19 Şubat 2024 Pazartesi

Direniş, Diriliş Ruhu ile Felah

 Direniş, Diriliş Ruhu ile Felah 

Veysi ERKEN Dr. 

Sevdası büyük olanın sedası da, kavgası da büyük olur.

Biz Müslümanlar olarak sevdamızı kaybettik. Kaybettirildi.

Artık Ne Mekke, Ne Kudüs, Ne Buhara, Ne Üsküp Ne de Kurtuba, Ne Doğu Türkistan bizim sevdamızdır.

Sedamız bunun için gür değildir.

Sesimiz bunun için yükselmiyor.

Gayemizi, ülkümüzü ve kıblemizi kaybettik.

“Çağrımız İslam’da dirilişedir” olan ufkumuzu yitirdik.

Gayesi olmayanın heyecanı, azmi, cesareti ve güveni yoktur.

Korkaklığı artar.

Yönelişlerimiz farklılaştı. İstikametimiz değişti.

Müslüman zannediyoruz.

Sırat-ı müstakim üzere değil. Kıblesi farklı, kameti yok.

Omurgasızlığı ve kemiksizliği marifet diye etrafa yayıyor.

Allah bu durumu şöyle bize tebliğ ediyor. “Herkesin yöneldiği bir yönü/gayesi vardır. Siz hayır işlerinde yarışınız. Nerede olursanız olunuz, sonunda Allah hepinizi bir araya getirir. Şüphesiz ki Allah'ın gücü her şeye yeter. Nereden yola çıkarsan çık, yüzünü Mescid-i Harâm yönüne çevir. Bu emir, Rabbinden sana gelen bir gerçektir. Allah, yaptıklarınızdan habersiz değildir. Bakara 148-149”

Kıble Mescid-i haram olmaktan çıkınca Kudüs, Gazze, Türkistan, Afrika işgal edildi.

Öncelikle içimizdeki Kudüs, Mekke, Türkistan işgali başladı.

Zihinlerimiz ve gönüllerimiz tutsaklaştırıldı, kafeslendi, esir edildi.

Artık batılı denilen batıl haydutların önermeleriyle olay ve olguları değerlendirir olduk. İslam’dan azar azar uzaklaştırıldık.

Siyonist haçlı zihniyetinin köpekliğini ve uşaklığını yapanların sayısı arttı.

Hatta haçlıların kendilerini kurtaracağını ilan eden "pensilvanya şeytanları" türedi. Köpekliğe devam zihniyeti irtifa kazandı.

Zihinler tutsak edilince Kudüs’ler, Mekke’ler, Gazze’ler işgal edildi.

Ve.

Bilinmelidir ki,

Kurtuluş asli ruha ve İslam’ı her şeyimize hâkim kılmadadır, öze dönüştedir.

Kur’an'la İslamlaşmaktadır.

Direniş ve Diriliş ancak bu yolla mümkün olur. Sabırla olur. Sabır kötülüğü yapmama ve iyiliği yapma ısrarını ve direnişini ifade eder.

Direniş ve diriliş ruhunu ne güzel yansıttılar filme Ertuğrul’un diliyle.

“Siz nasıl Kayı beyi siniz ki zoru görünce direnmeyip, geldiğimiz yerlere göç kararı alırsınız.  Ölsem de dava ölmez. Bu  dava Allah'ın davasıdır. Ezelde başlamış ebede dek devam edecektir.”

Peygamber Efendimiz ahirete göç ettiğinde onu vefatıyla yeise kapılan ashabına Hz Ebu Bekir hangi ayetle cevap vermişti.

'Hz Muhammed ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geriye mi döneceksiniz. Kim gerisin geriye dönerse Allah'a hiçbir zarar veremez Allah şükredenleri mükâfatlandıracaktır.' (Ali İmran, 144)

Onlar inandıkları davadan dönmediler.

Cihan'ın dört bir yanına adalet sancağı diktiler.

Ya siz, siz ne yaptınız.

Bilinsin ki Kayılar Ertuğrul Bey ile kaim değildir.

Derdi Allah'ın davası olan kişi cihan üstüne gelse durduğu yerde dirayet gösterir. Lakin siz bu dirayeti gösteremediniz. (Diriliş Ertuğrul)”

Evet,

Bizler nasıl Müslümanlarız ki, zoru görünce direnemeyip ayaklarımızın üzerinde geri dönüyor Siyonist haçlı zihniyetinin meddahlığını yapıyoruz.

Bizler nasıl Müslümanlarız ki iyilikte yardımlaşmıyoruz.

Evet, Biz biz olmaktan çıkarıldık/çıktık.

Sefih anlayış coğrafyamızı ve gönül dünyamızı dağıttı.

Artık dünyevileştik.

Mekke, Kudüs, Buhara sevdamız olmaktan çıktı.

Biline ki, felah öze ve söze dönüşedir.

Söz vahiydir.

Öz vahiy ile şekillenendir.

Kudüs’te, Buhara’da, Urumçi’de ve dahi tüm Siyonist haçlı zihniyetinin bütün mekânlarında, işgal ettiği topraklarda Hz. Peygamberinin sancağı altında buluşacağımız günleri hayal ediyorum. Bir hayalimiz var. İ’lay- Kelimetullah için Nizâm-ı Âlem.

Felah bu ruhtadır.

Haydin sabırla direnişe, dirilişe ve felaha.

Selam ve Sabırla...19.02.2024

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?