24 Ağustos 2024 Cumartesi

Türkiye’ deki İşgal Devam Ediyor

 Türkiye’ deki İşgal Devam Ediyor

Veysi ERKEN Dr.

 Bizi biz yapan ilkelere, kurallara, yaşayış tarzına, kısaca İslam’a dönmez, dönemez isek işgal devam edecek. Zaten zihnen devam ediyor. Yaşayışımızla zıvanadan çıkmış, kendimizi kaybetmiş durumdayız. Şu ifadeler bile redd-i mirası izah etmeye yeter. "Biz her nokta-i nazardan medeni insan olmalıyız. Fikrimiz, zihniyetimiz, tepeden tırnağa kadar medeni olacaktır. Medeni ve beynelmilel kıyafet milletimiz için layık bir kıyafettir onu giyeceğiz." diyen Atatürk, 27 Ağustos 1925'te de İnebolu'da "Turan kıyafetini araştırıp ihya eylemeye mahal yoktur. Medeni ve beynelmilel kıyafet bizim için, çok cevherli milletimiz için layık bir kıyafettir." https://kastamonu.ktb.gov.tr/TR-63803/ataturk39un-kastamonu39ya-gelisi-sapka-ve-kiyafet-inkil-.html

Tabii ki işgal daha önce başlamış, maddi ve manevi eserlerimiz çalınmıştır. Çalınan eserler sadece toprağın üstündekiler değil altından da olmuştur. Bu durum şu şekilde izah ediliyor. Eski Müzeler Genel Müdür Yardımcısı Yahya Coşkun, “Toprağın yalnız üstüne değil, altına da göz dikmişler” dedi. “…işgalcilerin eski eserleri yalnızca maddi kıymetlerinden değil tarihsel varlıklarını meşru gösterme amacıyla kaçırdığı ortaya koyuluyor.” https://www.odatv.com/kultur-sanat/104-yil-sonra-ortaya-cikti-isgale-tarihi-eser-kilifi-120059865

Hakikatte işgal ve kuşatma devam ediyor. Türkiye kuşatılıyor ve büyük tehdit altındadır.

Hiç olmadık kadar.

Hem fiziki hem de manevi kuşatma, işgal ve tehdit devam ediyor. Siyonist haçlı zihniyetinin yönettiği bütün örgütler devreye sokulmuş vaziyettedir ve bunu artık inkâr etmiyorlar.

Türkiye ve insanımız adeta imha ediliyor. Bunun belirtileri fazla, manen yıkım ve içte güvensizlik had safhada.

İşgal, kuşatma ve tehdidin gayesi açıktır. İslam coğrafyasını ve İslam’ı imha etmek. İslam coğrafyasının kalbi ve beynini yok etmektir.

Siyonist haçlı zihniyeti bunu her gün açıkça ifşa ediyor.

ABD’li Emekli Albay Douglas McGregor ise katıldığı bir programda PKK/YPG ile olan kirli ilişkilerine ve bölgedeki planlarına yönelik dikkat çeken açıklamalarda bulundu. McGregor şu ifadeleri kullandı: “Erdoğan, ısrarla ülkesini savaştan uzakta tutmaya çalışıyor. İsrail'e yönelik çok sert çıkışlar da yapsa ondan hiç hazetmese de ülkesini ısrarla savaştan uzakta tutmaya çalışıyor. Erdoğan, İsrail'in Lübnan'a girmesi halinde bunun Lübnan'ı istikrarsızlaştıracağının da farkında... Türkiye'ye saldırmaları için Suriye'de güçlerimizi hazırlıyoruz. Kimleri mi kastediyorum PKK ve diğer bazı örgütleri Türkiye'ye saldırmaları için teşvik ediyor ve silahlandırıyoruz. Türkler de bunun farkındalar ve rahatsızlar. Bunu geçmişte de yaptık ancak bu sefer iş çok ciddi. İsrail'in de parçası olduğu büyük bir savaşa doğru gidiyoruz. Amerika zaten bunun bir parçası, Türk devleti de savaşın eşiğinde olduğunu kamuoyuna açıklamak üzere... Şayet bunu bir istiklal mücadelesi olarak sunarsalar, kamuoyu hiç şüphesiz savaşmak isteyecektir.” https://haberglobal.com.tr/dunya/amerikali-emekli-albay-douglas-macgregorin-turkiye-itirafi-gundeme-bomba-gibi-dustu-369201

Hırsızlıklarını, içteki elemanlarını nasıl kullandıklarını, kurdurdukları ve donattıkları örgütlerini daha nasıl itiraf edecekler.

Bütün örgütlerin ve uşakların tek merkezden idare edildiklerini daha nasıl açık edebilirler.

Hedef İslam ve mazlum coğrafyaların Kalbi ve Beynini dumura uğratmaktır.

Beyin ve Kalb durduruldu mu beden iflas eder.

Medya denilen illete bakın fark edeceksiniz.

Her türlü melanetleri ayyukaya çıkmış yapılanmaların dostlarına bakın. Kıble haline getirdikleri merkezlere bakın anlayacaksınız.

Ülkemizi hedefe koyanların yanında bu kadar hainin yer alacağını tahmin etmiyorduk.

Kimler yok ki?

Her kılıkta varlar.

Gazeteci mi?

Akademisyen mi?

Bürokrat mı?

Sanatçı mı?

Mebzul miktarda.

Ya dini görünümlüler. Fetöitler efendilerinin yanına kaçıyorlar.

Türkiye bu işgali, kuşatmayı ve tehdidi bitirmek mecburiyetindedir, yoksa kendisi biter.

Gün akılların, gönüllerin ve yüreklerin Türkiye için birlikte çırpınma günüdür.

Mezhebiniz, meşrebiniz, etnik kimliğiniz ne olursa olsun yürekler topyekûn vurmalı, gönüller birleşmelidir. İslam’la İslamlaşmalıyız ki, işgal, kuşatma ve tehdit bitirilebilsin.

Selam ve Sabırla…24.08. 2024

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?