Bölücünün aday olmasına niçin müsaade edilir?
Veysi ERKEN Dr.
Türkiye’nin hukuki olmayan, kanuni düzeni çarpıklıklarla mualleldir.
Neredeyse hukuka uygun düzenleme yok gibidir.
Mesela bölücü denilen kişilerin seçime katılmalarına izin verilmesi ve seçildikten sonra işlem yapılması yanlıştır.
Ülkemizde kargaşa çıkarmak isteyenlerin tuzağına düşmektir.
Esasında ilk sorulması gereken soru şudur.
Bölücünün aday olmasına niçin müsaade edilir?
Hem bölücü denilecek, bölücülüğü bilinecek hem de aday olmasına/ gösterilmesine müsaade edilecek.
Tuhaflık ve yanlışlık burada başlıyor.
Bir başka ifade ile “ilk düğme yanlış ilikleniyor”
Tabii ki yanlış yanlışı kovalıyor ve ülkemiz kargaşaya sürükleniyor.
Bununla ilgili yaşadığım bir hadiseyle konuya açıklık getireyim.
Doktora tezimi savunurken yaşadığım hadisedir.
Tezin konusu “Öğretmenlerin sicil sistemini değerlendirmesi”
Bilindiği üzere o dönemde “Gizli Sicil” kavramı vardı ve öğretmenler gizli bir şekilde değerlendirmeye tabi tutuluyordu.
Tezimde değerlendirmenin açık yapılması ve sonuçların öğretmen tarafından bilinmesi gerektiğini savundum. (Yıllar sonra kabul gördü, sistem işe yaramayan gizlilikten kurtuldu ).
Açık sisteme karşı olan jüri üyeleri “öğretmen bölücü” ise ne olacak diyerek açık değerlendirmeye karşı çıktı.
Jüri üyelerine şunu söyledim.
Bölücü öğretmenin sistemde ne işi var?
Bölücü ise hain değil mi?
İhanet içinde olan birinin gizli değerlendirilmesinin sisteme ve ülkemize faydası nedir?
Tabii ki jüri üyeleri cevap veremedi.
Aynı soruyu seçim ile ilgili kanuni düzenlemeleri yapanlara, sistemi işletenlere ve yöneticilere soruyorum.
Bölücülerin aday olmasına neden imkân ve fırsat hazırlıyorsunuz.
Tescilli bölücünün bu ülkeye faydası olur mu?
Bu ülkeyi ve milleti seven hiçbir kimse bölücü denilen kişileri yönetici olarak görmek istemez.
Aday olmalarına müsaade edilmemelidir.
Yapılması gereken şey bölücülük kavramının açık ve anlaşılır bir tanımının yapılması, ölçütlerinin belirlenmesi ve gerçekten o niteliklere (bölücü olan) sahip olanların aday olmalarının engellenmesidir.
Ayan beyan bir şekilde bilinen gerçek şudur.
Bölücülerin mazbatalarını aldıktan sonra görevden uzaklaştırılmaları ülkede kargaşayı arttırmaktan başka bir işe yaramamaktadır.
Hani bir atasözümüz vardır.
“Yılanın başı küçükken ezilmelidir”.
Bu sözden hareketle şu neticeyi elde ediyoruz.
Bölücülüğü tescilli olanın aday olması kat’i surette engellenmeli, teşhir edilmeli ve her hangi bir makama ve mevkie atanması gerçekleştirilmemelidir.
Aday olmasına fırsat ve imkân sağlanırsa ülkedeki kargaşa vasatı büyür.
Durum ortada değil mi?
Zararın neresinden dönülürse kârdır.
Tedbir alınmalı ve bölücü olanların aday olması engellenmelidir.
Selam ve Sabırla… 11.06.2024
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?