı zamanda önemli bir sosyal birim ve eğitim ocağı olduğu için İslâm ona çok önem vermiş, korunup gelişmesi, vazifesini hakkıyla yerine getirmesi için birçok tavsiyede bulunmuş, kurallar koymuştur. Ailenin korunabilmesi için vazgeçilmez şart eşlerin gözlerinin dışarıda olmaması, karşılıklı sadakat, güven ve iffettir. İnsanoğlunun en güçlü güdülerinden ve duygularından biri, İslâmî kaynaklarda şehvet diye ifade edilen kavram kapsamına giren cinsel güç ve arzudur. Bu arzunun meşrû yoldan yani evlilik birliği içinde tatmin edilmesine izin verilmiş, meşrû olmayan yollardan tatmin ise ayıp ve günah sayılarak yasaklanmıştır.

Cinsel hayat yalnızca cinsel ilişki değildir; cinsel ilişki dışında kalan “şehvetle bakma, koklama, dokunma, düşünme ve hayal etme” gibi davranış ve ilişki çeşitlerinin, cinselliği kışkırtan etkileri vardır.

Aileyi korumak için iffet ve sadakati öngören Kur’an, bunları sağlamak ve korumak için yalnızca zinayı değil, insanı zinaya götüren adımları da yasaklamıştır. Sûrenin buraya kadar geçen âyetlerinde zikredilen zina ve iffete iftira cezası, lânetleşme tedbiri, namusla ilgili konularda dedikodu yapmanın, ahlâksızlığa karşı umursamazlık kazandıracak davranışların kınanması, başkalarının evlerine izinsiz girip çıkmanın yasaklanması hep iffetin ve ailenin korunmasına yönelik tedbirlerdir. Bu cümleden olarak 30 ve 31. âyetlerde de cinsel arzuyu uyandıran ve kamçılayan ısrarla veya şehvetle bakma, bedenin cinsiyet duygularını tahrik eden kısımlarını açıkta bırakma, sergileme gibi davranışlar ele alınmakta ve bu konulara dair sınırlamalara yer verilmektedir. Buradaki emir ve yasakların “tavsiye niteliğinde mi, yoksa kesin ve bağlayıcı mı?” olduğu sorusuna cevap aranırken göz önünde tutulması gereken önemli husus, zina ile yasaklanan davranış arasındaki sebep-sonuç veya etkileşim ilişkisidir.

“Gözlerini haramdan sakınsınlar” şeklinde çevrilen kısmın tercümeye tam olarak yansıtılması mümkün bulunmayan, aslında “mutlak veya genel olarak bakmayı değil, insanı harama götürebilecek bakışları” meneden bir mâna, bir nüans vardır. Nitekim sevgili Peygamberimiz Hz. Ali’ye hitaben, “Bir baktığında arkadan bir daha bakma, birinci bakış hoş görülür ama ikinci bakışa hakkın yoktur(Ebû Dâvûd, “Nikâh”, 43) buyurarak bu mânaya açıklık getirmiştir. Kadınların da iffetlerini korumaları, bunun için avret yerlerini örtmeleri ve zina etmemeleri emredildikten sonra ek olarak onlara, istisna edilen kimselerden başkasına ziynetlerini göstermemeleri ve başörtülerini yakaları üzerinden bağlamaları yükümlülüğü getirilmiştir. Bu hükmün iyi anlaşılabilmesi için dört hususun açılması gerekmektedir: Süs, açıkta kalan süs, başörtüsünün yaka üzerinden bağlanması ve istisnalar.

Ziynet kelimesi Kur’an’da “elbise, takı, hoşa giden, güzel bulunan nesneler, insanı maddî veya mânevî olarak güzelleştiren şeyler” mânasında kullanılmıştır. Burada kadınların göstermemeleri, örtmeleri istenen ziynetin elbise olması mümkün değildir; çünkü örtünme onunla yapılacaktır. Bazı tefsirciler böyle yorumlamış olsalar bile takılarının kastedilmiş olması da mümkün değildir; çünkü burada kadının üzerinde olmayan takısının söz konusu edilemeyeceği açıktır. Geriye kalan ihtimal onun vücududur. Bu mânanın kastedilmiş olmasının maddî / aklî delili genellikle kadın vücudunun güzel ve çekici bulunmasıdır. Naklî delili ise “Ziynetlerini göstermesinler” cümlesinin hemen ardından “Başörtülerini yakalarının üzerinden bağlasınlar” buyurulmasıdır. Buradaki mantık bağından zorunlu olarak, kadın vücudunun (nassa göre boyun, gerdan ve göğsü) ziynet, yani süs ve avret olduğu sonucu çıkmaktadır.

https://kuran.diyanet.gov.tr/tefsir/N%C3%BBr-suresi/2821/30-ayet-tefsiri

https://kuran.diyanet.gov.tr/tefsir/N%C3%BBr-suresi/2822/31-ayet-tefsiri

Hâsılı kelam sözümüz İman eden erkek ve kadınlaradır.

Gören erkek ve görünen kadınlar olarak Müslüman kalmak için ayetlerde geniş bir şekilde izahı yapılmış tutum, tavırları takınınız, davranışları ve fiilleri yapınız, kendinizi teşhircilikten, kem bakışlardan ve ahlaksızlıktan muhafaza ediniz.

Selam ve Sabırla… 12.05.2025

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?