11 Haziran 2024 Salı

Kadın evden ihraç edildi huzur bitti

 Kadın evden ihraç edildi huzur bitti

Veysi Erken Dr.

Kadın "hatun", Ana veya bacı idi evlerde.

Evi ev yapandı "hatun".

Hani devletin başında "han" yanı başında ” hatun” olurdu.

 Batılılaştırıldık/ batıllaştık “Hatun”u  “ev/hane”  denilen devletten ihraç ettik. Hatun haneden ihraç edilince “devlet küçüldü ve  yıkıldı”.

Büyük aile denilirdi "hane” dağıtıldı çekirdek/leblebi aile oldu   

Dayanışma ve yardımlaşma içinde olan hatunlar işini yapamaz hale getirildi.

Mutluydu “hatun” ve ev denilen devlet. Hatun baş tacıydı, başkasının çaycısı, hizmetçisi veya memuresi değildi.

Önce kendine ait işten sonra evden/haneden “hatun”luktan koparıldı.

Devlet olan “Ev”le ilgili işler angarya diye öğretildi, sonra evden ihraç için özgürlükten bahsedildi. Güya dışarıda hür olacaktı, özgürce çalışacaktı.

Hani Namık Kemal

“Ne efsunkâr imişsin âh ey didâr-ı hürriyet

Esîr-i aşkın olduk gerçi kurtulduk esâretden”

Evet. Hürriyet cezb ediciydi  Ne kadar büyüleyiciymişsin ah ey hürriyetin yüzü

Aşkının esiri olduk gerçi kurtulduk esaretten” diye izah ediyordu.

Elin işinde çalışmak, hizmetinde bulunmak özgürlük diye yutturuluyordu topluma..

Devlet iş bölümü ve iş birliğini gerektiriyordu halbuki.

Ne yapıldı.

Elin bütün görevleri yüklenildi kadının sırtına. Devletinin görevleri ortadan kaldırıldı, Hatunluğu bitirildi.

Ev denilen devletin bütçesiyle birlikte her şeyi  sarsıldı.

Güya kadın çalışırsa bütçeye katkı sağlayacaktı.

Ne gezer.

Çocuk kreşe, ebeveyn yaşlılar mekanına, maaşın yarısı kıyafete ve tezyin malzemelerine, ulaşıma vs.

Yıkım sadece maddi değil, asıl yıkım maneviyatta ve hissiyatta. Çocukları eller büyütür oldu.

Han ve hatun birbirine tahammül edemez oldu kadın evden/ Haneden ihraç edilince.

Ana sevgisi ve şefkati yerine kreş sevgisi yer almış. “Ana gibi yar Bağdat gibi diyar olmaz” deniliyordu. Ana yâr olmaktan uzaklaştırıldı. 

Evin temel direği idi hatun Ana. Hatun evden uzaklaştirilinca ev yıkıldı. Hane çöktü.

Velhasıl ev devlet olmaktan çıkmış geçici konaklama alanına dönmüş.

Sadece konaklama yerine dönüşen evlerden huzur, bereket, saadet ve merhamet de firar etmiş.

Kadın evden ihraç edilince firar emri hak olarak vacip oldu.

Ne diyelim.

Paranın, makamın, şehvetin, bedenin ve şöhretin ilahlaştırıldığı, ruhun ve hissiyatın terk edildiği/ettirildiği bir düzende evi “devlet”leştirmek ve “hane”ye çevirmek mümkün mü?

Kadın “hatun”, ana, yâr ve bacı olur mu?

Zor.

Çarkın dişlileri ve işleyiş kuralları kırılır mı?

Bilemem.

Ama ümidimi kaybetmiyorum.

  Çünkü, Rabbulalemin “vela teknatu…” diyor.

  Gayret bizden Tevfik Allah’tandır.

  Selam ve Sabırla…. 11.06.2024












 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?