İzzet Ve Şerefimiz Kur’an’a Uymamıza Bağlıdır
Veysi ERKEN Dr.
İnsan olan ve insan kalan “izzet” ve şeref” sahibi olmak ister. İzzet ve şeref sahibi olmanın yolu bellidir. Ayetlerde “Şimdi size öyle bir kitap indiriyoruz ki, uymanız gereken bütün kâideler onun içinde yer aldığı gibi, bütün şerefiniz de o kâideleri tatbik etmenize bağlıdır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? Biz, halkı zulümde ısrar eden nice memleketleri kırıp geçirdik ve onlardan sonra yerlerine başka toplumlar getirdik. Onlar, hak ettikleri cezanın bir baskın şeklinde gelmekte olduğunu hisseder etmez, derhal bozgun hâlinde oradan kaçmaya başladılar. Nereye gitseler azap melekleri karşılarına dikiliyor: “Hayır, kaçmayın! İçine gömülüp şımardığınız refah ve konfora, hiç ölmeyecekmiş gibi dayayıp döşediğiniz o lüks evlerinize, saraylarınıza dönün! Dönün ki, bakarsınız ihtiyaç sahipleri bir şey istemek için başınıza üşüşür, size bir şey danışmak, bir şey sormak için gelenler olur(!)” diyorlardı. Vay başımıza gelenlere! dediler; gerçekten biz zalim insanlarmışız. Enbiyâ; 10-14”
Anlaşılan zalimlerden olmamak için, şeref ve izzet sahibi olmak için indirilen kitabın içinde yer alan kaidelere uymamız gerekir ki, izzet ve şerefimiz kaideleri uygulamamıza bağlıdır.
Kaidelere uymayan, onları uygulamayan şeref ve izzetten mahrum kalır, şeytanların oyuncağı olur.
Günümüzde şeytanın oyuncaklaştırdıkları, şeref ve izzetini kaybeden çoktur. Bilindiği üzere ayetlerde “İblîs şunları söyledi: “Beni azdırmana karşılık, yemin olsun ki ben de kullarını saptırmak için senin doğru yolun üzerinde pusu kurup oturacağım. Sonra onlara mutlaka önlerinden, arkalarından, sağlarından ve sollarından sokulacağım. Sen de onların çoğunu şükredici bulamayacaksın” dedi. A’raf 16-17”
Evet.
İblis’in yolundan giden, kandırmalarına inanan, Kur’an-ı Kerim’den uzaklaşan, vahyedilen kaidelerden beri olan şeref ve izzetini kaybeder, kaybetmiştir.
Rabbulalemin bizleri Kur’anın kaidelerine uyan, onları uygulayan, yaşayan şeref ve izzet sahibi kullarından eylesin.
Selam ve Sabırla… 03.03.2025
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?