30 Haziran 2025 Pazartesi

Şeytanın hâkimiyetine girenler

Şeytanın hâkimiyetine girenler

Veysi ERKEN Dr.

Kur’an-ı Kerim’de ifade edildiği gibi iki tür şeytan bulunmaktadır.

İNSAN ve cin şeytanları her yerdedir.

Bunlar peygamberlere ve dolayısıyla peygamberlere iman edenlere düşman kılınmıştır.

Ayette, “Böylece biz, her peygambere insan ve cin şeytanlarını düşman kıldık. Bunlar, aldatmak için birbirlerine yaldızlı sözler fısıldarlar. Rabbin dileseydi bunu yapamazlardı. Artık onları uydurdukları şeylerle baş başa bırak da âhirete inanmayanların kalpleri ona (o yaldızlı sözlere) kansın, ondan hoşlansınlar ve işledikleri kötülüğü bundan böyle de işlemeye devam etsinler. En’am, 112-113

Evet.

Allah iblisin sapmasına izin vermiş ve iblis insanoğlunu doğru yoldan uzaklaştırmak için çaba sarf etmektedir. “İblîs dedi ki: “Bundan böyle benim sapmama izin vermene karşılık, ant içerim ki, ben de onları saptırmak için senin doğru yolunun üstüne oturacağım. Sonra elbette onlara önlerinden, arkalarından, sağlarından, sollarından sokulacağım ve sen onların çoklarını şükredenlerden bulmayacaksın.” Allah buyurdu: “Haydi, yerilmiş ve kovulmuş olarak oradan çık! Andolsun ki, onlardan kim sana uyarsa, sizin hepinizi cehenneme dolduracağım! A’raf, 16-18”

Şeytan, İnsanların bir kısmını hâkimiyetine alarak sıratı müstakimden uzaklaştırmakta ve Allah’ı unutturmaktadır.

Ayetlerde “Şeytan onları hâkimiyeti altına alıp kendilerine Allah’ı anmayı unutturmuştur. İşte onlar şeytanın yandaşlarıdır. İyi bilin ki kaybedecek olanlar da şeytanın ­yandaşlarıdır!

Allah’a ve peygamberine düşmanca davrananlar, işte onlar en büyük zillete uğrayanlar arasında olacaklar! Allah “Elbette ben ve elçilerim üstün geleceğim.” diye yazmıştır. Şüphesiz Allah güçlüdür, üstündür. Allah’a ve âhiret gününe iman eden bir topluluğun, Allah’a ve peygamberine düşmanlık eden kimselere -babaları, oğulları, kardeşleri yahut diğer akrabaları da olsa- sevgiyle bağlandıklarını göremezsin. İşte Allah bu müminlerin kalplerine imanı nakşetmiş ve onları katından bir ruh ile desteklemiştir. Onları -orada ebedî kalmak üzere- altından ırmaklar akan cennetlere yerleştirecektir. Allah onlardan razı olmuştur, onlar da O’ndan razı olmuşlardır. İşte onlar Allah’tan yanadırlar; iyi bilinmeli ki kurtuluşa erecek olanlar da Allah’tan yana olanlardır! Mücadele, 19-22”

Şeytanın hâkimiyetine girenler Allah’a ve peygamberlerine düşmanca davranmakta, insanlar arasında fesat ve fitne çıkarmakta, katliam ve soykırım gerçekleştirmektedir.

İman ederek kâmilen Allah’a teslim olanlar yakınları da olsa Allah’ın düşmanlarına sevgiyle bağlanmazlar, bağlanamazlar.

Allah’a imanları buna engeldir. Hâsılı kelam kâmil bir imanla Allah’a ve peygamberlerine bağlı olanları Şeytan hâkimiyetine alamaz.

Allah’a kâmil bir imanla bağlı olanlar cennetliktir.

Selam ve Sabırla… 30.06.2025

Boykot Et, Siyonistlere Kurşun Olma

Boykot Et, Siyonistlere Kurşun Olma

Veysi ERKEN Dr.

Siyonistleri, uşaklarını, kölelerini, işbirlikçilerini BOYKOT etmek insan olana FARZDIR.

Siyonistlerin, uşaklarının, işbirlikçilerinin mallarını, medyalarını ve her şeylerini kullanmak haramdır, mazluma ihanettir.

Unutulmamalıdır ki Siyonistler dünyayı köleleştirmek için her yeri yakma, yıkma, soykırıma uğratma emelindedir.

Türkiye’deki ve dünyadaki üretimleri ile dünyayı sömürme ve yok etme peşindedirler. Her kılığa gireler.

Ürünlerini kullananları kendileri için kurşun yaparlar.

Bunun için Siyonistleri ve uşaklarını, dernek mensuplarını, üretimlerini BOYKOT insan olan herkese şarttır.

Boykot Siyonistlerin kurşunu olmamaktır.

İman edenlere, Müslüman olanlara açık ve her zaman geçerli bir çağrıdır BOYKOT CİHADI.

Boykot cihadı Siyonistlere kurşun olmamaktır.

İman edenleri ve insan olanları elem verici azaptan, yokluktan, açlıktan, yıkımdan, soykırımdan kurtaracak olan BOYKOTCİHADIDIR, Siyonistlere kurşun olmamaktır.

