Ergenekon'dan Çıkış 2

 Ergenekon'dan Çıkış 2

Veysi ERKEN Dr.

Suriye'deki vekalet savaşına son veren ülkemiz, içerdeki vekalet savaşlarına, 

Vekalet savaşçılarına, 

Uyuyan yahut uyanık hücrelere, 

Manda ve himayecilere,

Soros'çulara,

Türkiye'de siyasi operasyon yapmak için 100 milyar dolar harcayan Bidon'a- Bidonculara ve benzerlerine müdahale etmeye, enselerine çökmeye, nefeslerini kesmeye başladı..

Yaşananlar bas/it insanlara, basit olaylara indirgenemeyecek kadar büyüktür..

Mesele üç beş kemirgenle, üç beş sürüngenle, üç beş asalakla, üç beş zararlı haşereyle, üç beş sivrisinekle mücadele meselesi değildir..

Mesele bataklığı kurutma mücadelesidir..

Cumhuriyet Mitinglerine karşı dik durmak..

E-Muhtıraya rest çekmek..

Gezi Parkı ihanetini,

17-25 Aralık, 15 Temmuz darbe ve işgal girişimlerini geri püskürtmek,

Ekonomik saldırılara,

Medya saldırılarına direnmek ve meydan okumak mücadelerinin devamıdır..

Yakın zamanlarda 

TÜSİAD başkanı yersiz, densiz, yetkisiz, alakasız bir çıkış yapmış, ardından gözaltına alınmıştı..

TÜSİAD başkanı bu çıkışı kendi adına yahut TÜSİAD adına değil küresel güçler adına yaptığı için gözaltına alınarak onu konuşturan sömürgeci ağa babalarına, dünyaya mesaj verilmiş, adeta meydan okunmuştu.

Restinizi gördük, reste rest demek içindi..

Batılı güçler adına iş tutan ve her başı sıkıştığında batılı ağa babalarını yardıma çağıran, 

Türkiye'yi onlara şikayet eden mahallenin terbiyesiz çocuklarını enseleyip; efeyse ağa babalarınız gelsinler sizi kurtarsınlar da görelim deme cesaretini gösterebilmenin, o güce erişmiş olmanın gücüdür, gururudur..

Türkiye'nin başına çorap örenlerle mücadeledir.

Türkiye'nin başına örülmüş çorapları ilmek ilmek söküp aynı iple ilmek ilmek başka şeyler örme ameliyesidir..

Hasılı bu yaşananlar;

Erzurum ve Sivas kongresinde alınan "Manda ve Himaye Kabul edilemez.." kararının yüz yıl gecikmeyle hayata geçirilme mücadelesidir..

 Türkiye'nin ekonomisini, sitasetini, medyasını, bürokrasisini, ordusunu İngiliz, Fransız, Alman, Amerikan, Yahudi muhiblerinden kurtarma mücadelesidir..

Daha çok işimiz var.

Egitim, kültür, sanat, medya, moda, reklam, sosyal medya gibi daha pek çok alanda daha mandacılıktan kurtulmamız gerekiyor.

Bunun için de Anayasa ve yasalarımızı manda ve himatecilikten kurtarabilmemiz gerekiyor...

Anayasa ve yasalarımız, hukuk sistemimiz yerli ve milli olmadan, mandacılardan ve mandacılıktan kurtulmadan ülkemizin ve milletimizin kurtulma, rahata erme şansı yok..

İşin özü şu aslında;

Rusya, Batı ve Çin arasında üç pay edilip esir alınan Türk dünyası ikinci kez Ergenekon'dan çıkış mücadelesi veriyor ve bu mücadelenin öncülüğünü, liderliğini Türkiye yapıyor..

Her operasyon o demirden dağa bir balyoz daha vurma, demirden dağı bir milim dahi olsa aşındırma, zayıflatma, delip geçme mücadelesidir..

Bu mücadele esnasında devletine, devlet aklına güvenmeyen düşmanına hizmet eder..

Devlete inanmayıp içeri sızmış etki ajanlarına kananlar devletine-milletine değil düşmana yardım ve yataklık yapar..

Vakit uyanma vaktidir.

Vakit uyanık kalma vaktidir.

Vakit dinine, devletine, millerine, hürriyetine, yarınlarına sahip çıkma vaktidir..”

Selam ve Sabırla…21.03.2025

Not. Bu yazı kıymetli dostum Orhan Salcı beye aittir. Rızası ile yayınlıyorum. Hayırlara vesile olsun.