4 Temmuz 2024 Perşembe

Pahalılık Az Gelirlileri Yakıyor

 Pahalılık Az Gelirlileri Yakıyor

Veysi ERKEN Dr.

Ülkemizde az gelirliler, az gelirli emekliler yanıyor, zenginlerin, kapitalistlerin zenginliklerine zenginlik katılıyor.

Fakirin ve mahrumun bitmeyen ve gittikçe artan GEÇİM derdi var.

Fakirler, düşük gelirli emekliler için pahalılık ve yangın var.

Bu kitle için mutfaktaki yangın ve kiralardaki artış her yerlerini sarmış ve ülkeyi yıkıma doğru sürükler hale gelmiş.

Asgari geçimini sağlayamayan milyonlarca aile varken, zenginler mallarına mal, lüks hayatlarına ve israflarına yeni hayatlar ve israflar ilave etmekle meşgul.

Geçim sıkıntısına düşenlerin sayılarına her gün yeni sayılar katılarak artıyor.

Kapitalizm anlayışının mensuplarında ve uygulayıcılarında din iman ve ahlak yok.

Güdülen politikalar zengini daha zengin, fakiri daha da fakirleştiriyor.

Evet.

Ülkede pahalılık durdurulmalı, yangın söndürülmelidir.

Fakir ve düşük gelirli rahatlatılmalıdır.

Bunun yolu adaleti sağlamaktır.

Fakirden alıp zengini daha zenginleştirmek değil, zenginden alıp fakire ve yoksula vermektir.

Vergilerin servetten, zenginlikten alınmasıdır, iç ve dış borçlanmalara, birden fazla maaşa ve israfa son verilmesidir.

Ücretli çalışanların maaşlarına yüzdelik artışlarla artış yapmak değildir. Yüzdelik artışlar YÜZ delik daha açıyor, gelirler arasındaki dengesizliği arttırıyor.

Gelir dağılımındaki uçurumu derinleştiriyor.

Yangının söndürülmesi bir kişiye dokuz pul, dokuz kişiye bir pul anlayışının terkiyle mümkün olur.

Pahalılık yüzdelik artışın kat be kat üstünde. Asgari geçimini sağlayamayan insanımız delirmek ve çıldırmak üzere.

Hayat pahalılığı görmezlikten gelinemez. Türkiye’de “Hayat Pahalılığı” var, yangın ülkeyi sarmış.

Hayat pahalılığı olumlu, hayırlı ve ülkeye bağlılık duygularını yok ediyor.

Artık “geçim sıkıntısı” had safhadadır. Az gelirliler geçinemiyor. Dağılan aileler, yok olan hayatlar ve hayaller vardır. Gelir dengesizliği toplumu ve ülkeyi yıkacak seviyededir.

Pahalılık ve fiyat artışları durdurulmalıdır.

Acilen.

Bunun adına “narh” mı denilir, fiyat artışlarının dondurulması mı denilir fark etmez.

Pahalılık, gıdadaki, ihtiyaç maddelerindeki, kiralardaki ve bütün diğer girdilerdeki artış mutlak olarak durdurulmalıdır.

Ülke kapitalistlerin ve uşaklarının elinden kurtarılmalıdır.

Artık Yollar, köprüler, İHA; SİHA, Kızılelma vs. vatandaşın umurunda değildir.

Zira var olan pahalılık, açlık ve yoksulluktur.

Vatandaş adil gelir dağılımını ve pahalılığın durdurulmasını istiyor.

Acil hem de çok acil pahalılık ve gelirdeki adaletsizlik durdurulmalıdır ki, algı operasyonları boşa çıksın.

Bilindiği üzere hayatın çekilmezliğini gösteren en önemli unsurlar faturalar, kiralar, mutfak giderleridir. vs.

Artık vatandaş faturalarını, kiralarını ve mutfak giderlerini karşılayamaz ve ödeyemez bir halde.

Çözüm yolu var mıdır?

Var.

Kapitalist uygulamalardan vazgeçmektir. Bilinen husus kapitalist ve sosyalist anlayışlar “fakirden alıp zengine verme”ye dayanır.

İslam ise tersini öngörür.

Bunu şu şekilde ifade edebiliriz.

“İslam İktisadı’nın nihai hedefinin insanın maddi eğilimlerine teslim olmamasını sağlamak olduğunu söyleyebiliriz. İktisat çerçevesinde kalan hedefler olarak israfın bertaraf edilmesi, âdil gelir bölüşümü (servet ve mülkiyetin yaygınlaştırılması), iktisadi ve teknolojik bağımsızlığın sağlanması zikredilebilir.

İslâm, iktisadi kutuplaşma ve rekabetin rekabeti öldürmesi gibi iki önemli iktisadi eğilimi giderme yolunda köklü tedbirler getirmiştir. İktisadi mekanizmayı kendi haline bırakırsanız “para parayı çeker” ve “zengin daha zengin, fakir daha fakir” olur.  ……. Kapitalistleşme vetiresinin “teşvik tedbirleri” yani “ fakirden alıp zengine verme” uygulamaları hem nazari hem de tarihi olarak İslâm iktisadında söz konusu olmamıştır. …… İslâm iktisadı ferdiyetçi değil, şahsiyetçi, cemaatçi ve devletçi eğilimlere sahiptir. Kendi çıkarını ön planda tutan insan tipi İslâm’a yabancıdır. Devletçilik ekonominin denetim ve gözetim alanını kapsar. Yoksa ferdi ve özel teşebbüsü engelleyici ve ona rakip değildir. Ahmet Tabakoğlu, İslam ve Ekonomik Hayat, DİB Yayınları, s. 158, Ankara-2020”

Evet, aziz dostlar, etkililer ve tüm yetkililer.

Hayat pahalılığını ve mutfaktaki yangını durdurmanın yollarından biri hayatı yaşanabilir bir hale getirmekten ve “fakirden alıp zengine yedirme” zihniyetinin terkinden geçer.

Hemen şimdi tedbir alınmalıdır.

Selam ve Sabırla…04.07.2024

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?