Allah, “Ey iman edenler! Sizi, elem verici azaptan kurtaracak bir ticareti size göstereyim mi? Allah’a ve resulüne iman edersiniz, Allah yolunda mallarınızla ve canlarınızla cihad edersiniz. Bilirseniz bu sizin için daha hayırlıdır. Saff, 10-11

Evet.

Boykot CİHADTIR, Siyonistlere kurşun olmamaktır, azaptan kurtulmaktır.

Allah insanlara “Zalimlerin yanında olmayın; sonra ateş sizi de yakar. Allah’tan başka dostlarınız olmadığına göre bir yerden yardım da göremezsiniz! Hud-113” diye buyurur.

Zalimlerin yanında olmak onlara kurşun ve ateş olmaktır.

Kurşun, kurşun olanları da vurur.

Zalim, siyonist her davranışı ile haddi aşar, yakıp yıkar. Siyonist haçlı zihniyetinin temel amacı zalimlik ve dünyayı fesatla, sömürüyle yıkmaktır, yakmaktır.

Yanlarında olan kurşunları olmaktır.

Evet, 

BOYKOT cihadı şuuruna sahip olanlar, Allah’ın vahyini şuurlu bir şekilde yaşayanlar gevşemeden zalimlerle, müfsitlere, münafıklara karşı durmak ve her türlü ilişkilerini kesmekle mükelleftir.

Siyonistlere kurşun olmamaktır.

Ayette; “(Ey inananlar zalimlere, yeryüzünde fesat çıkaranlara karşı) gevşemeyin, (yaptıklarından dolayı da) üzülmeyin! Eğer (gerçekten) mü'minseniz mutlaka onlara galip geleceksiniz (ve inandığınız sürece de galip gelmeye/üstün olmaya devam edeceksiniz). Âl-i İmrân-139”

Hâsılı kelâm şimdi KURŞUN olmama, gevşememe, direnme, boykotla cihad etme zamanıdır.

Zaman, Siyonistlere KURŞUN olmama ve zalimlere boykotla diz çöktürme zamanıdır.

Selam ve Sabırla… 30.06.2025

29 Haziran 2025 Pazar

Doğu Türkistan- Filistin Sorunları Benzerdir

 Doğu Türkistan- Filistin Sorunları Benzerdir

Veysi ERKEN Dr.

İslam, Bilad-ı Şam, Endülüs ve Türkistan coğrafyalarında birbirine yakın tarihlerde yayılmıştır.

Müslümanların fetihleri neticesinde her üç coğrafyada imar, ihya faaliyetleri başlamış, insanlar fevc fevc İslam’la müşerref olmuş ve medeniyetlerini kurmuşlardır.

Endülüs coğrafyasındaki hâkimiyet ihanetlerle, kardeş kavgalarıyla 1492 yılında Gırnata’nın düşmesiyle nihayete ermiştir.

Tabii ki Siyonist haçlılar Endülüs’ten sonra da Bilad-ı Şam ve Türkistan cephelerini, bu iki coğrafyayı talan etmeye, yıkmaya, huzur ve sükûnu ortadan kaldırmaya uğraşmışlar, kardeşi kardeşe düşürerek müstevli emellerini gerçekleştirmeye çalışmışlardır.

İstila ve işgal hareketleri dün olduğu gibi bugünde bu iki coğrafyada azgın bir şekilde, soykırım raddesinde devam etmektedir.

Bilhassa İngilizlerin sistemli kahpelikleri neticesinde Siyonistler tarafından 14 Mayıs 1948 İsrail denilen kışla kurulmuş ve yakın bir tarihte Çin askerleri Doğu Türkistan’ı işgal etmiştir.

“1949 yılının Ocak ayında Çin askerleri (Halk Özgürlük Ordusu) Doğu Türkistan Cumhuriyetini işgal etti. Komünist Çin devleti 6 yıl süren çetin savaşın ardından Doğu Türkistan mücahidlerini mağlub ettiler ve resmi olarak Doğu Türkistan’ı ilhak ettikten sonra adını “Xingjiang” olarak değiştirdiler. 1 Ekim 1955’de bölgenin adı Xingjiang Uygur Özerk Bölgesi olarak değiştirildi.

Bölgenin resmi isminde “özerk” tabiri olmasına rağmen Uygurların kendilerini yönetme ve temsil etme hakları bulunmamaktadır. Doğu Türkistan’daki bütün önemli siyasi, yönetim ve ekonomik pozisyonların %90’ı Çinlilerin elindedir.” https://www.mepanews.com/dogu-turkistan-tarihinin-ozeti-ve-cin-isgali-8917h.htm

Gerek Doğu Türkistan’da gerekse Filistin cephesinde, daha doğrusu dünyanın her yerinde Siyonist haçlı zihniyeti daim olarak Müslüman Türk milleti ve mücahidlerine karşı sinsi oyunlar oynamış, devşirdikleri uşakları marifetiyle savaşmış ve savaşmaktadır.

Bu Hak- Batıl mücadelesidir.

Bu cidal Habil ve Kabil ruhlularının, zihniyetlerinin mücadelesidir.

Bu iki coğrafyada zulüm, katliam, işgal, sömürü, soykırım, vahşet en kesif şekilde sürdürülmektedir.

