“Benden olmayanın niyeti başkadır”
Veysi ERKEN Dr.
Çinlilerin “Benden olmayanın niyeti başkadır” anlayışı ile Siyonistlerin “Goyim” anlayışı aynıdır denilebilir.
Çinliler “Benden olmayanın niyeti başkadır” anlayışı ile kendilerinden olmayı asimile ederken, Siyonistler kendilerinden olmayanları “Goyim ifadesi Talmud(*) kaynaklı Yahudi inancına göre; hayvanlardan tekâmül etmiş insanlar demektir. Daha açık tabir ile Yahudiler, Yahudi olmayan insanların hepsini Goyim diye adlandırırlar. Bu inanışa göre, gerçek insanlar sadece Yahudilerdir. Goyimler ise köledirler. Yahudiler efendidir. Tüm Goyimler Yahudilere hizmet etmek için yaratılmıştır” diye nitelendirirler ve yok etmeye çalışırlar. https://www.surmansethaber.net/yazarlar/ersan-salihoglu/yahudi-olmayanlar-hayvan-hukmunde-goyim/89/
Tahlil edildiklerinde iki anlayışta da kendilerinden olmayanı ötekileştirmekle kalmayıp yok etme, asimile etmenin hakim olduğu görülür.
Dolayısıyla Doğu Türkistan’daki soykırımı ve kültürel soykırımı ancak Çinlilerin bu anlayışlarıyla izah etmek mümkündür.
Mevlan Tanrıkut “Çin kültürü, Yangtze ve Sarı Nehir’in orta kesimlerindeki havzada inşa olmuştur. Ortaya çıktığı dönemden bu yana Çin kültürü hep Çinli olmayan halklarla, onların diliyle “Dört Barbarlar” ile, komşuluk ilişkisi içinde oluşmuştur. Bütün tarihî süreçte Çin toplumu dört tarafındaki kendi yaşam tarzından farklı olan insanlara “Barbar” demiştir. Örneğin, kuzeyde bulunan halklar için “Yabani Köpek’’ anlamına gelen Beidi (北狄), doğuda bulunanlara “Doğulu surungenler” anlamına gelen Dongyi (东夷), güney halkları için “Güneyli Caniler” anlamına gelen Nanman (南蛮) ve batı sınırında yaşayanlar için “Batılı Düşmanlar” anlamına gelen Xirong (西戎) kelimelerini kullanmıştır. Genellikle Çinli olmayan insanları, ayrımcı anlamlar ve çağrışımlar taşıyan Çince karakterler kullanarak tanımlarlar. Bu karakterler hayvanlar veya aşağılayıcı terimler için kullanılan vuruşları içerebilir. Örneğin, Hunlar “鬼国” (şeytan veya canavar ülkeleri) olarak anılırken, “虏” (köle veya savaş esiri anlamına gelir) karakterleri Moğollar ve Mançular için kullanılırdı.
…..
Bu fikirlerle inşa edilen Çin siyasi hâkimiyeti Çinli olmayan halkları aşağılık, kültürsüz, eğitilmesi gereken ve güvenilmez kişiler olarak görmüştür. Günümüzde Çin idari yönetimi sınırları içinde yaşayan Çinli olmayan halklara yönelik uygulanan politikalar ve sergilenen davranışlar düşünüldüğünde bu tutum ile doğru orantılı politikalar geliştirildiğini söylemek yanlış olmayacaktır. Tarihteki Çin hanedanlıkları ve sonra gelen modern hükümetler yabancı toplumlarla hep ya komşuluk ilişkisi içinde ya da aynı siyasi yönetim içinde yaşamıştır. Ama hiçbir zaman yabancı halkların kendi kültürleri ve kendi yönetim tarzıyla yaşamalarına müsaade etmemiştir. Çin kendi kültürüne dayalı bir takım politik taktikler kullanarak yabancı halkları kendi içinde eritmeye çalışmıştır. Mesela Çin tarihinde Çin hanedanlıkları içinde yaşamış toplumların hemen hemen hepsi Çine asimile edilmiştir. Mesela Hunlar, Tobalar, 9 yüzyılda Çine sığnan Uygurlar ve Türkler, Kıtanlar ve Mançular Çin’in hakimiyeti altına girdikten sonra birtakım politikalar uygulayarak asimile edilmiştir. Böylece eriyen kavimlerin toprakları Çin topraklarına eklenmiştir.
…
2012 yılında Xi Jinping’in iktidara gelmesiyle Uygurlar başta olmak üzere Türk Müslüman halklara uygulanan politikalar Birleşmiş milletler raporunda belirtildiği gibi soykırım boyutuna ulaşmıştır. Nazi kampları tarzında kamplar kurma, toplu olarak tutuklama, kamplarda işkence ve tecavüz etme, kısırlaştırma, Çinlilerle zorla evlendirme, köle işçilik, ana dilin yasaklanması, dinin neredeyse yok edilmesi, birincil akrabalar dahil diasporayla iletişimi komple kesme gibi politikalar hâlâ uygulanmaktadır.
Çin’in geleneksel yönetim anlayışı ve Çinli olmayanlara yönelik tutumu, tarihten gelen uygulamalar sayesinde modern Çin yönetim anlayışını ve ulus meselelerine yaklaşımını güçlü bir şekilde etkilemeye devam etmektedir. Çin’in, kendinden olmayanları sürekli dönüştürme ve asimile etme çabaları, onu çeşitliliğe tolerans gösteremeyen bir yapı haline getirmiştir. Bu düşünce, Çin’in Doğu Türkistan politikasının ideolojik temelini oluşturmaktadır” diye izah eder. https://www.siyerdergisi.com/cinin-etnik-ve-kulturel-soykirimin-arka-plani/
Hasılı kelam.
Soykırımları anlamak ve soykırımdan kurtulmak için öncelikle soykırımcıların temel düşüncelerini, ilkelerini, yaşayışlarını bilmek gerekir.
Bilmek yetmez soykırımcıları tasfiye için yöntemler geliştirmek, tedbirler almak ve hazırlık yapmak gerekir. Ayette; “Allah’ın ve sizin düşmanlarınızı ve onların gerisinde olup sizin bilmediğiniz, ama Allah’ın bildiklerini korkutup caydırmak üzere, onlara karşı elinizden geldiği kadar güç ve savaş atları (İHA, SİHA, TİHA, DİHA, Tank, top, füze, hava savunması, ordu vs.) hazırlayın. Allah yolunda harcadığınız her şeyin karşılığı, zerrece haksızlığa uğratılmadan size tastamam ödenecektir. Effâl-60” buyrulur.
Selam ve Sabırla… 20.07.2025