Siyasi İradenin Gücü

 Siyasi İradenin Gücü

Veysi ERKEN Dr.

Uzun zamandır görüşmediğin vekillik yapmış bir arkadaşla karşılaştık.

Beraber çay içtik.

Vekillik yapmış ama ya gerçekten hiçbir şeyden anlamayan ya da olay ve olguları çarpıtan bir tavır sergiledi.

Neymiş efendim.

Siyasi irade ve akıl değil devlet aklı önemliymiş.

Zırvalamaya başlayınca kendisine şu soruyu sordum.

Sahi CHP dönemlerinde “devlet aklı” yok muydu?

Neden bütün yatırımlar engellendiği, sabote edildiği halde göz yumuldu.

Tabii ki cevap veremedi.

Evet.

Zihniyet olarak savrulan, CHP’lileşen, ülkesine, ülküsüne, inancına yabancılaşmış arkadaşımız afalladı.

Kini dinine dönüşmüş.

Bilinmelidir ki, siyasi duruş, inanış, irade, kararlılık yönetimde her şeydir.

Devlet aklı denilen mekanizmayı harekete geçirmesi gereken unsurdur.

Vazifesini yerine getiremezse “devlet aklı” denilen yapının esiri olur ve devleti felç eder.

İnönü, Ecevit dönemlerini hatırlayınız yapılan yatırım olmadığı gibi olanlarını da imha ettiler, devlet yokluklarla, vatandaşlar yoksullukla muallel oldu.

Siyasi iradenin ehemmiyetini idrak edemeyenler veya etmek istemeyenler İHA, SİHA, Tank, Mühimmat yatırımlarını, uzay’daki gelişmeleri, yazılımdaki ilerlemeleri, Bayındırlık anlamındaki yolları, köprüleri, hastaneleri anlayamaz.

Siyasi irade güçlü ise devlet aklını oluşturduklarını tahayyül edebilen kurumları, kuruluşları harekete geçirir, frenlemelerini etkisizleştirir ve ülkeye katkı sağlar.

Ülkemizde sıkıntılar yok mu?

Elbette vardır.

Mutlaka çözülmesi ve halkın rahatlatılması gerektiğine inanıyoruz.

Ama vekillik yapmış, savrulmuş arkadaşın haline düşmeden, kin ve nefretimizi din edinmeden siyasi iradenin ehemmiyetini ve devlet aklını kavrayalım, tahlil edelim.

Bir misalle bitirelim.

Malum 28 Şubat öncesi siyasi irade “havuz sistemi” diye bir sistem oluşturdu ve o günün galata bankerlerinden borçlanmayı sıfırlamaya çalıştı.

İşte ne olduysa oldu. Devlet aklı(!) devreye girdi, siyasi iradeyi alt etti ve Ülkemizi bataklığa sürükledi. İsrail’de İHA alan devlet aklı(!), yerli İHA’ları kaç yıl engellediğini bir düşünün.

Binlerce misal verilebilir.

Anlayana tek misal yeterli, anlamayana, anlamak istemeyenlere, ihanete saplanmışlara, günümüzün sömürücü bankerlerin emrine amade olanlara binlerce misal az gelir.

“Allah’ın dâveti karşısındaki tavırları itibariyle kâfirlerin hâli, tıpkı çobanın çağrısını duyduğu halde, bu sözleri mânasız bir ses ve gürültü olarak algılayan sürünün durumuna benzer. Onlar sağır, dilsiz ve kördürler. Çünkü akıllarını kullanmazlar. Bakara-171” ayeti bu akılsızları, kinlerini din haline getirenleri tasvir etmeye yeterlidir.

Selam ve Sabırla… 25.02.2025