Bu iki coğrafyada zalimlere, katillere, işgalcilere ve soykırımcılara karşı cihad ve direniş şanlı bir şekilde devam etmektedir.

Müslüman’ın, Türk’ün, insan olanın görevi bu iki coğrafyada mücahidlere destek olmak, Davut gibi olanlara taş taşımaktır.

Müslüman’ın, Türk’ün, insan olanın görevi zulümleri, katliamları, işgalleri, işgalcileri, soykırımları, soykırımcıları, vahşileri, işkencecileri unutmaması, unutturmamasıdır.

Bilinmelidir ki unutmak pusudur.

Unutmak yok olmaktır.

Bilinmelidir ki, zafer inananlarındır.

Zafer cihad ve gayret edenlerindir.

Zafer Allah’ın yardımıyla gerçekleşir.

Zafer gözü kara olanlarındır.

Gözü Kara olanlar cesur, atak, korkusuz, tehlikeli işlere tereddüt etmeden girebilenlerdir.

 

Acı çekmiş insanlar güçlüdür, kavidir, sabırlıdır, savaşmayı ve cihadı iyi bilirler. GÖZÜ KARADIRLAR.

Tıpkı Kassam, Türkistan ve Doğu Türkistan mücahidleri gibi.

Selam ve Sabırla…29.06.2025

Davut Taşları

Davut Taşları

Veysi ERKEN Dr.

Kassam Tugayları Allah’ın nusretiyle Siyonistleri, calutları yerle bir edecek. Hz. Davut’un Calut’u taşla yere serdiği gibi yere serecek ve GAZZE, Filistin özgürlüğüne kavuşacak.

Kassam Tugayları sudan içmeyip imtihanı kazananların torunlarıdır. Allah’tan yardım isteyenlerdir ve Hz. Davut gibi Siyonistlere taş atanlardır.

Ayetlerde o sahne “Tâlût askerleriyle birlikte ayrılıp sefere çıkınca, “Allah muhakkak sizi bir nehirle imtihan edecek; kim ondan içerse benden değildir, -eliyle bir avuç alan müstesna- ondan tatmayan da bendendir” dedi. İçlerinden pek azı dışındakiler ondan içtiler. Kendisi ve onunla beraber inananlar nehri geçince “Bugün Câlût’a ve askerlerine karşı bizim gücümüz yok” dediler. Allah’a kavuşacaklarını umanlar ise, “Nice az birlik vardır ki, Allah’ın izniyle sayıca çok birliği yenmişlerdir, Allah sabredenlerle beraberdir” dediler. Câlût ve askerlerinin karşısına çıkınca da “Rabbimiz! Bizi sabırla donat, bize sebat ver ve inkârcı topluluğa karşı bize yardım et!” diye niyazda bulundular. Sonunda Allah’ın izniyle onları yendiler, Dâvûd da Câlût’u öldürdü ve Allah ona hükümranlık ve hikmet verdi, ona dilediği şeyleri öğretti. Eğer Allah’ın, insanların bir kısmı ile diğer kısmını engellemesi olmasaydı yeryüzünde düzen bozulurdu. Fakat Allah’ın âlemler için büyük lütufları vardır. Bakara, 249-251” biçiminde anlatılır.

Bugün Kassam Tugayları, Hamas Siyonistlere kurdukları tuzaklarına “Davut Taşları” adını vermiş vaziyettedir.

Bu isimlendirme boşuna değildir.

Davut'un taşları Siyonistleri alınlarından vurup devirecektir biiznillah.

Davut’un Taşları Siyonistleri tasfiye edecek ve cehenneme yollayacaktır inşallah.

Siyonistleri engelleyecek ve tasfiye edeceklerdir inşallah.

Zafer ve üstünlük inananlarındır.

Allah yolunda cehd, cihad ve gayet edenlerindir.

Her Müslüman ve insan olan Hamas’a taş taşımalı, yardım etmeli, İHALARI, SİHALARI, FÜZELERİ, TANKLARI vs. ile desteklemekle mükelleftir.

Kassam’ın yanında yer almayan, desteklemeyen her fert ve billâhsa lider denilen yöneticiler sorumludur.

Susanlar Siyonistlerin uşağıdır.

Zaman bütün zalimlere karşı Davut gibi taş atanların safında ve yanında olma zamanıdır.

Zaman ve her zaman cehd ve cihad zamanıdır.

Evet.

Kassam Tugayları, Hamas “Ey iman edenler! Sizi, elem verici azaptan kurtaracak bir ticareti size göstereyim mi? Allah’a ve resulüne iman edersiniz, Allah yolunda mallarınızla ve canlarınızla cihad edersiniz. Bilirseniz bu sizin için daha hayırlıdır. Saff, 10-11” ve Gevşemeyin, üzülmeyin, inanmışsanız, mutlaka siz en üstünsünüzdür. Âl-i İmrân-139 ayetlerinin gereğini hakkıyla ifa ediyorlar.

Onlar Davut’un taşlarını atan yiğitlerdir, gözü kara olanlardır.

Gözü kara olmakla mükellefiz.

“Mü’minler içinde öyle yiğitler var ki, Allah’a verdikleri söze dâimâ bağlı kalmışlardır. Onlardan kimi sözünün gereğini yerine getirip O’nun yolunda can vermiş, kimi de sırasını beklemektedir. Onlar, verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir. Ahzâb-23”.

