10 Ocak 2025 Cuma

Bir Hak Yolcusu: Ahmet Ortaç

 Bir Hak Yolcusu: Ahmet Ortaç

Veysi ERKEN Dr.

Yahya Kemal;

“Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;

Sallanmaz o kalkışta ne mendil, ne de bir kol” diye terennüm eder “Sessiz Gemi” şiirinde.

Bizler inanıyoruz her nefs ölümlüdür, ölümü tadacaktır. Şu veya bu sebeple “sessiz gemi”ye binecektir.

Ahmet Ortaç dostumuz da “sessiz gemi”ye binmiş. Rabbulalemin rahmet ve merhametiyle muamele etsin, mekânı Firdevs cenneti olsun.

Ahmet Ortaç beyle tanışıklığımız ve ahbaplığımız 80’li yıllarda aynı okulda muallimliliğimiz devrinde başladı ve yıllarca devam etti.

Bilhassa son 10-12 yıldır telefonla görüşüyor, nadiren de olsa bir araya gelip hasbıhal ediyorduk.

 Bir görüşmemizde “Hikmetli Sözler”den bir derleme yaptığını, bu sözlerin hem Arapçasını hem de Türkçesini beraber yayınlayacağını söyledi.

Bu sebeple arasına kendisine takılır, kitabın ne zaman çıkacağını, hediye etmesi gerektiğini, hayatın kısa olduğunu, geciktirmemesi gerektiğini söylerdim.

Bir gün aradığımda hastanede yattığını, arkadaşları kitabın kapağını bitirdiklerini, baskıya hazır olduğunu söyledi ve kapakla ilgili kanaatimi ifade etmek için kapağı göndereceğini söyledi.

Gerçekten beş-on dakika içinde kapak geldi.

İsim olarak “İslam Kültüründen Hikmetli Sözler” olarak belirtilmiş. Ben de kendisine “İslam Mirasından Hikmetler veya İslâmî Mirastan Hikmetli Sözler” olursa daha iyi olacağını, ama acele etmesi gerektiğini ve hediyemi beklediğimi ifade ettim.

Ve telefonla daha sık görüşür olduk.

Hasta hanede iken ziyaretçi kabul etmediği gibi evinde de hastalık münasebetiyle misafir kabul etmedi.

Haklıydı.

Kısa bir süre sonra tekrar hastaneye yatırıldı ve yine ziyaretçi kabul edilmediğini söyledi.

Aralık ayının sonlarına doğru telefonla da ulaşamaz oldum.

Ahmet Ortaç beyi hayırhah bir arkadaş olarak bildim ve tanıdım.

Kitap yayınlandı mı bilmiyorum. Bana gönderdiği hikmetli sözlerden bir demetle rahmetle yâd etmiş olayım.

“Hiç bir gülüş yoktur ki sonu ağlama olmasın.

Kalitesiz ve adi kişilerden kendine karşı saygılı ol.

Her şey kılıçla, ancak  sevgi istekle.

Sözünü azalt can sıkıntısından emin olursun.

Gözleri görse garip kördür.

Beni tatlı dille karşıla, yemek yedirme.

Bir eşekle tartışma, çiviyle tünelini kaz.

İnsanlara  ahlaklarıyla değil, senin ahlakınla muamele et.

Kişinin kültürü ne kadar çok  artarsa derdi ve sıkıntısı artar.

Hayatta mutluluğun sırları kanaatkâr olmak, memnuniyet ve rıza göstermek.

İnatçılarla münakaşa etme, kuyuyu topluiğne ile kaz.

Arkası olmayanın ölümü zordur.

Hoşuma gitmeyen beni unutsun.

Kalbimde neyse dilimde aynıdır.

Kalbin ahlakına edeb denir.

Ne eksik ne fazla, Tamı tamına.

Kusursuz dost arayan dostsuz kalır.

 İşi ehline ver.

Çaresiz olanın çaresi sabırdır.

Bilmediğin bir şeyin ardına koşma.

Son pişmanlık fayda etmez.

İnsanların en mutlusu insanları sevindirendir.

Son gülen, iyi güler!

Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş.

Güven gözyaşı gibidir, aktığında geri dönmez.

Üzüntü sana sevinç getiren bir zarftır.

Gözler, ruhun tercümanıdır.

Bıçak kemiğe dayandı.

Kendini göreceğin en iyi ayna, çevrendir.

Cahile cevap vermemek, bir cevaptır .”

Ruhuna el-Fatiha...

Selam ve Sabırla… 10.01.2025

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?