Türkiye’yi Boykot Edenleri Boykot Etmek Şarttır
Veysi ERKEN Dr.
Yeryüzünü kana bulayan, kandan, kinden, nefretten ve sömürüden beslenen Siyonist haçlı zihniyetinin “Küresel Haydutları” ülkemize karşı yeniden bir cephe açtılar. Aparatları ve uşaklarını devreye soktular. Özeti şudur.
Türkiye’yi boykot edin, Türkiye’yi çökertin.
Boykot cephesi BODOSLAMA açılmıştır. Günümüzün Yakup Cemilleri kullanılmıştır, kullanılmaktadır.
Bu cephe her alanda bilhassa Ekonomide açılmıştır, gençler sokağa sürülmüştür.
Temel hedefleri ülkemize ve mazlum dünyaya diz çökertmektir.
Küresel Siyonist haçlı zihniyetinin haydutları biliyorlar ki, Türkiye, İslam ve Mazlum coğrafyaların KALBİ ve BEYNİ durumundadır. Bu asırlardır hep bu şekilde bilinir.
Siyonist haçlı zihniyetinin Küresel Haydutları bu coğrafyaları tamamen sömürgeleştirerek yok etmenin yolunun Türkiye’yi güçsüzleştirmek ve dağıtmaktan geçtiğini biliyorlar.
Tabi ki, bu alçak zihniyetin tezahürleri ve saldırıları yeni değildir. Yolsuzluk, rüşvet, irtikâp soruşturmaları ve tutuklamalar bahane edilmiştir.
Haçlı seferlerinin başlangıcından beri haydutların niyet ve gayeleri aynıdır.
Osmanlı döneminin son bulmasıyla Asya ve Afrika’da oluşturulan sömürü çarkı bunun göstergesidir.
Küresel haydutlar her şeyi istiyorlar. Bir kurgu makalenin diliyle “Dünyayı ve Yüzde Beşini istiyorlar”
Bunun için Türkiye’yi hedef seçmiş ve piyonlarını piyasaya sürmüş durumdadırlar. Son kalkışma bunun devamıdır.
Unutulmamalıdır ki, bu savaş piyon, uşak ve köle örgütler ile taşeron bireylerle yürütülmektedir.
Coğrafyamızdaki bütün vahşi ve katil örgütleri kurduran, finanse eden ve maşa olarak kullanan hep küresel haydutlar olmuşlardır.
Birleşmiş Milletler adı ile oluşturulan çatı örgüt ve buna bağlı birimler de bu zihniyetin örgütleridir.
Aziz dostlar, Küresel haydutlar “Hayır Diyen Bir Türkiye” ve İslam Coğrafyası istemiyorlar. Önlerinde diz çöken bir ülke ve lidercikler arzuluyorlar. Kudurmuşlukları Türkiye’nin HAYIR demesindendir.
Türkiye’yi bunun için boykot etmeye, çökertmeye çalıştılar.
Ekonomik savaş bunun için devreye sokulmuş ve piyonlar piyasaya sürülmüştür.
Bu savaşı kazanabilir miyiz?
Elbette.
İnanıyoruz ve cenabı Allah’a güveniyoruz.
Biz Allah’ın emrettiği şekilde hayatımızı kurgularsak başaramayacağımız bir şey, kazanamayacağımız bir zafer yoktur.
Allah Say (çaba, gayret, üretim, çalışma, direnç) ediniz diyor. Çabalayın ve üretin diye yol gösteriyor.
Mel’unları, boykotçuları hayatınızdan çıkarın diyor.
Şeytanların peşinde gitmeyin buyuruyor.
Şimdi üretimi arttırma, her şeyi yerlileştirme, bağımsızlaştırma zamanıdır. Boykotçuları boykot etme zamanıdır.
Esasında insanımızın kısa sürede üretemeyeceği bir şey yoktur.
1974 ambargosundan sonra kurulan ASELSAN, aspilsan, roketsan ve devamları ortadadır.
İHAlar, SİHAlar, Altaylar ve diğer yerli üretimler gururumuzdur.
Bu üretim merkezleri yerli zannedilen işbirlikçi piyonlar marifetiyle engellenmeseydi bugün Türkiye her alandaki üretimde dünyanın merkezi olurdu.
Evet, ekonomik savaşı kazanmak için üretim ile birlikte boykotçuları da boykot etmek şarttır.
Ülkemize karşı haydutlar tarafından yürütülen bu savaşı kazanmak için BOYKOT gerekir.
Yakup Cemilleri tasfiye etmek gerekir.
Haydi, dostlar, Allah’ın dışında kimseye eğilmeyen, secde etmeyen başlar.
Direnişe ve dirilişe yol alalım.
Üretim, tasarruf ve boykotçuları boykot etmekle bu savaşı kazanalım.
Bilinmelidir ki, zafer Allah’a inanan, gevşemeyen ve direnenlerindir.
Zafer “Allah’a dayan, Say’e sarıl, hikmet’e ram ol, yol varsa budur. Bilmiyorum başka çıkar yol” diyenlerindir.
Selam ve Sabırla… 09.04.2025