Onlar Davut gibi taş atarak sözlerinden asla dönmeyenlerdir.

Onları desteklemek ve yardım etmek farzdır, şarttır.

Selam ve Sabırla… 29.06.2025

28 Haziran 2025 Cumartesi

Türkiye – Türkistan Cumhuriyetleri İşbirliği

Türkiye – Türkistan Cumhuriyetleri İşbirliği

 

Veysi ERKEN Dr.

 

Türkiye, Türkistan coğrafyasının “Selam”ı, hürriyeti ve güçlü olması için birliği sağlamasıdır.

Türkiye, Türkistan’da olmalıdır.

Türkiye, Türkistan Cumhuriyetlerinin birliğini sağlamaya çalışmalıdır.

Doğu Türkistan’ın özgürlüğünü sağlamanın yolu Türkistan cumhuriyetlerinin birliğinden geçiyor.

“Hep birlikte Allah’ın ipine sımsıkı yapışın; bölünüp parçalanmayın. Allah’ın size olan nimetini hatırlayın. Hani siz birbirinize düşman idiniz de Allah gönüllerinizi birleştirdi ve O’nun nimeti sayesinde kardeş oldunuz. Siz bir ateş çukurunun tam kenarında iken oradan da sizi Allah kurtarmıştı. İşte Allah size ayetlerini böyle açıklıyor ki doğru yolu bulasınız. Âl-i İmrân- 103”

Ayetine sarılanların sayesinde Türkistan İslam ile ilk şereflenen coğrafyalardan biridir. Bilhassa Talas savaşından sonra İslam hızlı bir şekilde intişar etti.

Atalarımız ile birlikte her kavim ve kabileden insan fevc fevc İslam’la şereflendiler.

Sonra Kur’an'dan ve sünnetten uzaklaştılar kavim ve kabileler, birbirlerini yok etmeye çalıştılar ve böylece hem hâkimiyetlerini hem de medeniyetlerini kaybettiler.

İlim irfan mekânları olan Buhara, Semerkand, Kaşgar, Kandahar, Belh, Tirmiz, Delhi, Urumçi ve bütün şehirler ve yerler harab ve turab edildi.

Ruslar ve Çinliler iç kavgaları körükledi, harladı, ayrılık, tefrika, bölünme ateşi her tarafı yaktı.

Bu sebeple yüzyıllar boyunca Rus ve Çin zulümleri, katliamı da devam etti ve ediyor.

Kâh Çin işgali, kâh Rus bu durumdan faydalandı. İslam ile İhya olan gönüller, kalpler ve bedenler imha edildi, coğrafya talan edildi ve ediliyor.

İşgal ve imha hareketleri hiç bitmedi. Rus ve Çinlilerin yanına İngilizler, Amerikalılar, Fransızlar, Almanlar, İspanyallar, Portekizliler ve şürekâları, iltisaklıları ve piyonları olan bütün yamyamlar işgale ve imhaya katıldı.

Her şeye rağmen Müslümanlar hep var oldu Türkistan coğrafyasında.

Bütün zulümlere ve katliamlara rağmen.

Ama Müslümanlar da düşmanın itlerinin fitneleriyle birbirine hep silah çektiler, birbirini imhaya devam ettiler.

Katliamlar dün olduğu gibi hala devam ediyor Urumçi’de, Kaşgar’da Kabil’de, Mezar-ı şerifte, Kandahar’da, Keşmir’de.

Her yer İslam coğrafyası ve her yerde katliam, kan ve zulüm.

Uzak zamanlara gitmeye gerek yok. 1800’lerden beri kan, şiddet ve zulüm devam ediyor. Doğu Türkistan’da zulüm ve katliam devam ediyor.

Ruslar Afganistan denilen Türkistan coğrafyasını işgal etti. Ruslar büyük zayiatla çekildiler Afganistan denilen Türkistan topraklarından.

 Arkalarında bitlerini, itlerini ve işbirlikçilerini bırakarak.

Amerikan canileri katliamı ellerine aldı Rusların yerine. Hem de bütünleşik haçlı ordusuyla. Her imkânı ile katliam yaptı.

Rabbulalemin'in inayeti ve keremiyle onlar da kaçmaya başladılar. Bütün haçlı uşaklarıyla.

Bu coğrafyanın sükûn, huzur ve selama ihtiyacı var. Türkiye’ye ihtiyacı var.

Türkistan cumhuriyetlerinin birliğe ihtiyacı vardır.

Doğu Türkistan’ın azadlığa ihtiyacı var.

İslam ve Mazlum coğrafyaların “kalbi” ve “beyni” olan Türkiye’nin Türkistan coğrafyasına el atma ve birliğini sağlama zamanı gelmiş, hatta geçmiştir.

Türkiye orada olmalıdır ki, Türkistan coğrafyasına “barış” sağlansın ve “selam” olsun.

Türkistan cumhuriyetleri birlik olsun ki, Kazak, Kırgız, Türkmen, Tacik, Afgan, Uygur güçlü olsun.

Türkiye Doğu Türkistan’da ve bütün mazlum coğrafyalarda kanı durdurmaya çalışmalı ve kardeş kavgalarını sonlandırmaya gayret etmelidir. Orada “üs”leri olmalıdır.

