Manevi Depreminin enkazı kaldırılmalıdır
Veysi ERKEN Dr.
Türkiye deprem kuşağında deniliyor.
Depremler büyük tahribata yol açmış.
En önemli deprem manevi alanda yaşanmış ve yaşatılmıştır.
İnsan ve bizden görünümlülerin yaşattıkları manevi yıkım, depremin enkazı yıllardır devam ediyor.
Yığın yığın enkaz.
Her taraf, her kurum, aile vs. enkaz yığını.
Gönüller, duygular ve ahlak enkaz altında kaldı.
Aile yok olmak üzere.
Aile yıkılırsa devlet de, millet de, vatan da yıkılır gerçeği bir türlü kavranmıyor.
Hala o depremin etkileri ve figüranları hayatımızda vardır.
Etkilideler ve enkazın var olması için çalışıyorlar.
Artık depremin tahribatını ve yıkıntılarını figüranlarıyla birlikte hayatımızdan çıkarma zamanıdır.
Manevi depremi oluşturan kanunlar ve tüm mevzuat ortadan kaldırılmadıkça ailenin, duyguların, ahlakın ve hukukun hâkim kılınması mümkün değildir.
Artık meclis görevini yapmalıdır.
Müslüman’ım diyen herkesin meclisi göreve davet etme zamanıdır.
Evet.
Meclis göreve.
Gönüllerdeki, duygulardaki ve ahlaktaki tahribat ve yıkımın izleri hemen silinmelidir.
Zulüm en büyük manevi alanda ve değerlerde kendini ve etkisini gösterdi, göstermeye devam ediyor.
İslamî anlamda “dini inanç” yok etmeye çalışma sebebiyle yıkım 15 şiddetinde oldu denilse azdır.
Şimdi tahribatın izlerini silme ve yıkıntıları, molozları, enkazı kaldırma zamanı. Tamamen ortadan kaldırma zamanıdır.
Gündeminde öncelikli ve tek düzenleme İnanç özgürlüğü, manevi alan ve aile ile ilgili olmalıdır.
Bilhassa İnanç özgürlüğü ve aile konusunun geciktirilmeye tahammülü yoktur.
Yarın değil, hemen bugün hareket bekliyoruz.
Atalarımız “nerede hareket orada bereket vardır” demişlerdir.
Haydi, vekiller, partiniz hangisi olursa olsun imzalarınızla tarihe geçiniz.
Hayırda yarışınız, inanç özgürlüğü ve aile düzenine katkı sağlayınız ki, manevi depremin yıkıntıları ve tahribatı yok olsun.
Selam ve Sabırla… 22.01.2025
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?