Ekonomik Çöküntü ve Memnuniyetsizlik
Veysi ERKEN Dr.
Türkiye’yi çökertmek için Siyonist haçlı zihniyetinin planlar, projeler yaptığını, yaptırdığını bilmeyen yoktur.
Planlar yapılırken içerden kullanılacak elemanlar da seçilir.
Artık planlarını gizlemiyorlar.
İşte o planlardan biri.
“TÜRKİYE'NİN ENERJİ KORİDORUNU PASİFİZE ETME PLANI
Analizde dikkat çeken bir diğer konu, Kerkük-Baniyas boru hattının yeniden açılması planı oldu.
Günde 1.4 milyon varil petrol taşıma kapasitesi bulunan bu hat, Türkiye'nin Ceyhan boru hattına doğrudan darbe vuracağı belirtiliyor. Yazıda, "Bu proje hayata geçerse, Türkiye'nin bölgedeki enerji üstünlüğü sarsılabilir" ifadesi kullanıldı. Boru hattının terör örgütü YPG kontrolündeki bölgelerden geçeceği belirtilirken, gelir paylaşım modeliyle işletileceği vurgulandı”.
Özellikle içeriden kullanılacak elemanlar özenle seçilir.
Sendikacılar, iş ve sanayici adamları, gazeteci kılıklılar, bürokratlar başta gelenlerdir.
Bu kullanışlı elemanlar vasıtasıyla toplumsal memnuniyetsizlik oluşturulur ve ekonomik çöküntü sağlanır.
Bürokrasinin maaş artış teklifleri, bir kesime seyyanen zam yapılırken geniş kitleleri dışarıda bırakmak tipik bir misaldir.
Üreticilerin keyfi zamları bunun tuzu biberidir.
Sayın başkan.
Bu oyunun farkındadır diye düşünüyorum.
Gidişat böyle devam ederse memnun olmayan kitlenin çoğalacağı ve iktidarın sonunu getireceği gerçeği unutulmamalıdır.
Bilinmelidir ki yatırımlar, yollar, hastaneler, savunma sanayi vs. artık az gelirlilerin ve emeklinin umurunda değildir.
Kirasını karşılamada zorlanan insanlar artık bu işler karşısında sevinememektedir.
Hani bir söz vardır.
“Aç ayı oynamaz”
Bu söz misali düşük gelirliler küsmekte ve Türkiye’nin gelişmesine sevinememektedir.
Zira gelirler arasında o kadar uçurum oluştu ve oluşturuluyor ki “biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar” günlerini yaşıyoruz.
Sayın Başkan artık bu oyunu bozunuz.
Ve bürokrasiyi, sendikacıları, iş ve sanayi adamlarını medyatörlerle birlikte hizaya çekiniz.
Selam ve Sabırla… 19.08.2025
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?