Kabil’de, Belh’te, Kandahar’da, Mümkünse Kaşgar’da, Urumçi’de ve her yerde.

Evet.

Türkistan coğrafyasında barışın tesisi için Afganistan, Kırgızistan, Tacikistan, Kazakistan, Türkmenistan, Hindistan, Pakistan, Özbekistan, İran gibi devletler Türkiye’nin öncülüğünde bir araya getirilmelidir.

Acilen ve hemen şimdi.

Bu coğrafyanın her yerinde Türkiye’nin üsleri olmalı ve “birlik bayrağı” dalgalandırılmalıdır.

İnanıyoruz ki, “fitne katilden daha şiddetli” ve yıkıcıdır. Rabbulalemin böyle buyuruyor ve fitneden uzak durarak “Allahın ipine sarılın ayrılığa düşmeyin” diyor.

Artık Amerika’nın, İngiliz’in, Rus’un, Siyonist haçlının terk etmek mecburiyetinde kaldığı, bırakıldığı yerlere bir başka sömürgeci güç, Çin zulmü girmemeli, girememelidir. Türkiye’nin öncülüğünde orada birlik, beraberlik ve kardeşlik hâkim kılınmalıdır ki, Türkistan, Doğu Türkistan, dünya huzur bulsun.

Başaracağız inşallah.

Gayret bizden Tevfik Allah’tan...

Selam ve Sabırla…28.06.2025

 

 

İnsan ve Cin Şeytanlarının Saptırması

İnsan ve Cin Şeytanlarının Saptırması

Veysi ERKEN Dr.

İki tür şeytan bulunmaktadır.

İNSAN ve cin şeytanları her yerdedir.

Bunlar peygamberlere ve dolayısıyla peygamberlere iman edenlere düşman kılınmıştır.

Ayette, “Böylece biz, her peygambere insan ve cin şeytanlarını düşman kıldık. Bunlar, aldatmak için birbirlerine yaldızlı sözler fısıldarlar. Rabbin dileseydi bunu yapamazlardı. Artık onları uydurdukları şeylerle baş başa bırak da âhirete inanmayanların kalpleri ona (o yaldızlı sözlere) kansın, ondan hoşlansınlar ve işledikleri kötülüğü bundan böyle de işlemeye devam etsinler. En’am, 112-113

Evet.

Allah iblisin sapmasına izin vermiş ve iblis insanoğlunu doğru yoldan uzaklaştırmak için çaba sarf etmektedir. “İblîs dedi ki: “Bundan böyle benim sapmama izin vermene karşılık, ant içerim ki, ben de onları saptırmak için senin doğru yolunun üstüne oturacağım. Sonra elbette onlara önlerinden, arkalarından, sağlarından, sollarından sokulacağım ve sen onların çoklarını şükredenlerden bulmayacaksın.” Allah buyurdu: “Haydi, yerilmiş ve kovulmuş olarak oradan çık! Andolsun ki, onlardan kim sana uyarsa, sizin hepinizi cehenneme dolduracağım! A’raf, 16-18”

İNSAN ve cin şeytanları her ne kadar sırat-ı müstakimin üzerine otursa da, insana sağından, solundan yaklaşsa da gerçekten Allah’a iman ve teslim olanların üzerinde bir hâkimiyeti yoktur. Gerçek şu ki; şeytanın, inanan ve yalnız Rablerine tevekkül eden kimseler üzerinde bir hâkimiyeti yoktur. Nahl-99”

Ve.

“Allah’ın hükmü yerine getirilince şeytan şöyle der: “Şüphesiz Allah size gerçek bir vaadde bulunmuştu; ben de size bir söz verdim ama yalancı çıktım. Aslında benim sizi zorlayacak gücüm yoktu; benim yaptığım size çağrıda bulunmaktan ibaretti; siz de benim çağrıma uydunuz. O halde beni kınamayın, kendinizi kınayın. Ne ben sizi kurtarabilirim ne de siz beni kurtarabilirsiniz. Ben daha önce, beni Allah’a ortak koşmanızı kabul etmemiştim.” Doğrusu zalimler için elem verici bir azap vardır. İbrahim-22

Şeytan bir de insandan uzak olduğunu itiraf ederek Allah’tan korktuğunu ilan eder. “Ben sizden tamâmen uzağım; çünkü ben sizin göremeyeceğiniz şeyleri görüyorum. Hem ben Allah’tan korkarım da!” deyip sıvışıverdi. Allah, cezalandırması çok şiddetli olandır. Enfâl-48

İNSAN ve cin şeytanlarının iğvalarından, saptırmalarından korunmak için Allah insanı dar’us-selam’a, İslam’a davet ediyor. “Ey iman edenler! Hep birlikte ve bütün varlığınızla İslâm’ın barış ve huzur iklimine girin. Şeytanın adımları ardınca gitmeyin; çünkü o, size apaçık bir düşmandır. Bakara-208”

Dar’us-Selam’a girenler, İslam’la İslamlaşanlar, kâmil bir iman’a sahip olarak Allah’ın rızasını kazanmak için cehd ve cihad ederler. “İman edenler Allah yolunda savaşırlar. Kâfirler ise şeytânî güçlerin yolunda savaşırlar. Öyleyse, ey mü’minler, haydi şeytanın taraftarlarıyla savaşın. Bilin ki, şeytanın hîlesi cidden zayıftır. Nisâ-76”

Hâsılı kelam.

