Yâr Ol, Bâr Olma
Veysi ERKEN Dr.
Dünya hayatında beraber olduklarımız, bizim çevremizi oluşturanlar ehemmiyetlidir, önemlidir.
Etrafımızdakiler “YÂR” mı? Yoksa “BÂR” mı?
“Yâr”lardan mı yoksa “Bâr”lardan mı oluşuyor.
Yâr; sevilen kimse, sevgili, dost demektir.
Bâr ise yük, zahmet, eziyet, sıkıntı, gönül yükü, tasa, kaygı, elem, keder, gam vs manalarına gelir.
Etrafımızdakilerin bir kısmı Yâr” bir kısmı “Bâr” hükmündedir.
Merhum Yavuz Sultan Selim han bu gerçeği şöyle dile getirmiştir.
“Sanma şâhım herkesi sen
sâdıkâne yâr olur
Herkesi sen dost mu sandın belki ol ağyâr olur
Sâdıkâne belki ol bu âlemde dildâr olur
Yâr olur ağyâr olur dildâr olur serdâr olur”
Günümüzün ifadeleriyle
“Şahım sen herkesi
kendine sadık dost sanma
Sen herkesi dost sanma belki o düşmanın olur
Belki o kişi âlemlerde sözü geçen olur
Dost olur düşman olur sözü geçen olur hükümdar olur.”
Dost, yâr bildiklerimiz belki gerçekte “ağyâr”dır bizlere “bâr”dır.
“Bâr” olanları tanımak için işe, eyleme, fiile ve yola çıkacaklarımıza “selam” ile başlamak ve seçmek gerekir.
“Evvelen selam ba’dehu kelâm, evvelen refik ba’dehu tarik” denilmiştir. Önce selam ver sonra kelâm et, yola çıkmadan önce kiminle yola çıktığını arkadaşını bil tavsiyesinde bulunulmuştur.
Boşu boşuna, yersiz bir şekilde denilmemiştir.
Hâsılı kelâm yola çıktıklarımız bizleri yolda bırakmalarını istemiyorsak “yâr”larla olalım, “bâr”larla değil.
Selam ve Sabırla… 07.11.2024
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?