Şeytanın hilesinin zayıf olduğunu ve kâmil bir imana sahip isek bizi saptıramayacağını bilmemiz, noksansız bir şekilde Allah’a teslim olmamız gerekir.

Rabbulalemin kendisine teslimiyetimizi kabul buyursun duasıyla.

Selam ve Sabırla… 28.06.2025

27 Haziran 2025 Cuma

CHP Kapatılmalıdır

CHP Kapatılmalıdır

Veysi ERKEN Dr.

CHP kapatılmalıdır.

Evet.

CHP kapatılmalıdır.

Her şeyi ile şaibelidir.

Kurultayının iptali, mutlak butlan sayılması yetmez, kapatılmasına karar verilmelidir.

CHP yandaşı olan Can Ataklı daha önce “CHP Müze olsun” diye kelam etmişti.

Can Ataklı bugünlerde de her yolsuzluğun, pisliğin, ahlaksızlığın CHP’ye bulaştığını söylüyor.

CHP yandaşı Can Ataklı CHP’li belediyelerdeki yolsuzluğa isyan eder hale geldi. “Yolsuzluğun, pisliğin, ahlaksızlığın CHP’li belediyeleri sardığını söyleyen Can Ataklı, “Hiçbir şey olmasa bile CHP’nin sosyal medyalarına bakın. Kendi aralarındaki konuşmalarında sayısız yolsuzluk var. Hepsini görevden alın kardeşim.” ifadelerini kullandı.

https://video.haber7.com/video-galeri/307307-can-atakli-itiraf-etti-yolsuzluk-chp-sarmis-durumda

Görevden alma yetmez.

CHP kapatılmalıdır.

Kurultayları mahkemelik.

Delegelere rüşvet verilmiş, itiraflarda bulunanlar kendileri, müştekiler kendileri, ihbarda bulunanlar kendileri, paralardan KULE inşa edenler kendileri, rüşvet, irtikâp ile ilgili belgeleri sunanlar kendileri

Bütün bu nedenlerden dolayı CHP acilen kapatılmalıdır ki, TÜRKİYE ve milletimiz rahatlasın, huzur bulsun.

Zira CHP her zaman nifak tohumları saçmış ve saçmaya devam etmektedir.

CHP’nin zihniyetini ve temelini oluşturan Jöntürk ve ittihatçı denilenlerden beri nifak tohumları saçılıyor, ekilmeye çalışılıyor.

Merhum Necip Fazıl "CHP bir parti değil, Türk’e dinini, dilini ve özünü kaybettirmeye memur bir katliam müessesesidir" teşhisinde yıllar önce bulunmuştu.

Esasında CHP zihniyeti İslamî olabilecek her şeye karşıdır, yöneticilerinin demeçleri ve icraatları ortadadır.

CHP zihniyeti bir bataklıktır.

Yahya Kemal CHP zihniyetinin tohumlarını atan ittihatçılar için "İttihat ve Terakki kadar bin türlü zihniyeti, bin türlü yaratılışı, bin türlü emeli bir araya toplamış ve dağılmamış, bilâkis, zaman geçtikçe daha ziyade top­lanmış ve kuvvetlenmiş siyasî bir cemiyeti Avrupa'­nın ve Asya'nın tarihinde göstermek imkânsızdır.

İttihatçı ittifakının içinde en dinsiz masonlar yanında en şedîd İslâm İttihatçıları; en geniş insaniyetçi ve medeniyetçiler yanında en dar kafalı milliyetçiler bu­lunduğu gibi, en seciyeli tanınmış adamlarla seciye­sizlikleri herkesçe malûm adamlar, maddî menfaatlerden uzak, temiz vatanperverlerle vurguncular ve harb zenginleri yan yana ve biribirini çok sever olarak görülüyordu. Böyleyken İttihat ve Terakki dağılmadı. Bu terkibi Talat vücuda getirmiştir." Yahya Kemal, Çocukluğum, Gençliğim, Siyasî ve Edebî Hatıralarım, 3. baskı, 1986, s. 171-176. biçiminde tavsif eder.

Hâsılı kelam.

Her şeyi şaibeli olan, her türlü yolsuzluğun kaynağı halinde olan CHP ya kendini fesh etmeli veya en kısa zamanda kapatılmalıdır ki, millet huzur bulsun.

Selam ve Sabırla… 27.06.2025

Bokolog

Bokolog

Veysi ERKEN Dr.

En hızlı çoğalan BOKOLOGlardır.

Bokolojinin anafilim dalının mezunlarıdır.

Bilhassa son yıllarda en çok revaçta olan gelişkin film dalıdır.

Mezunları milyonları bulmuştur.

Eğitim alanları çoktur ve hızlı çoğalmaktadır.

Kumar, içki, fuhuş yerleri onların ders gördükleri, birbirlerini eğittikleri mekânlardır.

Değişik meşreplere mensup olduklarını dillendirirler.

Ortak paydaları "ESKİ”liktir.

Eski nurcu, ülkücü, milli görüşçü, Süleymancı, şucu bucu olduklarını, bir kısmı hâlâ ŞUCU BUCU olduklarını iddia ederler.

Bokolog oldukları için bokun her renginden, kokusundan anlarlar ve her boku karıştırırlar.

Her boktan anladıkları için her şeye ve anlamadıkları alanlara dalış yaparlar.

İslam’dan nasipleri olmadığı veya kaybettikleri halde en çok İslam ve Müslümanlarla ilgili konuşurlar.

Ahkâm keserler.

Fetva verirler.

Kendilerini bir gün müftî, bir gün şeyh, mürit, kadı yerine koyarlar.

Kur’an-ı kerimi okumaz, öğrenmez, bilmez, anlamaz ama ahmakça müfessir edasıyla ahkâm keserler.

Kendilerini politikanın şeyhleri, müftileri olarak görürler.

Kahvehanelerde, meyhanelerde, molozların toplandıkları yerlerde toplanırlar ve siyasi fetvalar verirler, hadis, tefsir, fıkıh allamesi edasıyla ahkâm keserler.

Her boku bilir ve karıştırırlar.

Şeytanların yolundan giden iki ayaklı şeytanlar olarak her mel’aneti zevkle ve huşu halinde işlerler.

Fetöit yöntemleri bilerek veya bilmeyerek kullanırlar.

Çoğu haşhaşiliğe evirilmiştir.

Bokoloji dedik ya.

En hızlı büyüyen film dalıdır.

Mezun çok olunca Artistleşen, dansözleşen de çoktur.

Mikrop gibi, sivrisinek gibi çoğalırlar.

Karasinekler gibi her boka konar ondan nasiplenirler.

Kondukları bokların kokusunu, içeriğini taşırlar ve insanlara, müminlere bulaştırmaya çalışırlar.

Bokologların nitelikleri, eylemleri, taşıdıkları ve yaydıkları pisliklerle ilgili yazılacak çok şey vardır.

En iyisi bokoloji sahalarından ve bokologlardan uzak durmak ve arınmaktır.

Fert ve toplum olarak ancak bu şekilde temiz kalabiliriz.

Bokologlardan, şeytanlardan, şeytanların şerrinden kurtulabiliriz.

Selam ve Sabırla… 27.06.2025

26 Haziran 2025 Perşembe

Doğu Türkistan’ı ve Gazze’yi Asla Unutma ve Unutturma

Doğu Türkistan’ı ve Gazze’yi Asla Unutma ve Unutturma

Veysi ERKEN Dr.

Siyonist Haçlı terörü hiç bitmedi, bitmeyecek. Birinci diye ifade edilen haçlı seferinden beri hep böyle olmuş ve olmaya devam ediyor.

Türkistan coğrafyası, Kudüs hep hedeflerinde olmuştur.

Küfür tek millettir ve her yerde Müslümanlara saldırı halindedir.

Türkistan, Kudüs, Kaşgar, Urumçi, Gülca, İstanbul ve Türkiye, Türk dünyası ve İslam Coğrafyası hep hedeflerindedir.

Tabii ki, Kudüs, Gazze, Hoten ve İstanbul sembolik ifadedir.

Değişmeyen emelleri İslam’ı ve İslam ve Türk coğrafyalarını haritadan silmek ve bitirmektir.

Bugün Doğu Türkistan’daki, GAZZE’deki soykırım bunun delilidir.

Bu gerçek asla unutulmamalıdır, unutturulmamalıdır.

Unutmak pusudur, yok oluş demektir.

Unutan ve unutturmaya çalışan tuzağa düşer.

Öfke daima diri tutulmalıdır.

Bilinmelidir ki, Doğu Türkistan’dan, Afganistan’dan Sudan’a, Somali’den Çeçenistan’a ve Gazze’ye, Kudüs’e, Türkistan’a, Afrika’ya, Arakan’a uzanan coğrafyayı kana bulayan aynı zihniyet, Siyonist haçlı zihniyeti ve o zihniyetin, piyonları, uşakları ve uzantılarıdır.

İntibahta olmasak, uyanmasak senaryo sadece Gazze’de, Doğu Türkistan’da, Afrika’da, Arakan’da değil Türkiye’de de oyunlaştırılacak.

Unutulmamalıdır ki asıl hedef İslam ve Mazlum coğrafyaların “kalbi” ve “beyni” mesabesinde olan Türkiye’dir.

Son yıllarda “one minute” ve “dünya beşten büyüktür” çıkışı ve uyanışı sebebiyle yıkıcı saldırı sürecini hızlandırdıkları bir vakıadır.

Bugüne kadar milletin feraseti tapınakçıların, Siyonistlerin, Çinlilerin ve onların piyonlarının senaryosunu akamete uğrattı.

İnşallah kusmukları hep kursaklarında kalacak. Türkiye öncülüğünde İslam ve mazlum coğrafyalar ayağa kalkacak ve zulme son verecek.

Unutmayalım başta Doğu Türkistan’daki, Gazze’deki soykırım olmak üzere son saldırılar bu senaryonun bir parçasıdır.

Unutmanın, unutturmanın sonucudur.

Unutmanın ve unutturmanın sonucu Siyonist haçlı zihniyeti veya piyonları ne zaman iktidar ortağı olmuşsa ülkelerdeki felaketler arttı.

Bunu Tapınakçılar ve işbirlikçileri de biliyor.

Siyonistler her şeyi ve herkesi kullanıyorlar.

Doğu Türkistan’daki, Gazze’deki soykırım bunun tecellisidir.

Bilinmelidir ki, terörün dini imanı, ırkı milliyeti yoktur. Siyonist haçlı zihniyetinin ve elemanlarının dini imanı yoktur.

Türkiye’deki uzantılarının tamamı gayrı Müslim taifedir, münafıklık değişmez seciyeleridir.

Doğu Türkistan’ı, Gazze’yi, katliamları, soykırımları, işgalleri unutturma derdindedirler.

Unutulmamalıdır ki, Türkiye İslam coğrafyasının kalbi ve beynidir.

Türkiye’yi çökertmek isteyenler her şeyi mubah görüyor. Türkiye’nin Doğu Türkistan’daki, Gazze’deki ve dünyanın her yerindeki soykırımlar karşısında sessiz kalmasını istiyor.

Unutturmak istiyorlar.

Hâsılı kelam.

Dün olduğu gibi bugün de senaryoyu başlarına çalma günüdür.

Doğu Türkistan’ı, Gazze’yi ve bütün mazlum coğrafyaları unutmama, unutturmama günüdür.

Tapınakçıların, uzantılarının ve onların sesi olan neşriyatının tuzaklarını bozma günüdür. Onları boykot günüdür.

Zalimleri ve vahşileri, katilleri, Siyonistleri, Çinli işkencecileri unutmama ve unutturmama günüdür.

Zira unutmak ve unutturmak pusudur, yok oluştur.

Selam ve Sabırla…26.06.2025

VE Onlar

VE Onlar

Veysi ERKEN Dr.

ONLAR kimlerdir.

Biz de ONLAR’DAN mıyız?

ONLARDAN olacak mıyız?

Onlar KÖR olmayanlardır.

Kör’e benzemeyenlerdir.

Hakkı bilenlerdir.

Sana rabbinden indirilenin hak olduğunu görüp bilen kimse görmeyen gibi olur mu? Bunu ancak akıl sahipleri anlar. Onlar, Allah’a verdikleri sözü yerine getirirler, yeminlerini asla bozmazlar. Onlar Allah’ın, korunmasını emrettiği bağı koruyan, rablerine saygıda kusur etmeyen, hesabın kötü sonuç vermesinden korkan kimselerdir. Ve onlar rablerinin rızasını elde etmek için sabreden, namazı dosdoğru kılan, kendilerine rızık olarak verdiklerimizden Allah yolunda gizli açık harcayan, kötülüğü iyilikle savan kimselerdir. İşte dünya hayatının güzel sonu (cennet) sadece onlarındır. Ra’d,19-22

Kör (manevi körlük) olanla, kör olmayanların arasındaki farkı ancak akledenler, tefekkür etmesini bilenler anlar, bilir.

Onlar Allah’a verdikleri sözü yerine getirir, sadıktırlar.

Yeminlerini, ahidlerini asla bozmazlar.

Onlar, Allah’ın korunmasını istediği bağları koruyanlar, akrabalarını, komşularını, dindaşlarını koruyanlar, korumaya çalışanlardır.

Onlar haşyet içindedirler, Allah’a saygıda kusur etmezler, hesabın kötü sonuçlarından çekinirler, hesaplarını iyi amellerle yaparlar. Maksatları amel-i salihât olur her zaman.

VE ONLAR

Sabrederler, Rablerinin rızasını gaye edinirler, ona ulaşmayı hedeflerler, hedefe ulaşmak için eylemlerde, fiillerde bulunurlar.

Sabrın iyilikleri işlemede ve kötülüklerden uzak durmada bir direnç ve direniş olduğunu bilirler ve uygularlar.

“Kitaptan sana vahyedilenleri oku, namazı özenle kıl. Kuşkusuz namaz hayâsızlıktan ve kötülükten meneder. Allah’ı anmak her şeyden önemlidir. Allah yaptıklarınızı bilir. Ankebût-45“ ayetinin ahkâmına uygun namazlarını ikame ederler ve namazla korunmuş olurlar.

Onlar kendilerine verilen rızıktan gizli ve açık bir şekilde infak ederler, sadakalarını eda ederler, kötülükleri iyiliklerle savarlar.

Ve onlar güzel bir sonu, cenneti hak ederler.

Onlar “İyiler şüphesiz nimet içindedirler. İnfitâr-13”

ONLAR böyle tanımlanmaktadır.

Duamız şudur.

“Rabbimiz! Sen kimi ateşe sokarsan hiç şüphe yok onu rezil etmiş olursun. Zalimlerin hiç yardımcıları yoktur. Rabbimiz! Doğrusu biz ‘Rabbinize inanın!’ diyerek, imana çağıran bir davetçiyi işitip iman ettik. Rabbimiz! Günahlarımızı bağışla, kötülüklerimizi sil ve bize iyilerin ölümünü nasip et. Rabbimiz! Peygamberlerin aracılığıyla bize vaad ettiklerini ver bize; kıyamet gününde bizi rezil etme. Sen asla sözünden caymazsın. Âl-i İmrân, 192-194”

Selam ve Sabırla… 26.06.2025